Sayfalar

19 Mart 2010 Cuma

AKP'yi Yüce Divana MHP çıkaracak (MHP İl Başkanı Süleyman Korkmaz ile Semra Acar'ın Röportajı)


Kongrede karşılıklı bir aday daha vardı. 290’a 274 oyla siz yeniden başkan seçildiniz. Diğer adayla da aranızda ki rakam fazla değildi, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Nasıl bir kongre oldu?
   Çok güzel bir bayrak yarışı oldu. Zaten Memduh Ağabey bizim ağabeyimizdir. Centilmence güzel bir yarış oldu, biz kongreyi unuttuk ve seçimde Milliyetçi Hareket Partisi nasıl olur iktidar, programlarımızı buna göre belirledik. Hedef koyduk, bu hedefe ulaşmaya çalışıyoruz.
Kongrede herhangi bir küskünlük kırgınlık oldu mu?
   Mutlaka her kongrede bu tarz problemler olabilir; ama biz onu aştığımızı düşünüyoruz. Biz Milliyetçi Hareket Partisi’ni iktidar yapmak yolunda işimize bakıyoruz.
Kongre bitince her şey bitti yani?
   Tabi ki bu bir bayrak yarışı, kongreden sonra bitmiştir her şey.
Peki çalışmalarınız nasıl gidiyor?
   Çok güzel, katılımcıların teveccühü de çok iyi. Ben size şöyle anlatayım 1999’da anket şirketleri bizi %9’un üzerine hiç çıkartmadılar. Son üç kala kongre çıkarttılar. Biz de arkadaşlarla konuştuğumuz da bizim oyumuz 15’ten aşağı değil arkadaşlar dediğimiz de, arkadaşlar dedi ki bari yarışalım yeter. 18 oy aldık. Şimdi bakıyorsunuz AKP’nin kendi yaptırdığı şirketler 20’den aşağı düşüremiyor Milliyetçi Hareket Partisi’ni. Buradan arkadaşlara diyoruz ki gelin suyu arıtalım. Suya tazik vereceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi’nin fertlerini, bireylerini sefere çıkaracağız. Kayseri’de ki Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul’da ki akrabasını, komşusunu, asker arkadaşını arayarak MHP’ye oy verdirecek, emeğimiz budur. Bunu da ilçeler de ve köyde esnafı geziyoruz, sanayi de bunları daha önce ki seçime baktığımızda daha canlı daha işlek olunca bunlar da tabi bizi morallendiriyor. Allah’ın izniyle Milliyetçi Hareket Partisi’nin iktidar kervanına herkesi bekliyoruz. Hedefimiz iktidar kervanın da herkesin Milliyetçi Hareket Partisi’ne katılarak tek başına iktidar olmak.
İlçeler ile veya Melikgazi ilçesiyle bir sorun yok değil mi?
   Bizim böyle bir sorunumuz yok hatta geçen gün Ağırnas’ta belediye başkanıyla programımız vardı; orada beraberdik. Her programımızda mahalle toplantısı oluyor çağırıyorlar. Turan’da geçen gün beraberdik. Sağ olsun ilçe başkanımız gayret ediyor. Onlar da bizim hedefimize kendilerini endekslediler, çalışmalar çok güzel mahalle toplantıları ev toplantıları ilçe toplantıları derken hep birlikteyiz.
Partide kopukluklar var mı?
   Hayır, bizde böyle bir şey yok.
MYK üyesi Mustafa Eraslan  ile aranız nasıl?
   Bizim MYK üyemiz Sayın Eraslan ile sorunumuz yok.
Seçim startı verdiniz mi?
   Seçim startı derken biz hedef koyduk, hedefimize ulaşabilmek için şimdiden başladık. Seçim varmış gibi çalışıyoruz.
Sayın Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin  istediği gibi erken seçim olmalı mı ?
   Olmalı, neden olmalı? Ülkede orduyla sürtüşerek, yargıyla sürtüşerek bir yere varamazsınız. Yani ben yaptım oldu ile bir yere varılmaz. Şimdi meclisimize de anayasayı getiriyor. Tamam anayasayı  Milliyetçi Hareket Partisi’de diyor, anayasanın alt yapısını oluşturalım sonraki iktidarlar bunu meclisten çıkarsın, sıkıntı o. Bu yaptığınız anayasa uzlaşmacı anayasa olmayacak diyor. Buna dikkat etmek lazım. Yok ben yaparım olur diyor. Yaptın oldu, sağlıkta çöktü. Her şey çöküyor bakın eczacılar odasını ziyaret ettik. Bir söylüyorsun bin ah işitiyorsun.Vatandaş diyor ki eczacılar bizi sistem çıkmazına soktu.
Yaz boz tahtası gibi oldu.
   Vatandaş eczacıdan ilaç alamıyoruz diyor. Yani eczacıyla vatandaşı karşı karşıya getirdiler. Sağlıkta reform yaptım diyorlar. Sağlığı çökerttiler. Bakın domuz gribi, domuz gribine eski sağlık bakanı yok böyle bir şey dedi. En sonunda bizim sağlık bakanımız Osman Durmuş’un dediğine geldiler. Yani bu hükümet bir an evvel seçime götürmeli. Yoksa vatandaş gergin, dış politika sıfır. Asker, ordu, yargı, eczacı, eczacılarda sorunlu, tekel işçilerinin de sorunu var. Sadece devletin valilerini çağırıyor ihanet projesini anlatacaksınız diyor. Devletin imamlarını çağırıyor diyanet köşesinde anlatacaksın diyor. Urfa’da kadınları toplamış dünya kadınlar gününü kutluyor. Teröristlerin annelerine birlik beraberlik diyor. Ölenlerin anasını düşünüyorum diyor. Emine Hanım’ı ağlatıyor, orada bilmem ne yapıyor. Eşinin üzerinden siyaset yapıyor. Bir başbakan böyle olmamalı.
Bir başbakan duygusal olmamalı mı? 
   Duygusal değil. Tahkiye yapmamalı. Her şeyin başı tahkiye. Bir mağdur bulabilsek de erken seçime gitsek hesabın da.
Ama erken seçim istemiyor Sayın Başbakan.
   Başbakanın elinde değil bu işler. Ülke elden çıkmış. Yani Kayserimizi bir düşünün. Kayseri’de fabrikalar kapanmış, intiharlar almış başını gidiyor, kaybolan çocuk var, eczacılar işinden memnun değil, hiç kimse işinden memnun değil. Ekonomik kriz insanların canını yakıyor. Nereye kadar gider? Sosyal patlama geliyor, bunu söylemek istemiyoruz ama; bir sosyal patlama geliyor.
Yani bir takım şeyleri zorluyoruz.
   Evet, biz geziyoruz. Sanayinin içindeyiz, esnafın içindeyiz, köyün içindeyiz, ilçelerdeyiz. Her gün bir sivil toplum örgütüyle oturuyoruz. Yani istişareler ediyoruz. Hayatın gerçekleri bunlar.
Seçimlerde hedefiniz nedir?
   Tek başına iktidar. Kayseri’de alayını alacağız.
Aday mısınız? Yada aday olacak mısınız?
   Şuanda bunları konuşmak için erken; ama  tabii ihtiyaç varsa niye olmayacaksın. O günün şartları neler getirir, onu görmemiz lazım. Yani bizim hiçbir zaman için iç çatışmamız olmamıştır. Yani herkes ailemizi de bilir bizi de bilir. Bu dava okunmuş bir dava, bu dava kutsal bir dava. Buna hep böyle bakmak lazım. Hesap olursa herkesin hesabı bozulur.
Aday sıralamasında sıkıntı yaşanır mı?
   Pek sanmıyorum bizim Milliyetçi Hareket Partisi’ne talep çok. Yani şunu görüyorum 100’ün üzerinde talep olacak, öyle görüyorum. Tabii ki bu da bizi memnun ediyor Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu kadar talep alması iyiye delalettir.
Temayül uygulaması yapılıyor mu?
   Evet
Temayül uygulaması varsa sıralamada bir sıkıntı çıkması mümkün değil…
   Geçen dönem temayülü şöyle yaptı genel merkezimiz. Bilgisayar sisteminde anketler yapıldı, kamuoyunu yoklandı. 1999 yılında delege ile temayül yoklaması yaptık.  
