Sayfalar

13 Haziran 2010 Pazar

"AKP'nin iktidardan gidişini görmeden ben de bu dünyadan öbür dünyaya gitmeyeceğim"

Beyin kanaması geçiren CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, "Bilsinler ki AKP'nin iktidardan gidişini görmeden ben de bu dünyadan öbür dünyaya gitmeyeceğim" dedi.
Başağrısı şikayetiyle gittiği Ankara Üniversitesi İbn-i Sina Hastanesi'nde beyin kanaması geçirdiği belirlenen ve hemen ameliyata alınan CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, "Rahatsızlığıma bazıları sevinmişlerdir. Ama bilsinler ki AKP'nin iktidardan gidişini görmeden ben de bu dünyadan öbür dünyaya gitmeyeceğim" dedi.

AK PARTİ'Yİ SÜREKLİ ELEŞTİRDİĞİN İÇİN GÜNAHIN ÇOKGenç, ameliyat sonrası hastane odasında Hürriyet'e şunları anlattı:"Spor yaparken ağaçlara da tırmanırım. Yine spor yaparken bindiğim dal kırılınca ben de düştüm. Bayılmışım. Yanımda kimse yoktu. Kendime geldikten sonra herhangi bir ağrı hissetmediğim için doktora da gitmedim. Ancak olaydan yaklaşık 1.5 ay sonra başağrılarım başladı. Geçen hafta TBMM kürsüsüne çıktığımda konuşmakta zorlandım. O yüzden konuşmamı kısa kestim. Aynı gün TBMM doktoruna gittim. Muayene edip şaka yollu, ‘Kamer Bey, Ak Parti'yi sürekli eleştirdiğin için günahın çok. Başın ondan ağrıyor' dedi. Bana ağrı kesici ilaçlar yazıp gönderdi. İlaçları kullanmaya başladım, fayda etmedi.

EŞİME BİLE HABER VEREMEDİMYakın arkadaşım Prof. Dr. Tarık Yazar'a baş ağrımı söyleyince birlikte hastaneye gittik. Tetkiklerim hızla yapıldı. Beyin kanaması geçirdiğimi söylediler ve hemen Prof. Dr. Nihat Egemen ve ekibi tarafından ameliyata alındım. Ameliyata girdiğimi eşime bile haber veremedim. Ameliyattan sonra kızımı görmek için yurtdışında olan eşime ‘Ben ameliyat oldum, merak edecek bir şeyim yok' dedim."

Bahçeli, Kocaeli'de konuştu

"Devletin başına Devlet gelecek" sloganıyla karşılanan Bahçeli, Türkiye'nin iç ve dış güvenliğinin tehdit altında olduğunu söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Bugün Türkiye'nin temel meselesi işsizliktir, geçim darlığıdır, gelir dağılımındaki adaletsizlikten dolayı ortaya çıkan yaşama standartlarındaki aşırı farklılıktır'' dedi.

Kocaeli'nin Körfez ilçesi İlimtepe mevkisinde yapılan ''5. Körfez Yayla Şenlikleri''ne katılan Bahçeli, alana gelişi sırasında partililer tarafından ''Devletin başına Devlet gelecek'' sloganıyla karşılandı.

Kadın ve çocuklar tarafından çiçek buketleri verilen Bahçeli, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin bugün sosyal ve ekonomik yönden çok ağır bir bunalım dönemi yaşadığını öne sürdü.

Bu bunalım döneminde Türkiye'nin iç ve dış güvenlik açısından da çok büyük bir risk altında olduğunu iddia eden Bahçeli, ''Türkiye'nin gündemi her gün sanal olarak oluşturuluyor. Bazı yoldaş veya yandaş medya aracılığıyla bugünkü siyasi iktidarın kaybetmiş olduğu itibar gizlenerek aşırı büyük bir propaganda ile Türkiye toz pembe gösteriliyor. Siyasi iktidarın sekiz yıla yaklaşan süre içerisinde iflas etmiş olan tüm politikalarının üstü örtülmeye çalışılıyor'' diye konuştu.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Her gün sabahtan akşama kadar Sayın Başbakan'ı televizyonda seyretmeye, onun her türlü tehdit edici, aşağılayıcı, kendisinden başka kimseyi beğenmeyen üslubu ile konuşmasını dinlemeye bu millet mecbur değil. Burayı şereflendiren vatandaşlarımız Sayın Başbakan'ın ne söylediğini merak etmiyor. Askerden dönmüş, üniversiteyi bitirmiş ya da okutamadığı için liseden ayrılmış evladının nasıl iş bulacağını, iş bulduktan sonra da yuvasını nasıl kuracağını, bir analık babalık vazifesi olarak bunları düşünmek mecburiyetinde. Kalkıp her gün toz pembe bir propagandanın altında kalmak istese de istemese de bu insanlarımıza yapılmış en büyük hakaret olarak kabul edilmelidir. Bugün Türkiye'nin temel meselesi işsizliktir, geçim darlığıdır, gelir dağılımındaki adaletsizlikten dolayı ortaya çıkan yaşama standartlarındaki aşırı farklılıktır.''

''Bugün Türkiye yoksullaşan bir Türkiye'dir. Bunun imarı AKP'dir. Bugün Türkiye soyulan bir Türkiye'dir. Soyan AKP'nin hanedanlarıdır. Bugün Türkiye bölünen bir Türkiye'dir. Yine sebebi AKP'nin açılım safsatasıdır'' diyen Bahçeli, şöyle devam etti:

''Bütün bunları partiler üstü bir bakış ile değerlendirdiğimizde öncelik, ekonomideki kriz ve bu krizin getirmiş olduğu yoksullaşma ve yoksullaşma içerisinde insanımızın aç, sefil, işsiz kalışıdır. Öbür taraftan ise bölücü terörün, açılım uydurmacası yıkım projesiyle tırmanmış olmasıdır. Türkiye'de bu iki konu üzerinde televizyonlarda bir şey duymuyor musunuz? Duyduğunuz şey 250 defa yurt dışına gitmiş olan Sayın Başbakan'ın bazı gazetecilerle uçakta yapmış oldukları sohbetin ertesi gün medyada ve yazılı basında manşet oluşudur. Ne işi var, bizim Başbakan'ın coğrafyada arasanız bulamayacağız bir Arjantin'de, Brezilya'da, Şili'de ne işi var? Oradan Orta Doğu yangınını körüklemeye ne gerek var? İşte Kırgızistan yanıp tutuşuyor. Sayın Başbakan'dan bir söz hiç duyuyor musunuz?''

-ŞEHİT CENAZELERİ-

Bahçeli, bölücü terörün tırmandığını ve bunun üzerini kimsenin örtemeyeceğini belirterek, her evde yangın çıkarken bunun görmezlikten gelinemeyeceğini kaydetti.

''Şehitlerimize en son görevi yerine getirirken katılanları 'şehitleri siyasi istismar yapıyor' diye kimsenin suçlamaya hakkı yok'' diyen Bahçeli, şöyle konuştu:

''Bugünkü siyasi iktidarın ağzında bir sakız var. Türkiye'nin hangi gerçeğini ortaya koyarsanız koyun adını hemen koyuyor, 'onlar iç siyasetin malzemesi ve istismarı yapılamaz'. İşsizlikten bahsediyorsunuz, 'bunu istismar etmeyin' diyorlar. Bölücülükten bahsediyorsunuz 'istismar etmeyin' diyorlar. Şehitlerimizden bahsediyorsunuz 'bunları istismar etmeyin' diyorlar. Kendileriyle ilgili bir politikanın yanlışlığını anlatmaya çalışıyorsunuz, 'bunları istismar etmeyin, teğet geçti, bu teğeti yanlış anlatmayın vatandaşa' diyorlar. Peki istismar edilmeyen ne kalıyor ki diğer siyasi partiler siyaset yapsın. Eğer hiçbir istismar etmeyeceksek geriye tek bir konu kalıyor, siyasetin malzemesi Recep Tayyip Erdoğan oluyor. Onun için Sayın Başbakan hangi parti olursa olsun sizinle ilgili düşüncesini anlatmaya çalıştığında hiç kızmana, azarlamana, vatandaşı yok farz etmene gerek yok. Tüm Türkiye'nin temel sorunu artık sen oldun. Senden kurtulmadıkça Türkiye'nin sorunu bitmez.''

-ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ-

Anayasa değişikliğiyle ilgili halk oylamasında ''hayır'' oylarının bugünkü iktidarı uyaracak boyutta fazla çıkması gerektiğini kaydeden Bahçeli, ''hayır'' oylarının iktidarın uyarılması için milletin elindeki bir koz olduğunu belirtti.

Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı:

''Tuzaklarla dolu bu Anayasa değişikliklerini milletimiz reddetmeli ve bunları Yüce Divan'a gönderecek yoldaki her türlü ayrık otunu ayıklamalıdır. Bunun yolu tamamıyla halk oylamasında 'hayır' oylarının fazla çıkmasıdır. Yanlış propagandalara, medya baskınlarına ve daha değişik yöntemlere aldırış etmeden 'hayır' diyerek bugünkü iktidarın bu yanlıştan kurtulmasına vesile olabilecek bir uyarıyı, ikazı milletçe yapmamız lazım. Çıkacak, 'evet' ya da 'hayır' oyunun rengi ile bugünkü iktidar, zamanında ya da erken bir seçimin işaretini verecek. O zaman erken de olsa zamanında da olsa zamanı dediği 17 Temmuz 2011'dir. Yani yaklaşık 13 ay vardır. Bugünler çok çabuk geçiyor. Öyleyse birinci tokadı halk oylamasında vuralım, şöyle bir sendelesinler. Sonra ikinci bir tokadı atalım ki yerlerinden kalkamasınlar. Bunu başarmamız gerekiyor. Ülkemizin huzuru için, adalet için, güvenlik için, terörün son bulması için, fukaralığın gitmesi için, yolsuzluk rüşvetin son bulması için, her türlü adaletsizliği yapanlardan, Türkiye'yi soyanlardan hesap sorabilmek için. Aziz milletim önünüzde bir fırsat var. Bu fırsatı değerlendirin, bu fırsatı kaçırmayın, hem kendinizi hem gelecek nesillerinizi hem de ülkemizi kurtarmanın hayırlı bir adımını atın.''

Bahçeli, daha sonra kara yoluyla Ankara'ya gitmek üzere yola çıktı.

Sanayi Bakanındaki seviyeye bakın. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na pinokyo dedi

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na medyada ''Gandhi'' denmesini eleştirerek, ''Yalan söylersen burnun uzar. Bu Gandhi değil, Pinokyo''dedi.

Acaba birisi de çıksa sayın bakana  "Gargamel" dese ne yakar yakışık alır. Siyaset Kurumunu bu derece aşağı indirenler aynı akıbete kendilerinin de uğrayabileceklerini hiç hesaba katmazlar mı? Biz bir Bakanın bu kalitede (!) olmasını arzu etmeyiz elbette. Türk halkı olarak daha nitelikli ve söylediği sözleri ölçüp biçen bakanlarımızın olmasını arzu ederiz.

Sanayi Bakanındaki seviyeye bakın. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na pinokyo dedi

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na medyada ''Gandhi'' denmesini eleştirerek, ''Yalan söylersen burnun uzar. Bu Gandhi değil, Pinokyo''dedi.

Acaba birisi de çıksa sayın bakana birisi de çıkıp "Gargamel" dese ne yakar yakışık alır. Siyaset Kurumunu bu derece aşağı indirenler aynı akıbete kendilerinin de uğrayabileceklerini hiç hesaba katmazlar mı? Biz bir Bakanın bu kalitede (!) olmasını arzu etmeyiz elbette. Türk halkı olarak daha nitelikli ve söylediği sözleri ölçüp biçen bakanlarımızın olmasını arzu ederiz.

Şevki Kulkuloğlu soruyor:Yandaşlar yoksa maden ruhsatı ile hazine mi arıyor? (Video)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta mesaj yayımladı