Bu sene nasıl olur?
   Genel başkanımızın tercihi. O nasıl isterse öyle olur.
İnsanların MHP’ye teveccühü nasıl?
   Çok güzel, biz istemesek de vatandaş bizi çalışmaya yönlendiriyor.
İnsanlar teveccüh gösterirler; ama sandıkta farklı bir alan oluştururlar. O gözle baktığınızda nasıl değerlendiriyorsunuz bu yaklaşımları?
   Şimdi hakikaten vatandaş AKP’nin 5 senesini değerlendiremedi biliyorsunuz. Yani hesap verme hükümlülüğünü yapamadı. Neden yapamadı? Hatırlarsınız bir ev muhtırası bir 367 yani 2007 seçimleri bu şekilde yaşandı. Ne dediler dindar cumhurbaşkanı seçeceğiz. Yoksa yirmilerdeydi AKP’nin oyları. Birden on sekiz gibi hormonlu bir oy aldı. Yani zaten şuanda başbakanın ısrar etmesinin bütün nedeni mağduriyet yakalayıp, bir hormonlu oy peşinde; ama Türk Milleti uyandı, buna müsaade etmeyecek.
AKP bundan sonra mağdur siyaseti yapamaz diyorsunuz?
   Yutmaz diyorum çünkü Türk halkını kandırdığı yeter. Kandırmaca, aldatmaca partisi olduğunu Türk halkı anladı. Ağlayarak, dindar cumhurbaşkanı diyerek bir yerlere varılmayacak yani.
Bazı sanayiciler hiçbir sıkıntımız yok diyor sizde sanayicileri geziyorsunuz sıkıntıları var mı?
   Mutlaka. Bazı sanayicilerin işleri tıkırında çünkü 30 milyon dolar bankalarında 1 milyar 80 milyon dolara % 60’ını satanların işi yolunda yani bal tutan parmağını yalıyor; ama altta ki esnaf, sanayicilerimiz kan ağlıyor. Gidiyoruz hanelerini açıyorlar sağ olsun sanayicilerimiz. Hanelerine komşularını çağırıyorlar, yemek yiyoruz. Hepsinin derdi iş ekonomik kriz. İnsanlar bitme noktasına gelmiş. Sen showlarla falan 140 fabrika açıyorsun git haline bak. Araştırsınlar baksınlar, biz sanayicileri geziyoruz onlarda gezsinler. Onlar biz ne yaparsak onu yapıyorlar görüyorsunuz. İlçeleri gezmeye çıktık onlarda gezdi esnafı gezmeye başladık onlarda gezdi, sivil toplum örgütlerini geziyoruz onlarda geziyorlar. Tabii bunlar mutlu ediyor en azından vatandaşın dertlerini dinlesinler. Yarın köylere gideceğiz inşallah köylere de giderler. Çünkü köylüler bir otobüs parasını verip Kayseri’ye gelemiyorlar, biz bunları görüyoruz. Çiftçilerin evlerine, traktörlerine haciz geliyor.
8 Mart kadınlar günüydü seçimlerde kadınlara kontenjanın nasıl olacak?
   Tam yetkili makam değiliz şimdiden bunu söylemek yanlış olur; ama hanımlara mutlaka yöneliriz. MHP hatırlarsınız 29 Mart’ta en fazla hanımlara yer veren bir partidir. 17 adayımız vardı, bir tek İGM üyesi seçildi. MHP hanımların her zaman yanında, çünkü bundan sonraki süreçler hanımların siyasette de yeri olmalı. Çünkü hanımlar her alanda başarılı oluyor. Bir siyasetçi başarılı ise arkasında hanım vardır, bunu görmemiz lazım. Bu hayatın gerçekleri, realite yani.
TBMM’de kadın sayısı % 4 değilde % 25 olsaydı son yaşanan o tartışmalar yumruklaşmalar yaşanır mıydı…
   O kavgayı da anlatayım size. O kavganın en büyük mesebbibi Başbakan. O gün danışmanları Başbakan’a bir anket götürdü. O ankette MHP oyunu yükseltmiş AKP düşmüş. Yoksa ne eşinin GATA’ya girişi ne peygamberlik ne başka bir şey sadece o. Psikolojik olarak hırçınlaşmasının sebebi sadece o. Halen devam ediyor. Böyle alaycı tavırları kibir, böyle tepeden bakmalar. Allah Başbakan’a yardım etsin. MHP onları yüce divana götürecek, bunların kaçışı yok.
Siz orada Elitaş’ı da eleştirmiştiniz; ama Sayın Elitaş sizin milletvekiliniz olan Akşener’in TBBM başkan vekilliğini övmüştü…
   Elitaş şimdi sağ gösterir sol vurur.  Bugün Meral Akşener’i över yarın karar , Elitaş’ın  işi bu. Elitaş nasıl Başbakan’a yaranayım da milletvekilliliği koltuğunu sağlama alayım derdinde. Elitaş’ı Kayseri tanır ona cevap vermeye gerek yok.
Sayın Cabat eleştirilerini umursamıyorum dedi. Yani eleştirilerinizi dikkat almıyor…
  Yanlıştır. Bu gerçekler varsa çıkıp kamuoyuna açıklama yapmaya çalışması lazım çünkü adı Adalet ve Kalkınma Partisi. Başında adalet olan bir partinin böyle ithamlarla, böyle iddialarla karşılaşması kötü. Biliyorsunuz iki senedir Sayın Cabat’ın iş konusunu söyledik. Sanayide traktör parçası yaparken biranda nereye vardığını söyledim; ama gördüğümüz gerçeklerde ortaya çıkıyor.   Sayın Cabat bunu açıklamalı. Çünkü ben umursamıyorum demek olmaz. Zaten bu hareketler AKP’nin genlerinde var. tepeden bakma, kibir, gurur; ama MHP ilk seçimde bunun tek tek hesabını soracak.
ABD’de Ermeni soykırım iddialarının dış ilişkiler meclisinden geçmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
   Öncelikle ABD’de oylanmasına karşıyım. Türkiye Cumhuriyeti’ne de, tarihimize de bir hakarettir. Türkiye Cumhuriyeti bunu hak etmedi. Oradaki bir milletvekili oy veriyor, sorsanız Türkiye Cumhuriyeti’nin nerede olduğunu bilmiyor; ama oy veriyor. Bu zaten yanlış bir şey. Soykırımı esas yapan ABD’dir. Burada hükümete de şunu söylemek istiyoruz. Hükümet dünyayı geziyoruz diyor, dış ilişkilerde şöyleyiz diyor, dünyayı gezenlerin hali bu. Hani ‘one munite’ dediler ya şimdi çıkacak Başbakan Obama’ya ‘one munite’ diyecek, demeli. ABD ile ilişkilerimiz iyi diyorlar, şunları bunları yapıyoruz diyorlar hiçte bir şey yaptıkları yok. Türk askerlerinin başına çuval geçirenler yine ABD, elçilerimizi aşağılayan yine ABD bağlantılı İsrail.
Hükümetin tavrı nasıl olmalı?
   Hükümetin yakın bir tarihte ABD ziyareti var yapmamalı, tavır koymalı ve Başbakan gitmemeli. Dış işleri konusunda ne gerekiyor ise yapmalı. Yeter artık Türkiye Cumhuriyeti’nin aşağılandığı. Kıbrıs’ta aynı şeyler oldu. Kardeş ülke Azerbaycan’da aynı sıkıntıya düştük, nereye gidiyoruz.
Vatandaşa mektup gönderiyordunuz bitti mi? devam ediyor mu?
   12 bin mektup gönderdik; ama şimdi bir kez daha yapacağız bu kez ekonomi ile ilgili olacak. Ülkenin sosyal patlamaya doğru gittiğini görüyoruz, buna engel olmaya çalışacağız.
Mektupların karşılığı geliyor mu?
   Çok güzel haberler aldık. Vatandaşlara, sanayiciler, esnaflara ve üniversiteye yazmıştık. Şehrin önde gelenlerine yazmıştık, 12 bin mektup yazdık çok iyi şeyler aldık.
ac.semra@mynet.com
Kaynak: www.erciyestv.com.tr

AKP'yi Yüce Divana MHP çıkaracak (MHP İl Başkanı Süleyman Korkmaz ile Semra Acar'ın Röportajı)


Kongrede karşılıklı bir aday daha vardı. 290’a 274 oyla siz yeniden başkan seçildiniz. Diğer adayla da aranızda ki rakam fazla değildi, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Nasıl bir kongre oldu?
   Çok güzel bir bayrak yarışı oldu. Zaten Memduh Ağabey bizim ağabeyimizdir. Centilmence güzel bir yarış oldu, biz kongreyi unuttuk ve seçimde Milliyetçi Hareket Partisi nasıl olur iktidar, programlarımızı buna göre belirledik. Hedef koyduk, bu hedefe ulaşmaya çalışıyoruz.
Kongrede herhangi bir küskünlük kırgınlık oldu mu?
   Mutlaka her kongrede bu tarz problemler olabilir; ama biz onu aştığımızı düşünüyoruz. Biz Milliyetçi Hareket Partisi’ni iktidar yapmak yolunda işimize bakıyoruz.
Kongre bitince her şey bitti yani?
   Tabi ki bu bir bayrak yarışı, kongreden sonra bitmiştir her şey.
Peki çalışmalarınız nasıl gidiyor?
   Çok güzel, katılımcıların teveccühü de çok iyi. Ben size şöyle anlatayım 1999’da anket şirketleri bizi %9’un üzerine hiç çıkartmadılar. Son üç kala kongre çıkarttılar. Biz de arkadaşlarla konuştuğumuz da bizim oyumuz 15’ten aşağı değil arkadaşlar dediğimiz de, arkadaşlar dedi ki bari yarışalım yeter. 18 oy aldık. Şimdi bakıyorsunuz AKP’nin kendi yaptırdığı şirketler 20’den aşağı düşüremiyor Milliyetçi Hareket Partisi’ni. Buradan arkadaşlara diyoruz ki gelin suyu arıtalım. Suya tazik vereceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi’nin fertlerini, bireylerini sefere çıkaracağız. Kayseri’de ki Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul’da ki akrabasını, komşusunu, asker arkadaşını arayarak MHP’ye oy verdirecek, emeğimiz budur. Bunu da ilçeler de ve köyde esnafı geziyoruz, sanayi de bunları daha önce ki seçime baktığımızda daha canlı daha işlek olunca bunlar da tabi bizi morallendiriyor. Allah’ın izniyle Milliyetçi Hareket Partisi’nin iktidar kervanına herkesi bekliyoruz. Hedefimiz iktidar kervanın da herkesin Milliyetçi Hareket Partisi’ne katılarak tek başına iktidar olmak.
İlçeler ile veya Melikgazi ilçesiyle bir sorun yok değil mi?
   Bizim böyle bir sorunumuz yok hatta geçen gün Ağırnas’ta belediye başkanıyla programımız vardı; orada beraberdik. Her programımızda mahalle toplantısı oluyor çağırıyorlar. Turan’da geçen gün beraberdik. Sağ olsun ilçe başkanımız gayret ediyor. Onlar da bizim hedefimize kendilerini endekslediler, çalışmalar çok güzel mahalle toplantıları ev toplantıları ilçe toplantıları derken hep birlikteyiz.
Partide kopukluklar var mı?
   Hayır, bizde böyle bir şey yok.
MYK üyesi Mustafa Eraslan  ile aranız nasıl?
   Bizim MYK üyemiz Sayın Eraslan ile sorunumuz yok.
Seçim startı verdiniz mi?
   Seçim startı derken biz hedef koyduk, hedefimize ulaşabilmek için şimdiden başladık. Seçim varmış gibi çalışıyoruz.
Sayın Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin  istediği gibi erken seçim olmalı mı ?
   Olmalı, neden olmalı? Ülkede orduyla sürtüşerek, yargıyla sürtüşerek bir yere varamazsınız. Yani ben yaptım oldu ile bir yere varılmaz. Şimdi meclisimize de anayasayı getiriyor. Tamam anayasayı  Milliyetçi Hareket Partisi’de diyor, anayasanın alt yapısını oluşturalım sonraki iktidarlar bunu meclisten çıkarsın, sıkıntı o. Bu yaptığınız anayasa uzlaşmacı anayasa olmayacak diyor. Buna dikkat etmek lazım. Yok ben yaparım olur diyor. Yaptın oldu, sağlıkta çöktü. Her şey çöküyor bakın eczacılar odasını ziyaret ettik. Bir söylüyorsun bin ah işitiyorsun.Vatandaş diyor ki eczacılar bizi sistem çıkmazına soktu.
Yaz boz tahtası gibi oldu.
   Vatandaş eczacıdan ilaç alamıyoruz diyor. Yani eczacıyla vatandaşı karşı karşıya getirdiler. Sağlıkta reform yaptım diyorlar. Sağlığı çökerttiler. Bakın domuz gribi, domuz gribine eski sağlık bakanı yok böyle bir şey dedi. En sonunda bizim sağlık bakanımız Osman Durmuş’un dediğine geldiler. Yani bu hükümet bir an evvel seçime götürmeli. Yoksa vatandaş gergin, dış politika sıfır. Asker, ordu, yargı, eczacı, eczacılarda sorunlu, tekel işçilerinin de sorunu var. Sadece devletin valilerini çağırıyor ihanet projesini anlatacaksınız diyor. Devletin imamlarını çağırıyor diyanet köşesinde anlatacaksın diyor. Urfa’da kadınları toplamış dünya kadınlar gününü kutluyor. Teröristlerin annelerine birlik beraberlik diyor. Ölenlerin anasını düşünüyorum diyor. Emine Hanım’ı ağlatıyor, orada bilmem ne yapıyor. Eşinin üzerinden siyaset yapıyor. Bir başbakan böyle olmamalı.
Bir başbakan duygusal olmamalı mı? 
   Duygusal değil. Tahkiye yapmamalı. Her şeyin başı tahkiye. Bir mağdur bulabilsek de erken seçime gitsek hesabın da.
Ama erken seçim istemiyor Sayın Başbakan.
   Başbakanın elinde değil bu işler. Ülke elden çıkmış. Yani Kayserimizi bir düşünün. Kayseri’de fabrikalar kapanmış, intiharlar almış başını gidiyor, kaybolan çocuk var, eczacılar işinden memnun değil, hiç kimse işinden memnun değil. Ekonomik kriz insanların canını yakıyor. Nereye kadar gider? Sosyal patlama geliyor, bunu söylemek istemiyoruz ama; bir sosyal patlama geliyor.
Yani bir takım şeyleri zorluyoruz.
   Evet, biz geziyoruz. Sanayinin içindeyiz, esnafın içindeyiz, köyün içindeyiz, ilçelerdeyiz. Her gün bir sivil toplum örgütüyle oturuyoruz. Yani istişareler ediyoruz. Hayatın gerçekleri bunlar.
Seçimlerde hedefiniz nedir?
   Tek başına iktidar. Kayseri’de alayını alacağız.
Aday mısınız? Yada aday olacak mısınız?
   Şuanda bunları konuşmak için erken; ama  tabii ihtiyaç varsa niye olmayacaksın. O günün şartları neler getirir, onu görmemiz lazım. Yani bizim hiçbir zaman için iç çatışmamız olmamıştır. Yani herkes ailemizi de bilir bizi de bilir. Bu dava okunmuş bir dava, bu dava kutsal bir dava. Buna hep böyle bakmak lazım. Hesap olursa herkesin hesabı bozulur.
Aday sıralamasında sıkıntı yaşanır mı?
   Pek sanmıyorum bizim Milliyetçi Hareket Partisi’ne talep çok. Yani şunu görüyorum 100’ün üzerinde talep olacak, öyle görüyorum. Tabii ki bu da bizi memnun ediyor Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu kadar talep alması iyiye delalettir.
Temayül uygulaması yapılıyor mu?
   Evet
Temayül uygulaması varsa sıralamada bir sıkıntı çıkması mümkün değil…
   Geçen dönem temayülü şöyle yaptı genel merkezimiz. Bilgisayar sisteminde anketler yapıldı, kamuoyunu yoklandı. 1999 yılında delege ile temayül yoklaması yaptık.  