CHP Basın Birimi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre Ankara, İstanbul, Antalya, İzmir ve Bursa'daki yaklaşık 500 bin kişi, Facebook'ta “Kemal Kılıçdaroğlu Hayranları” olarak bir araya geldi. Grup, internet ortamı dışında tanışma toplantısı da düzenledi.
Kılıçdaroğlu, bu organizasyonun temsilcisi ve koordinatörü konumundaki Aygün Acar, Damla Toprak, Ufuk Kablan ve Dilara Yılmaz Gümüştaş'a birer mesaj gönderdi.
Mesajına, “Merhaba Yol Arkadaşlarım. İktidar Yürüyüşümüzün isimsiz ama gerçek kahramanları” diye başlayan Kılıçdaroğlu, özetle şunları kaydetti:
“CHP gibi Cumhuriyeti kuran Atatürk'ün Partisi'ne Genel Başkan olurken sizlere güveniyordum. Biliyor ve inanıyordum ki, benim gibi önce insan diyen, önce ahlak diyen, önce aş ve iş diyen ama temel hak ve özgürlükleri de kararlılıkla korumaya niyetli olan sizler de, nerede olursanız olun CHP'nin iktidar yürüyüşüne katılacaktınız.
Yanılmadım, kurultayımızdan sonra adım adım karış karış gezmeye başladığımız, emeğin başkenti Zonguldak'ta, Çorum'da, Tekirdağ'da, Edirne'de, Çanakkale'de ve cumartesi günü Tokat'ta, pazar günü Amasya'da sizler gibi on binler, yüz binler, 'biz buradayız, CHP'nin iktidar yürüyüşünde el ele, omuz omuzayız' diye ses verdiler bize. Sadece ses vermekle de kalmadılar, 'bize al ananı git' diyene inat, 'anamızı da, babamızı da, çoluk çocuğumuzu da, akrabalarımızı da, komşularımızı da, hatta sevgilimizi de alıp sandığa gideceğiz. CHP'yi birinci parti yaparak anamızı ağlatan AKP'den hesap soracağız' dediler.
CHP iktidarı ne demektir biliyor musunuz sevgili yol arkadaşlarım? Haramiler iktidarını birlikte yıkacağız demektir. Haksızlıkların yolsuzlukların, hukuksuzlukların hesabını soracağız demektir. CHP iktidarında gece yatağına aç giren çocuk kalmayacak demektir. Emeklilerin emekli maaşlarıyla işsiz çocuklarına harçlık verme döneminin de kapanması demektir. Başta üniversite mezunu kardeşlerim olmak üzere, milyonlarca işsizin yeniden hayat bulması demektir. Bir kilo makarna, bir çuval kömüre muhtaç edilerek, yardım adı altında onurlarıyla oynanan kadınlarımızın, insanlarımızın aile sigortası kapsamına alınarak insanca desteklenmesi demektir. Mayından temizlenecek toprakların yabancılara satılması değil, topraksız köylüye dağıtılması demektir. Özelleştirmeler yoluyla peşkeşe hayır demektir. Kadrolaşma yoluyla devletin önce kuşatılmasına, sonra da ele geçirilmesine karşı çıkmak demektir. Bu cumhuriyete, cumhuriyetin kazanımlarına ve Türkiye'ye sahip çıkmaktır.
Sizler Facebook'ta, Kemal Kılıçdaroğlu hayran sayfasında, sanal dünyanın hayranlığını değil, Türkiye'ye, CHP'ye sahip çıkmanın gerçekliğini, iktidara yürümenin heyecan ve sorumluluğunu yansıtıyorsunuz, o nedenle bir araya geliyorsunuz. Biliniz ki, sizlerin bir araya geldiği 13 Haziran pazar günü ben de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün tam 5 kez gittiği Amasya'da halkla kucaklaşarak, onlara camdan değil, candan seslenerek, sizlerden aldığım güçle iktidar yürüyüşümüzü sürdüreceğim. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum, yolumuz açık, son durağımız iktidar olsun.”
hürriyet

Gazeteci Yüksel Kalkan'ın dördüncü kitabı çıktı:"Kayseri'de Festivaller"

Kayseri Hakimiyet Gazetesi yazarlarından Yüksel Kalkan'ın "Kayseri'de Festivaller" isimli kitabı çıktı.Laçin Yayınlarından çıkan kitap yazarın dördüncü kitabı oldu. Kalkan'ın halen yayınlanmış üç kitabı bulunuyor.
1. Sosun (Orta Kavak)
2. Kayseri'de Gecekondu
3. Erkiletli Murtaza Hoca Efendi

AYNI GÜN 5 HAİN PUSU (Bir astsubay şehit oldu, biri üsteğmen altı askerimiz yaralı)