Bu sene nasıl olur?
   Genel başkanımızın tercihi. O nasıl isterse öyle olur.
İnsanların MHP’ye teveccühü nasıl?
   Çok güzel, biz istemesek de vatandaş bizi çalışmaya yönlendiriyor.
İnsanlar teveccüh gösterirler; ama sandıkta farklı bir alan oluştururlar. O gözle baktığınızda nasıl değerlendiriyorsunuz bu yaklaşımları?
   Şimdi hakikaten vatandaş AKP’nin 5 senesini değerlendiremedi biliyorsunuz. Yani hesap verme hükümlülüğünü yapamadı. Neden yapamadı? Hatırlarsınız bir ev muhtırası bir 367 yani 2007 seçimleri bu şekilde yaşandı. Ne dediler dindar cumhurbaşkanı seçeceğiz. Yoksa yirmilerdeydi AKP’nin oyları. Birden on sekiz gibi hormonlu bir oy aldı. Yani zaten şuanda başbakanın ısrar etmesinin bütün nedeni mağduriyet yakalayıp, bir hormonlu oy peşinde; ama Türk Milleti uyandı, buna müsaade etmeyecek.
AKP bundan sonra mağdur siyaseti yapamaz diyorsunuz?
   Yutmaz diyorum çünkü Türk halkını kandırdığı yeter. Kandırmaca, aldatmaca partisi olduğunu Türk halkı anladı. Ağlayarak, dindar cumhurbaşkanı diyerek bir yerlere varılmayacak yani.
Bazı sanayiciler hiçbir sıkıntımız yok diyor sizde sanayicileri geziyorsunuz sıkıntıları var mı?
   Mutlaka. Bazı sanayicilerin işleri tıkırında çünkü 30 milyon dolar bankalarında 1 milyar 80 milyon dolara % 60’ını satanların işi yolunda yani bal tutan parmağını yalıyor; ama altta ki esnaf, sanayicilerimiz kan ağlıyor. Gidiyoruz hanelerini açıyorlar sağ olsun sanayicilerimiz. Hanelerine komşularını çağırıyorlar, yemek yiyoruz. Hepsinin derdi iş ekonomik kriz. İnsanlar bitme noktasına gelmiş. Sen showlarla falan 140 fabrika açıyorsun git haline bak. Araştırsınlar baksınlar, biz sanayicileri geziyoruz onlarda gezsinler. Onlar biz ne yaparsak onu yapıyorlar görüyorsunuz. İlçeleri gezmeye çıktık onlarda gezdi esnafı gezmeye başladık onlarda gezdi, sivil toplum örgütlerini geziyoruz onlarda geziyorlar. Tabii bunlar mutlu ediyor en azından vatandaşın dertlerini dinlesinler. Yarın köylere gideceğiz inşallah köylere de giderler. Çünkü köylüler bir otobüs parasını verip Kayseri’ye gelemiyorlar, biz bunları görüyoruz. Çiftçilerin evlerine, traktörlerine haciz geliyor.
8 Mart kadınlar günüydü seçimlerde kadınlara kontenjanın nasıl olacak?
   Tam yetkili makam değiliz şimdiden bunu söylemek yanlış olur; ama hanımlara mutlaka yöneliriz. MHP hatırlarsınız 29 Mart’ta en fazla hanımlara yer veren bir partidir. 17 adayımız vardı, bir tek İGM üyesi seçildi. MHP hanımların her zaman yanında, çünkü bundan sonraki süreçler hanımların siyasette de yeri olmalı. Çünkü hanımlar her alanda başarılı oluyor. Bir siyasetçi başarılı ise arkasında hanım vardır, bunu görmemiz lazım. Bu hayatın gerçekleri, realite yani.
TBMM’de kadın sayısı % 4 değilde % 25 olsaydı son yaşanan o tartışmalar yumruklaşmalar yaşanır mıydı…
   O kavgayı da anlatayım size. O kavganın en büyük mesebbibi Başbakan. O gün danışmanları Başbakan’a bir anket götürdü. O ankette MHP oyunu yükseltmiş AKP düşmüş. Yoksa ne eşinin GATA’ya girişi ne peygamberlik ne başka bir şey sadece o. Psikolojik olarak hırçınlaşmasının sebebi sadece o. Halen devam ediyor. Böyle alaycı tavırları kibir, böyle tepeden bakmalar. Allah Başbakan’a yardım etsin. MHP onları yüce divana götürecek, bunların kaçışı yok.
Siz orada Elitaş’ı da eleştirmiştiniz; ama Sayın Elitaş sizin milletvekiliniz olan Akşener’in TBBM başkan vekilliğini övmüştü…
   Elitaş şimdi sağ gösterir sol vurur.  Bugün Meral Akşener’i över yarın karar , Elitaş’ın  işi bu. Elitaş nasıl Başbakan’a yaranayım da milletvekilliliği koltuğunu sağlama alayım derdinde. Elitaş’ı Kayseri tanır ona cevap vermeye gerek yok.
Sayın Cabat eleştirilerini umursamıyorum dedi. Yani eleştirilerinizi dikkat almıyor…
  Yanlıştır. Bu gerçekler varsa çıkıp kamuoyuna açıklama yapmaya çalışması lazım çünkü adı Adalet ve Kalkınma Partisi. Başında adalet olan bir partinin böyle ithamlarla, böyle iddialarla karşılaşması kötü. Biliyorsunuz iki senedir Sayın Cabat’ın iş konusunu söyledik. Sanayide traktör parçası yaparken biranda nereye vardığını söyledim; ama gördüğümüz gerçeklerde ortaya çıkıyor.   Sayın Cabat bunu açıklamalı. Çünkü ben umursamıyorum demek olmaz. Zaten bu hareketler AKP’nin genlerinde var. tepeden bakma, kibir, gurur; ama MHP ilk seçimde bunun tek tek hesabını soracak.
ABD’de Ermeni soykırım iddialarının dış ilişkiler meclisinden geçmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
   Öncelikle ABD’de oylanmasına karşıyım. Türkiye Cumhuriyeti’ne de, tarihimize de bir hakarettir. Türkiye Cumhuriyeti bunu hak etmedi. Oradaki bir milletvekili oy veriyor, sorsanız Türkiye Cumhuriyeti’nin nerede olduğunu bilmiyor; ama oy veriyor. Bu zaten yanlış bir şey. Soykırımı esas yapan ABD’dir. Burada hükümete de şunu söylemek istiyoruz. Hükümet dünyayı geziyoruz diyor, dış ilişkilerde şöyleyiz diyor, dünyayı gezenlerin hali bu. Hani ‘one munite’ dediler ya şimdi çıkacak Başbakan Obama’ya ‘one munite’ diyecek, demeli. ABD ile ilişkilerimiz iyi diyorlar, şunları bunları yapıyoruz diyorlar hiçte bir şey yaptıkları yok. Türk askerlerinin başına çuval geçirenler yine ABD, elçilerimizi aşağılayan yine ABD bağlantılı İsrail.
Hükümetin tavrı nasıl olmalı?
   Hükümetin yakın bir tarihte ABD ziyareti var yapmamalı, tavır koymalı ve Başbakan gitmemeli. Dış işleri konusunda ne gerekiyor ise yapmalı. Yeter artık Türkiye Cumhuriyeti’nin aşağılandığı. Kıbrıs’ta aynı şeyler oldu. Kardeş ülke Azerbaycan’da aynı sıkıntıya düştük, nereye gidiyoruz.
Vatandaşa mektup gönderiyordunuz bitti mi? devam ediyor mu?
   12 bin mektup gönderdik; ama şimdi bir kez daha yapacağız bu kez ekonomi ile ilgili olacak. Ülkenin sosyal patlamaya doğru gittiğini görüyoruz, buna engel olmaya çalışacağız.
Mektupların karşılığı geliyor mu?
   Çok güzel haberler aldık. Vatandaşlara, sanayiciler, esnaflara ve üniversiteye yazmıştık. Şehrin önde gelenlerine yazmıştık, 12 bin mektup yazdık çok iyi şeyler aldık.
ac.semra@mynet.com
Kaynak: www.erciyestv.com.tr

AKP'yi Yüce Divana MHP çıkaracak (MHP İl Başkanı Süleyman Korkmaz ile Semra Acar'ın Röportajı)


Kongrede karşılıklı bir aday daha vardı. 290’a 274 oyla siz yeniden başkan seçildiniz. Diğer adayla da aranızda ki rakam fazla değildi, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Nasıl bir kongre oldu?
   Çok güzel bir bayrak yarışı oldu. Zaten Memduh Ağabey bizim ağabeyimizdir. Centilmence güzel bir yarış oldu, biz kongreyi unuttuk ve seçimde Milliyetçi Hareket Partisi nasıl olur iktidar, programlarımızı buna göre belirledik. Hedef koyduk, bu hedefe ulaşmaya çalışıyoruz.
Kongrede herhangi bir küskünlük kırgınlık oldu mu?
   Mutlaka her kongrede bu tarz problemler olabilir; ama biz onu aştığımızı düşünüyoruz. Biz Milliyetçi Hareket Partisi’ni iktidar yapmak yolunda işimize bakıyoruz.
Kongre bitince her şey bitti yani?
   Tabi ki bu bir bayrak yarışı, kongreden sonra bitmiştir her şey.
Peki çalışmalarınız nasıl gidiyor?
   Çok güzel, katılımcıların teveccühü de çok iyi. Ben size şöyle anlatayım 1999’da anket şirketleri bizi %9’un üzerine hiç çıkartmadılar. Son üç kala kongre çıkarttılar. Biz de arkadaşlarla konuştuğumuz da bizim oyumuz 15’ten aşağı değil arkadaşlar dediğimiz de, arkadaşlar dedi ki bari yarışalım yeter. 18 oy aldık. Şimdi bakıyorsunuz AKP’nin kendi yaptırdığı şirketler 20’den aşağı düşüremiyor Milliyetçi Hareket Partisi’ni. Buradan arkadaşlara diyoruz ki gelin suyu arıtalım. Suya tazik vereceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi’nin fertlerini, bireylerini sefere çıkaracağız. Kayseri’de ki Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul’da ki akrabasını, komşusunu, asker arkadaşını arayarak MHP’ye oy verdirecek, emeğimiz budur. Bunu da ilçeler de ve köyde esnafı geziyoruz, sanayi de bunları daha önce ki seçime baktığımızda daha canlı daha işlek olunca bunlar da tabi bizi morallendiriyor. Allah’ın izniyle Milliyetçi Hareket Partisi’nin iktidar kervanına herkesi bekliyoruz. Hedefimiz iktidar kervanın da herkesin Milliyetçi Hareket Partisi’ne katılarak tek başına iktidar olmak.
İlçeler ile veya Melikgazi ilçesiyle bir sorun yok değil mi?
   Bizim böyle bir sorunumuz yok hatta geçen gün Ağırnas’ta belediye başkanıyla programımız vardı; orada beraberdik. Her programımızda mahalle toplantısı oluyor çağırıyorlar. Turan’da geçen gün beraberdik. Sağ olsun ilçe başkanımız gayret ediyor. Onlar da bizim hedefimize kendilerini endekslediler, çalışmalar çok güzel mahalle toplantıları ev toplantıları ilçe toplantıları derken hep birlikteyiz.
Partide kopukluklar var mı?
   Hayır, bizde böyle bir şey yok.
MYK üyesi Mustafa Eraslan  ile aranız nasıl?
   Bizim MYK üyemiz Sayın Eraslan ile sorunumuz yok.
Seçim startı verdiniz mi?
   Seçim startı derken biz hedef koyduk, hedefimize ulaşabilmek için şimdiden başladık. Seçim varmış gibi çalışıyoruz.
Sayın Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin  istediği gibi erken seçim olmalı mı ?
   Olmalı, neden olmalı? Ülkede orduyla sürtüşerek, yargıyla sürtüşerek bir yere varamazsınız. Yani ben yaptım oldu ile bir yere varılmaz. Şimdi meclisimize de anayasayı getiriyor. Tamam anayasayı  Milliyetçi Hareket Partisi’de diyor, anayasanın alt yapısını oluşturalım sonraki iktidarlar bunu meclisten çıkarsın, sıkıntı o. Bu yaptığınız anayasa uzlaşmacı anayasa olmayacak diyor. Buna dikkat etmek lazım. Yok ben yaparım olur diyor. Yaptın oldu, sağlıkta çöktü. Her şey çöküyor bakın eczacılar odasını ziyaret ettik. Bir söylüyorsun bin ah işitiyorsun.Vatandaş diyor ki eczacılar bizi sistem çıkmazına soktu.
Yaz boz tahtası gibi oldu.
   Vatandaş eczacıdan ilaç alamıyoruz diyor. Yani eczacıyla vatandaşı karşı karşıya getirdiler. Sağlıkta reform yaptım diyorlar. Sağlığı çökerttiler. Bakın domuz gribi, domuz gribine eski sağlık bakanı yok böyle bir şey dedi. En sonunda bizim sağlık bakanımız Osman Durmuş’un dediğine geldiler. Yani bu hükümet bir an evvel seçime götürmeli. Yoksa vatandaş gergin, dış politika sıfır. Asker, ordu, yargı, eczacı, eczacılarda sorunlu, tekel işçilerinin de sorunu var. Sadece devletin valilerini çağırıyor ihanet projesini anlatacaksınız diyor. Devletin imamlarını çağırıyor diyanet köşesinde anlatacaksın diyor. Urfa’da kadınları toplamış dünya kadınlar gününü kutluyor. Teröristlerin annelerine birlik beraberlik diyor. Ölenlerin anasını düşünüyorum diyor. Emine Hanım’ı ağlatıyor, orada bilmem ne yapıyor. Eşinin üzerinden siyaset yapıyor. Bir başbakan böyle olmamalı.
Bir başbakan duygusal olmamalı mı? 
   Duygusal değil. Tahkiye yapmamalı. Her şeyin başı tahkiye. Bir mağdur bulabilsek de erken seçime gitsek hesabın da.
Ama erken seçim istemiyor Sayın Başbakan.
   Başbakanın elinde değil bu işler. Ülke elden çıkmış. Yani Kayserimizi bir düşünün. Kayseri’de fabrikalar kapanmış, intiharlar almış başını gidiyor, kaybolan çocuk var, eczacılar işinden memnun değil, hiç kimse işinden memnun değil. Ekonomik kriz insanların canını yakıyor. Nereye kadar gider? Sosyal patlama geliyor, bunu söylemek istemiyoruz ama; bir sosyal patlama geliyor.
Yani bir takım şeyleri zorluyoruz.
   Evet, biz geziyoruz. Sanayinin içindeyiz, esnafın içindeyiz, köyün içindeyiz, ilçelerdeyiz. Her gün bir sivil toplum örgütüyle oturuyoruz. Yani istişareler ediyoruz. Hayatın gerçekleri bunlar.
Seçimlerde hedefiniz nedir?
   Tek başına iktidar. Kayseri’de alayını alacağız.
Aday mısınız? Yada aday olacak mısınız?
   Şuanda bunları konuşmak için erken; ama  tabii ihtiyaç varsa niye olmayacaksın. O günün şartları neler getirir, onu görmemiz lazım. Yani bizim hiçbir zaman için iç çatışmamız olmamıştır. Yani herkes ailemizi de bilir bizi de bilir. Bu dava okunmuş bir dava, bu dava kutsal bir dava. Buna hep böyle bakmak lazım. Hesap olursa herkesin hesabı bozulur.
Aday sıralamasında sıkıntı yaşanır mı?
   Pek sanmıyorum bizim Milliyetçi Hareket Partisi’ne talep çok. Yani şunu görüyorum 100’ün üzerinde talep olacak, öyle görüyorum. Tabii ki bu da bizi memnun ediyor Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu kadar talep alması iyiye delalettir.
Temayül uygulaması yapılıyor mu?
   Evet
Temayül uygulaması varsa sıralamada bir sıkıntı çıkması mümkün değil…
   Geçen dönem temayülü şöyle yaptı genel merkezimiz. Bilgisayar sisteminde anketler yapıldı, kamuoyunu yoklandı. 1999 yılında delege ile temayül yoklaması yaptık.  