Hakkari’de mayın taraması yapan askeri birliğe PKK’lı teröristler tarafından ateş açıldı. Saldırıda 1 asker şehir oldu 1 asker yaralandı. Şırnak’ta yürütülen operasyonlarda mayına basan 2 asker yaralandı. Van'ın Başkale ve Hakkari'nin Çukurca ilçelerinde ise, terör örgütü üyelerince yola döşenen mayının patlaması sonucu, 1 uzman erbaş ile 2 asker yaralandı. Öte yandan Hakkari eski stadyum yakınlarında meydana gelen nedeni henüz belirlenemeyen patlamada 1 kişi yaralandı
HAKKARİ’nin Şemdinli İlçesi kırsalında mayın taraması yapan askeri birliğe PKK’lı teröristler uzun namlulu silahlarla ateş açtı.İlk ateş sırasında Astsubay Cihangir Bekiş şehit düştü, bir üsteğmen ise yaralandı. Yaralı üsteğmen helikopterle Hakkari Asker Hastanesi’ne kaldırıldı.
ARAZİ ARAMA ÇALIŞMALARINDA MAYIN PATLADI: 2 ASKER YARALANDI
Irak'tan Türkiye'ye sızan PKK'lı teröristleri etkisiz hale getirilmesi için Şırnak'ın Uludere İlçesi Gülyazı Beldesi'nde 3 gün önce 4'üncü Jandarma Sınır Taburu askerleri tarafından sınırın sığır noktasında yer alan Düğün Dağı, Beyaztepe ve Karaçalı bölgelerinde operasyon başlatıldı. Karaçalı Mevkii'ndeki dağlık alanda arazi arama- taramasını sürdüren askerlerden 2'si bastıkları mayının patlaması sonucu yaralandı. Yaralı askerler helikopterle Şırnak Asker Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.
ASKERİ ARAÇ GEÇERKEN PATLAMA OLDU: 2 ASKER YARALANDI
Genelkurmay Başkanlığının internet sitesindeki “Bölücü Terör Örgütüyle Mücadele”ye ilişkin duyuruya göre, Van'ın Başkale ilçesi Eskivan Yaylası mevkisinde güvenlik güçlerine ait bir aracın devriye görevi için intikali sırasında, bölücü terör örgütü mensuplarınca yola döşenen el yapımı mayın patladı.Patlama sonucu 1 uzman erbaş ve 1 asker hafif yaralandı, araçta kısmi hasar meydana geldi.
EL YAPIMI MAYIN PATLADI: 1 ASKER YARALANDI
Hakkari'nin Çukurca ilçesi dağlık arazi kesiminde de güvenlik güçlerine ait bir aracın geçişi sırasında, terör örgütü mensuplarınca yola döşenen el yapımı mayının patlaması sonucu 1 asker hafif yaralandı.
ESKİ STADYUM YAKINLARINDA PATLAMA: 1 YARALI
Öte yandan Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde Emniyet Müdürlüğü arakasında bulunan eski ilçe stadyumu yakınlarında meydana gelen patlamada ilk berlemelere göre 1 kişi yaralandı. Olay, bugün saat 14.45 sıralarında Yüksekova İlçe merkezinde bulunan ilçe Şehir stadyumu yakınlarında meydana geldi. Hakkari Valisi Muammer Türker, patlamada ilk belirlemeylere göre 1 kişinin yaralandığını belirtirken, patlama nedenin araştırıldığını söyledi. Patlamanın ardandan olay yerine çok sayıda polis gönderilirken, çevrede operasyon başlatıldı.

Hüseyin Çelik'e bu millet öyle bir fırça atacak ki... (Oku-YORUM)

Kalalabık arasındaki köylülerden Ahmet Demir'in "Yoldan başka ne yaptınız?" sorusu üzerine Çelik, "Bu ülkenin tarihinde yapılamayan işlere imza attık. `Yoldan başka ne yaptınız' demek vicdansızlıktır. Sen de iş yoksa ben ne yapayım kardeşim" karşılığını vermiş. Öğretmenleriyle en çok mahkemelik bakan olarak tarihe geçen Hüseyin Çelik'in yaptıklarına bir bakın. Köylüye, çiftçiye "ananı da al git" diyen bu zihniyetin fırçalarını sonu yok. Çünkü, bunların Türk halkına tahammülleri yok. Günü gelince öyle bir fırça yiyecekler ki, kimin anası alıp nerelere gideceğini hepimiz göreceğiz.