Bu sene nasıl olur?
   Genel başkanımızın tercihi. O nasıl isterse öyle olur.
İnsanların MHP’ye teveccühü nasıl?
   Çok güzel, biz istemesek de vatandaş bizi çalışmaya yönlendiriyor.
İnsanlar teveccüh gösterirler; ama sandıkta farklı bir alan oluştururlar. O gözle baktığınızda nasıl değerlendiriyorsunuz bu yaklaşımları?
   Şimdi hakikaten vatandaş AKP’nin 5 senesini değerlendiremedi biliyorsunuz. Yani hesap verme hükümlülüğünü yapamadı. Neden yapamadı? Hatırlarsınız bir ev muhtırası bir 367 yani 2007 seçimleri bu şekilde yaşandı. Ne dediler dindar cumhurbaşkanı seçeceğiz. Yoksa yirmilerdeydi AKP’nin oyları. Birden on sekiz gibi hormonlu bir oy aldı. Yani zaten şuanda başbakanın ısrar etmesinin bütün nedeni mağduriyet yakalayıp, bir hormonlu oy peşinde; ama Türk Milleti uyandı, buna müsaade etmeyecek.
AKP bundan sonra mağdur siyaseti yapamaz diyorsunuz?
   Yutmaz diyorum çünkü Türk halkını kandırdığı yeter. Kandırmaca, aldatmaca partisi olduğunu Türk halkı anladı. Ağlayarak, dindar cumhurbaşkanı diyerek bir yerlere varılmayacak yani.
Bazı sanayiciler hiçbir sıkıntımız yok diyor sizde sanayicileri geziyorsunuz sıkıntıları var mı?
   Mutlaka. Bazı sanayicilerin işleri tıkırında çünkü 30 milyon dolar bankalarında 1 milyar 80 milyon dolara % 60’ını satanların işi yolunda yani bal tutan parmağını yalıyor; ama altta ki esnaf, sanayicilerimiz kan ağlıyor. Gidiyoruz hanelerini açıyorlar sağ olsun sanayicilerimiz. Hanelerine komşularını çağırıyorlar, yemek yiyoruz. Hepsinin derdi iş ekonomik kriz. İnsanlar bitme noktasına gelmiş. Sen showlarla falan 140 fabrika açıyorsun git haline bak. Araştırsınlar baksınlar, biz sanayicileri geziyoruz onlarda gezsinler. Onlar biz ne yaparsak onu yapıyorlar görüyorsunuz. İlçeleri gezmeye çıktık onlarda gezdi esnafı gezmeye başladık onlarda gezdi, sivil toplum örgütlerini geziyoruz onlarda geziyorlar. Tabii bunlar mutlu ediyor en azından vatandaşın dertlerini dinlesinler. Yarın köylere gideceğiz inşallah köylere de giderler. Çünkü köylüler bir otobüs parasını verip Kayseri’ye gelemiyorlar, biz bunları görüyoruz. Çiftçilerin evlerine, traktörlerine haciz geliyor.
8 Mart kadınlar günüydü seçimlerde kadınlara kontenjanın nasıl olacak?
   Tam yetkili makam değiliz şimdiden bunu söylemek yanlış olur; ama hanımlara mutlaka yöneliriz. MHP hatırlarsınız 29 Mart’ta en fazla hanımlara yer veren bir partidir. 17 adayımız vardı, bir tek İGM üyesi seçildi. MHP hanımların her zaman yanında, çünkü bundan sonraki süreçler hanımların siyasette de yeri olmalı. Çünkü hanımlar her alanda başarılı oluyor. Bir siyasetçi başarılı ise arkasında hanım vardır, bunu görmemiz lazım. Bu hayatın gerçekleri, realite yani.
TBMM’de kadın sayısı % 4 değilde % 25 olsaydı son yaşanan o tartışmalar yumruklaşmalar yaşanır mıydı…
   O kavgayı da anlatayım size. O kavganın en büyük mesebbibi Başbakan. O gün danışmanları Başbakan’a bir anket götürdü. O ankette MHP oyunu yükseltmiş AKP düşmüş. Yoksa ne eşinin GATA’ya girişi ne peygamberlik ne başka bir şey sadece o. Psikolojik olarak hırçınlaşmasının sebebi sadece o. Halen devam ediyor. Böyle alaycı tavırları kibir, böyle tepeden bakmalar. Allah Başbakan’a yardım etsin. MHP onları yüce divana götürecek, bunların kaçışı yok.
Siz orada Elitaş’ı da eleştirmiştiniz; ama Sayın Elitaş sizin milletvekiliniz olan Akşener’in TBBM başkan vekilliğini övmüştü…
   Elitaş şimdi sağ gösterir sol vurur.  Bugün Meral Akşener’i över yarın karar , Elitaş’ın  işi bu. Elitaş nasıl Başbakan’a yaranayım da milletvekilliliği koltuğunu sağlama alayım derdinde. Elitaş’ı Kayseri tanır ona cevap vermeye gerek yok.
Sayın Cabat eleştirilerini umursamıyorum dedi. Yani eleştirilerinizi dikkat almıyor…
  Yanlıştır. Bu gerçekler varsa çıkıp kamuoyuna açıklama yapmaya çalışması lazım çünkü adı Adalet ve Kalkınma Partisi. Başında adalet olan bir partinin böyle ithamlarla, böyle iddialarla karşılaşması kötü. Biliyorsunuz iki senedir Sayın Cabat’ın iş konusunu söyledik. Sanayide traktör parçası yaparken biranda nereye vardığını söyledim; ama gördüğümüz gerçeklerde ortaya çıkıyor.   Sayın Cabat bunu açıklamalı. Çünkü ben umursamıyorum demek olmaz. Zaten bu hareketler AKP’nin genlerinde var. tepeden bakma, kibir, gurur; ama MHP ilk seçimde bunun tek tek hesabını soracak.
ABD’de Ermeni soykırım iddialarının dış ilişkiler meclisinden geçmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
   Öncelikle ABD’de oylanmasına karşıyım. Türkiye Cumhuriyeti’ne de, tarihimize de bir hakarettir. Türkiye Cumhuriyeti bunu hak etmedi. Oradaki bir milletvekili oy veriyor, sorsanız Türkiye Cumhuriyeti’nin nerede olduğunu bilmiyor; ama oy veriyor. Bu zaten yanlış bir şey. Soykırımı esas yapan ABD’dir. Burada hükümete de şunu söylemek istiyoruz. Hükümet dünyayı geziyoruz diyor, dış ilişkilerde şöyleyiz diyor, dünyayı gezenlerin hali bu. Hani ‘one munite’ dediler ya şimdi çıkacak Başbakan Obama’ya ‘one munite’ diyecek, demeli. ABD ile ilişkilerimiz iyi diyorlar, şunları bunları yapıyoruz diyorlar hiçte bir şey yaptıkları yok. Türk askerlerinin başına çuval geçirenler yine ABD, elçilerimizi aşağılayan yine ABD bağlantılı İsrail.
Hükümetin tavrı nasıl olmalı?
   Hükümetin yakın bir tarihte ABD ziyareti var yapmamalı, tavır koymalı ve Başbakan gitmemeli. Dış işleri konusunda ne gerekiyor ise yapmalı. Yeter artık Türkiye Cumhuriyeti’nin aşağılandığı. Kıbrıs’ta aynı şeyler oldu. Kardeş ülke Azerbaycan’da aynı sıkıntıya düştük, nereye gidiyoruz.
Vatandaşa mektup gönderiyordunuz bitti mi? devam ediyor mu?
   12 bin mektup gönderdik; ama şimdi bir kez daha yapacağız bu kez ekonomi ile ilgili olacak. Ülkenin sosyal patlamaya doğru gittiğini görüyoruz, buna engel olmaya çalışacağız.
Mektupların karşılığı geliyor mu?
   Çok güzel haberler aldık. Vatandaşlara, sanayiciler, esnaflara ve üniversiteye yazmıştık. Şehrin önde gelenlerine yazmıştık, 12 bin mektup yazdık çok iyi şeyler aldık.
ac.semra@mynet.com
Kaynak: www.erciyestv.com.tr

AKP'yi Yüce Divana MHP çıkaracak (MHP İl Başkanı Süleyman Korkmaz ile Semra Acar'ın Röportajı)


Kongrede karşılıklı bir aday daha vardı. 290’a 274 oyla siz yeniden başkan seçildiniz. Diğer adayla da aranızda ki rakam fazla değildi, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Nasıl bir kongre oldu?
   Çok güzel bir bayrak yarışı oldu. Zaten Memduh Ağabey bizim ağabeyimizdir. Centilmence güzel bir yarış oldu, biz kongreyi unuttuk ve seçimde Milliyetçi Hareket Partisi nasıl olur iktidar, programlarımızı buna göre belirledik. Hedef koyduk, bu hedefe ulaşmaya çalışıyoruz.
Kongrede herhangi bir küskünlük kırgınlık oldu mu?
   Mutlaka her kongrede bu tarz problemler olabilir; ama biz onu aştığımızı düşünüyoruz. Biz Milliyetçi Hareket Partisi’ni iktidar yapmak yolunda işimize bakıyoruz.
Kongre bitince her şey bitti yani?
   Tabi ki bu bir bayrak yarışı, kongreden sonra bitmiştir her şey.
Peki çalışmalarınız nasıl gidiyor?
   Çok güzel, katılımcıların teveccühü de çok iyi. Ben size şöyle anlatayım 1999’da anket şirketleri bizi %9’un üzerine hiç çıkartmadılar. Son üç kala kongre çıkarttılar. Biz de arkadaşlarla konuştuğumuz da bizim oyumuz 15’ten aşağı değil arkadaşlar dediğimiz de, arkadaşlar dedi ki bari yarışalım yeter. 18 oy aldık. Şimdi bakıyorsunuz AKP’nin kendi yaptırdığı şirketler 20’den aşağı düşüremiyor Milliyetçi Hareket Partisi’ni. Buradan arkadaşlara diyoruz ki gelin suyu arıtalım. Suya tazik vereceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi’nin fertlerini, bireylerini sefere çıkaracağız. Kayseri’de ki Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul’da ki akrabasını, komşusunu, asker arkadaşını arayarak MHP’ye oy verdirecek, emeğimiz budur. Bunu da ilçeler de ve köyde esnafı geziyoruz, sanayi de bunları daha önce ki seçime baktığımızda daha canlı daha işlek olunca bunlar da tabi bizi morallendiriyor. Allah’ın izniyle Milliyetçi Hareket Partisi’nin iktidar kervanına herkesi bekliyoruz. Hedefimiz iktidar kervanın da herkesin Milliyetçi Hareket Partisi’ne katılarak tek başına iktidar olmak.
İlçeler ile veya Melikgazi ilçesiyle bir sorun yok değil mi?
   Bizim böyle bir sorunumuz yok hatta geçen gün Ağırnas’ta belediye başkanıyla programımız vardı; orada beraberdik. Her programımızda mahalle toplantısı oluyor çağırıyorlar. Turan’da geçen gün beraberdik. Sağ olsun ilçe başkanımız gayret ediyor. Onlar da bizim hedefimize kendilerini endekslediler, çalışmalar çok güzel mahalle toplantıları ev toplantıları ilçe toplantıları derken hep birlikteyiz.
Partide kopukluklar var mı?
   Hayır, bizde böyle bir şey yok.
MYK üyesi Mustafa Eraslan  ile aranız nasıl?
   Bizim MYK üyemiz Sayın Eraslan ile sorunumuz yok.
Seçim startı verdiniz mi?
   Seçim startı derken biz hedef koyduk, hedefimize ulaşabilmek için şimdiden başladık. Seçim varmış gibi çalışıyoruz.
Sayın Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin  istediği gibi erken seçim olmalı mı ?
   Olmalı, neden olmalı? Ülkede orduyla sürtüşerek, yargıyla sürtüşerek bir yere varamazsınız. Yani ben yaptım oldu ile bir yere varılmaz. Şimdi meclisimize de anayasayı getiriyor. Tamam anayasayı  Milliyetçi Hareket Partisi’de diyor, anayasanın alt yapısını oluşturalım sonraki iktidarlar bunu meclisten çıkarsın, sıkıntı o. Bu yaptığınız anayasa uzlaşmacı anayasa olmayacak diyor. Buna dikkat etmek lazım. Yok ben yaparım olur diyor. Yaptın oldu, sağlıkta çöktü. Her şey çöküyor bakın eczacılar odasını ziyaret ettik. Bir söylüyorsun bin ah işitiyorsun.Vatandaş diyor ki eczacılar bizi sistem çıkmazına soktu.
Yaz boz tahtası gibi oldu.
   Vatandaş eczacıdan ilaç alamıyoruz diyor. Yani eczacıyla vatandaşı karşı karşıya getirdiler. Sağlıkta reform yaptım diyorlar. Sağlığı çökerttiler. Bakın domuz gribi, domuz gribine eski sağlık bakanı yok böyle bir şey dedi. En sonunda bizim sağlık bakanımız Osman Durmuş’un dediğine geldiler. Yani bu hükümet bir an evvel seçime götürmeli. Yoksa vatandaş gergin, dış politika sıfır. Asker, ordu, yargı, eczacı, eczacılarda sorunlu, tekel işçilerinin de sorunu var. Sadece devletin valilerini çağırıyor ihanet projesini anlatacaksınız diyor. Devletin imamlarını çağırıyor diyanet köşesinde anlatacaksın diyor. Urfa’da kadınları toplamış dünya kadınlar gününü kutluyor. Teröristlerin annelerine birlik beraberlik diyor. Ölenlerin anasını düşünüyorum diyor. Emine Hanım’ı ağlatıyor, orada bilmem ne yapıyor. Eşinin üzerinden siyaset yapıyor. Bir başbakan böyle olmamalı.
Bir başbakan duygusal olmamalı mı? 
   Duygusal değil. Tahkiye yapmamalı. Her şeyin başı tahkiye. Bir mağdur bulabilsek de erken seçime gitsek hesabın da.
Ama erken seçim istemiyor Sayın Başbakan.
   Başbakanın elinde değil bu işler. Ülke elden çıkmış. Yani Kayserimizi bir düşünün. Kayseri’de fabrikalar kapanmış, intiharlar almış başını gidiyor, kaybolan çocuk var, eczacılar işinden memnun değil, hiç kimse işinden memnun değil. Ekonomik kriz insanların canını yakıyor. Nereye kadar gider? Sosyal patlama geliyor, bunu söylemek istemiyoruz ama; bir sosyal patlama geliyor.
Yani bir takım şeyleri zorluyoruz.
   Evet, biz geziyoruz. Sanayinin içindeyiz, esnafın içindeyiz, köyün içindeyiz, ilçelerdeyiz. Her gün bir sivil toplum örgütüyle oturuyoruz. Yani istişareler ediyoruz. Hayatın gerçekleri bunlar.
Seçimlerde hedefiniz nedir?
   Tek başına iktidar. Kayseri’de alayını alacağız.
Aday mısınız? Yada aday olacak mısınız?
   Şuanda bunları konuşmak için erken; ama  tabii ihtiyaç varsa niye olmayacaksın. O günün şartları neler getirir, onu görmemiz lazım. Yani bizim hiçbir zaman için iç çatışmamız olmamıştır. Yani herkes ailemizi de bilir bizi de bilir. Bu dava okunmuş bir dava, bu dava kutsal bir dava. Buna hep böyle bakmak lazım. Hesap olursa herkesin hesabı bozulur.
Aday sıralamasında sıkıntı yaşanır mı?
   Pek sanmıyorum bizim Milliyetçi Hareket Partisi’ne talep çok. Yani şunu görüyorum 100’ün üzerinde talep olacak, öyle görüyorum. Tabii ki bu da bizi memnun ediyor Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu kadar talep alması iyiye delalettir.
Temayül uygulaması yapılıyor mu?
   Evet
Temayül uygulaması varsa sıralamada bir sıkıntı çıkması mümkün değil…
   Geçen dönem temayülü şöyle yaptı genel merkezimiz. Bilgisayar sisteminde anketler yapıldı, kamuoyunu yoklandı. 1999 yılında delege ile temayül yoklaması yaptık.  