Herkes Sağlık Bakanı Akdağ gibi olabilse... (Oku-YORUM)

Çanakkale'de temaslarda bulunan Sağlık Bakanı Recep Akdağ', CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürü olduğu dönemde emekli işçilerin durumlarını hatırlatarak " O zaman neredeydin" diye sormuş. Ne güzel Sağlık Bakanı soru sorabiliyor demek... Öyleyse şu domuz gribi aşısında memleketi uğrattığı zararları ve estirdiği terörü de izah eder sanırım. Böyle bir skandaldan sonra dahi koltuğunda rahat rahat oturan Sağlık Bakanının soru sorabiliyor olması nasıl bir pişkinliğin ürünü olmalı. Kılıçdaroğlu'na bir sözümüz var. Kabinede bir Recep yok, bir de Domuz Gribi Fatihi II.Recep var. Onu da unutma!

EMANET KAMERAYLA FİLM ÇEKTİLER, ÖDÜL ALDILAR

Kayseri de kısa film ekibi kuran bir grup lise öğrencisi, emanet kamera ve kendi ürettikleri ekipmanlar ile çektikleri film ile ödül aldılar.

Çocukluk arkadaşı olan bir grup lise son sınıf öğrencisi, kurdukları Paydos isimli kısa film ekibi ile amatörce kısa belgesel nitelikli filmler çekmeye başladılar. Ozan Meşeci, Halil Lekesiz, Arif Akçalı, Barış Güngör, Uğurcan Bilici, Ahmet Tokmak, Taha Tokmak ve Hakan Kayhan dan oluşan ekip, 6 kısa metrajlı film çekti. Kayseri Lisesi Edebiyat Öğretmeni Salih Ataoğlu nun desteğiyle filmler çeken genç sinemacılar, uyuşturucu veya maddi sıkıntılar gibi sorunlara dikkat çekmeye çalışıyorlar.

     Film ekibi, 2008 yılında başladıkları çalışmalar sonucunda Mutlu Olabilmek, Karanlığın İçinde, Yalnızlığa Hapsolmak, Sessizliğe Hapsolmak, Istıraba Hapsolmak ve Ölümsüzler isimli filmler çekti.

     Filmlerin yönetmenliğini ve senaristliğini yapan Ozan Meşeci, , yaklaşık 2,5 yıl önce kurdukları ekip ile amatörce filmler çekmeye çalıştıklarını kaydetti.

     Kameraları olmadığı için bir yakınlarından aldıkları emanet kamerayla film çektiklerini ifade eden Meşeci, İlk zamanlar emanet kameramız ile kendi görüntülerimizi çekip oluşturduğumuz internet sitesinde yayınlıyorduk. Daha sonra kısa filmler çekmeye başladık. Bugüne dek 6 filmimiz oldu. Türkiye de bildiğimiz kadarıyla İstanbul, Ankara ve İzmir dışında bizim gibi film ekipleri yok. Anadolu da bu alanda bir örnek olmak istiyoruz. Çektiğimiz filmlerle özellikle gençlerin sorunlarına dikkat çekmeye çalışıyoruz diye konuştu.

     Film ekibinin teknik işlerini yürüten Halil Lekesiz de, tamamen kendi çabaları ile imkanları ölçüsünde filmler çekmeye çalıştıklarını anlattı.

     Çekim tekniklerini geliştirmek ve daha güzel sahneler çekebilmek için kendilerine has yöntemlerle ekipmanlar oluşturduklarını dile getiren Lekesiz, şu bilgileri verdi:

     Çekimlerimizi daha profesyonel hale getirmek için kendi çabalarımız ile bir takım ekipmanlar hazırladık. Sunta parçalarını bir araya getirerek, kameranın hareket etmesini sağlayan yaptık. Suntanın altına yerleştirdiğimiz tekerleklerin hareket etmesi için su borularından yol oluşturduk. Ayrıca, inşaat malzemeleri satan bir iş yerinden pilli el fenerleri aldık. Tahtadan yaptığımız ayak üzerine bu fenerleri yerleştirdik. Işığın dağılması için de fenerlerin önüne beyaz bir bez parçası gerdik. Bu ekipmanları son filmimiz Ölümsüzler de kullandık. Işık işe yaradı ama şaryonun borular üzerinde ilerlemesinde sıkıntı çektik. Bundan sonraki çalışmalarımızda daha iyi verim alabilmek için ekipmanlarımızı geliştirmek istiyoruz.

     Ekibin son çalışması olan Ölümsüzler isimli kısa film, TBMM nin 90. kuruluş yıl dönümü nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çankaya İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Gençliğin gözünden konulu liseler arası kısa film yarışmasında ikincilik ödülü aldı.