Bu sene nasıl olur?
   Genel başkanımızın tercihi. O nasıl isterse öyle olur.
İnsanların MHP’ye teveccühü nasıl?
   Çok güzel, biz istemesek de vatandaş bizi çalışmaya yönlendiriyor.
İnsanlar teveccüh gösterirler; ama sandıkta farklı bir alan oluştururlar. O gözle baktığınızda nasıl değerlendiriyorsunuz bu yaklaşımları?
   Şimdi hakikaten vatandaş AKP’nin 5 senesini değerlendiremedi biliyorsunuz. Yani hesap verme hükümlülüğünü yapamadı. Neden yapamadı? Hatırlarsınız bir ev muhtırası bir 367 yani 2007 seçimleri bu şekilde yaşandı. Ne dediler dindar cumhurbaşkanı seçeceğiz. Yoksa yirmilerdeydi AKP’nin oyları. Birden on sekiz gibi hormonlu bir oy aldı. Yani zaten şuanda başbakanın ısrar etmesinin bütün nedeni mağduriyet yakalayıp, bir hormonlu oy peşinde; ama Türk Milleti uyandı, buna müsaade etmeyecek.
AKP bundan sonra mağdur siyaseti yapamaz diyorsunuz?
   Yutmaz diyorum çünkü Türk halkını kandırdığı yeter. Kandırmaca, aldatmaca partisi olduğunu Türk halkı anladı. Ağlayarak, dindar cumhurbaşkanı diyerek bir yerlere varılmayacak yani.
Bazı sanayiciler hiçbir sıkıntımız yok diyor sizde sanayicileri geziyorsunuz sıkıntıları var mı?
   Mutlaka. Bazı sanayicilerin işleri tıkırında çünkü 30 milyon dolar bankalarında 1 milyar 80 milyon dolara % 60’ını satanların işi yolunda yani bal tutan parmağını yalıyor; ama altta ki esnaf, sanayicilerimiz kan ağlıyor. Gidiyoruz hanelerini açıyorlar sağ olsun sanayicilerimiz. Hanelerine komşularını çağırıyorlar, yemek yiyoruz. Hepsinin derdi iş ekonomik kriz. İnsanlar bitme noktasına gelmiş. Sen showlarla falan 140 fabrika açıyorsun git haline bak. Araştırsınlar baksınlar, biz sanayicileri geziyoruz onlarda gezsinler. Onlar biz ne yaparsak onu yapıyorlar görüyorsunuz. İlçeleri gezmeye çıktık onlarda gezdi esnafı gezmeye başladık onlarda gezdi, sivil toplum örgütlerini geziyoruz onlarda geziyorlar. Tabii bunlar mutlu ediyor en azından vatandaşın dertlerini dinlesinler. Yarın köylere gideceğiz inşallah köylere de giderler. Çünkü köylüler bir otobüs parasını verip Kayseri’ye gelemiyorlar, biz bunları görüyoruz. Çiftçilerin evlerine, traktörlerine haciz geliyor.
8 Mart kadınlar günüydü seçimlerde kadınlara kontenjanın nasıl olacak?
   Tam yetkili makam değiliz şimdiden bunu söylemek yanlış olur; ama hanımlara mutlaka yöneliriz. MHP hatırlarsınız 29 Mart’ta en fazla hanımlara yer veren bir partidir. 17 adayımız vardı, bir tek İGM üyesi seçildi. MHP hanımların her zaman yanında, çünkü bundan sonraki süreçler hanımların siyasette de yeri olmalı. Çünkü hanımlar her alanda başarılı oluyor. Bir siyasetçi başarılı ise arkasında hanım vardır, bunu görmemiz lazım. Bu hayatın gerçekleri, realite yani.
TBMM’de kadın sayısı % 4 değilde % 25 olsaydı son yaşanan o tartışmalar yumruklaşmalar yaşanır mıydı…
   O kavgayı da anlatayım size. O kavganın en büyük mesebbibi Başbakan. O gün danışmanları Başbakan’a bir anket götürdü. O ankette MHP oyunu yükseltmiş AKP düşmüş. Yoksa ne eşinin GATA’ya girişi ne peygamberlik ne başka bir şey sadece o. Psikolojik olarak hırçınlaşmasının sebebi sadece o. Halen devam ediyor. Böyle alaycı tavırları kibir, böyle tepeden bakmalar. Allah Başbakan’a yardım etsin. MHP onları yüce divana götürecek, bunların kaçışı yok.
Siz orada Elitaş’ı da eleştirmiştiniz; ama Sayın Elitaş sizin milletvekiliniz olan Akşener’in TBBM başkan vekilliğini övmüştü…
   Elitaş şimdi sağ gösterir sol vurur.  Bugün Meral Akşener’i över yarın karar , Elitaş’ın  işi bu. Elitaş nasıl Başbakan’a yaranayım da milletvekilliliği koltuğunu sağlama alayım derdinde. Elitaş’ı Kayseri tanır ona cevap vermeye gerek yok.
Sayın Cabat eleştirilerini umursamıyorum dedi. Yani eleştirilerinizi dikkat almıyor…
  Yanlıştır. Bu gerçekler varsa çıkıp kamuoyuna açıklama yapmaya çalışması lazım çünkü adı Adalet ve Kalkınma Partisi. Başında adalet olan bir partinin böyle ithamlarla, böyle iddialarla karşılaşması kötü. Biliyorsunuz iki senedir Sayın Cabat’ın iş konusunu söyledik. Sanayide traktör parçası yaparken biranda nereye vardığını söyledim; ama gördüğümüz gerçeklerde ortaya çıkıyor.   Sayın Cabat bunu açıklamalı. Çünkü ben umursamıyorum demek olmaz. Zaten bu hareketler AKP’nin genlerinde var. tepeden bakma, kibir, gurur; ama MHP ilk seçimde bunun tek tek hesabını soracak.
ABD’de Ermeni soykırım iddialarının dış ilişkiler meclisinden geçmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
   Öncelikle ABD’de oylanmasına karşıyım. Türkiye Cumhuriyeti’ne de, tarihimize de bir hakarettir. Türkiye Cumhuriyeti bunu hak etmedi. Oradaki bir milletvekili oy veriyor, sorsanız Türkiye Cumhuriyeti’nin nerede olduğunu bilmiyor; ama oy veriyor. Bu zaten yanlış bir şey. Soykırımı esas yapan ABD’dir. Burada hükümete de şunu söylemek istiyoruz. Hükümet dünyayı geziyoruz diyor, dış ilişkilerde şöyleyiz diyor, dünyayı gezenlerin hali bu. Hani ‘one munite’ dediler ya şimdi çıkacak Başbakan Obama’ya ‘one munite’ diyecek, demeli. ABD ile ilişkilerimiz iyi diyorlar, şunları bunları yapıyoruz diyorlar hiçte bir şey yaptıkları yok. Türk askerlerinin başına çuval geçirenler yine ABD, elçilerimizi aşağılayan yine ABD bağlantılı İsrail.
Hükümetin tavrı nasıl olmalı?
   Hükümetin yakın bir tarihte ABD ziyareti var yapmamalı, tavır koymalı ve Başbakan gitmemeli. Dış işleri konusunda ne gerekiyor ise yapmalı. Yeter artık Türkiye Cumhuriyeti’nin aşağılandığı. Kıbrıs’ta aynı şeyler oldu. Kardeş ülke Azerbaycan’da aynı sıkıntıya düştük, nereye gidiyoruz.
Vatandaşa mektup gönderiyordunuz bitti mi? devam ediyor mu?
   12 bin mektup gönderdik; ama şimdi bir kez daha yapacağız bu kez ekonomi ile ilgili olacak. Ülkenin sosyal patlamaya doğru gittiğini görüyoruz, buna engel olmaya çalışacağız.
Mektupların karşılığı geliyor mu?
   Çok güzel haberler aldık. Vatandaşlara, sanayiciler, esnaflara ve üniversiteye yazmıştık. Şehrin önde gelenlerine yazmıştık, 12 bin mektup yazdık çok iyi şeyler aldık.
ac.semra@mynet.com
Kaynak: www.erciyestv.com.tr

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...