     Ölümsüzler filmi, 1921 yılında Sakarya Savaşı sırasında Kayseri Lisesi nin son sınıf öğrencilerinin tamamının şehit olması nedeniyle okulun mezun verememesini konu alıyor.

     Bu filmle Türkiye ikincisi olan ekip, ödül olarak kamera aldı. Emanet kamerayla film çeken genç sinemacılar, artık kendi kameralarına kavuştu. Liseli yeteneklerin, yeni hedefi büyük metrajlı film çekmek.

     Öte yandan, Kayseri Lisesi öğrencilerinin kahramanlığını anlatan Taş Mektep isimli sinema filmi çekimlerinin de kısa sürede başlaması bekleniyor. Filmin yapımcısı Galip Güner, ekip üyelerini çekimlerde görevlendirme sözü verdi. Genç sinemacılar, böylece amatör olarak başladıkları sinemacılık sektöründe profesyonel deneyim elde edecek. 

ALTINKAYA’YA HAYIRLI OLSUN ZİYARETLERİ SÜRÜYOR

Türkiye Parlamenterler Birliği Genel sekreteri ve MHP 19. dönem Kayseri Milletvekili Mustafa Dağcı Veli Altınkaya’ya hayırlı olsun dileklerini sundu. Dağcı, her konuda cemiyete yardımcı olabileceklerini vurgulayarak genel sekreteri olduğu Parlamenterler Birliği’nin Erciyes Üniversitesi ve cemiyet ile ortak konferanslar verebileceğini söyledi.

Başkan Veli Altınkaya’da desteklerinden dolayı Mustafa Dağcı’ya teşekkür ederek Dağcı’nın daha öncede başarılı çalışmalara imza attığını belirtti.

Anadolu Sakatlar Derneği Genel Başkanı Osman Kılıç ve dernek yönetimde Veli Altınkaya’yı ziyaret edenler arasındaydı. Dernek Başkanı Osman Kılıç, basının kendilerine her zaman destek verdiklerini bundan dolayı da kendilerine teşekkür ettiklerini söyledi

Şevki Kulkuloğlu ile AKP il başkanı Mahmut Cabat arasındaki söz düellosu devam ediyor

Şevki Kulkuloğlu ile AKP il başkanı Mahmut Cabat arasındaki söz düellosu devam ediyor.

Geçtiğimiz günlerde  AKP il başkanı Mahmut Cabat, Şevki Kulkuloğlu için  “Yavuz hırsız misali, kendi ayıbını örtmek için, başkalarına çamur atmaya devam ediyor. Borçlarını ödememek adına, milletvekilliği dokunulmazlığını uzatmak için TBMM’yi kullanıyor” demişti. Bunun üzerine CHP milletvekili Şevki Kulkuloğlu Mahmut Cabat’a cevap vererek sert tepki gösterdi. Kulkuloğlu Mahmut Cabat ile tartışma programına çıkmaya hazır olduğunu söyledi ve bütün iddialarımı tek tek ispatlarım dedi.

TOLGA SANAT MERKEZİ YIL SONU SERGİSİ AÇTI

Özel Tolga Sanat Merkezi kursiyerlerinin çalışmalarından oluşan sergi sahabiye merderesinde açıldı. Açılışa CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu’da katıldı.

Sahabiye Medresesi ndeki serginin açılışını, CHP Kayseri Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu yaptı.

Kulkuloğlu, burada kursa katılan kızı Aşkın Şevval Kulkuloğlu ve eşi Türkan Kulkuloğlu na katılım belgelerini verdi.

Sulu boya, yağlı boya ve kara kalem çalışmasının yer aldığı karma resim sergisinde 85 eser yer alıyor. Tolga Sanat Merkezi Müdürü Tolga Gürbüz, yaptığı konuşmada, kursiyerlerin yıl boyunca yaptığı eserleri sergilediklerini belirtti.

Eğitim merkezinde her meslekten kursiyerlerin olduğunu ifade eden Gürbüz, En küçük kursiyerimiz 3 yaşında. Her yaştan ve her meslekten kursiyerimiz var. Sanat merkezimiz 10 yıldır hizmet veriyor. Güzel sanatlar fakültelerine öğrenci yetiştiriyoruz. Ayrıca bu işi hobi olarak yapmak isteyenlere de eğitim veriyoruz. Burada kursiyerlerimizin eserleri sergileniyor. Tüm sanatseverleri sergimize bekliyoruz dedi.

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...