Sayfalar

19 Haziran 2010 Cumartesi

Şu pişkin meclis başkanına bakın, TSK'dan açıklama bekliyormuş!

TBMM Başkanı, Genelkurmay'dan terör olayları ile ilgili kapsamlı açıklama bekliyor(muş). Şu pişkin adama bakın, sen Habur'u bir açıkla bakalım, salıverdiğiniz teröristleri bir açıkla bakalım, analar ağlamasın diye sahip çıktığınız terörist  analarını bir açıkla bakalım, PKK açılımını açıkla, vatanı nasıl böldüğünüzü açıkla, orduya nasıl saldırdığınızı bir açıkla, Taraf'a aktardığınız paraları açıkla, deniz fenerini açıkla, başbakanın oğlunun gemiciklerini açıkla da ondan sonra başkalarından açıklama bekle, olur mu?

Bu fotoğrafı Türkiye unutmasın!

Bu fotoğrafı Türkiye unutmayacak. PKK'lı teröristlerin Habur'da karşılanışı ve ellerini kollarını sallayarak ülkemize girişi. Ne diyorlardı. PKK Açılımı ile teröristler evlerine geri dönecekler. O günlerde Başbakanı ve İç İşleri Bakanını susturmak mümkün değildi.Teröristle pazarlık etmişlerdi, teröriste inanmışlardı. Onları serbest bırakarak suç işlemişlerdi. Ey sayın başbakan ve iç işleri bakanı, sizin PKK'lılar bu kez dağdan geldiler, kahpece, alçakça saldırdılar. Şimdi bu kanın hesabını verecek misiniz,yoksa bir şey yok, yola devam deyip açılmaya devam mı edeceksiniz.Gerçi sizin ne yapacağınız artık kimin umurunda ki...

Şemdinli'de bir günde verilen şehit sayısı 11 oldu


Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde terör örgütü PKK üyelerince askeri birliğe düzenlenen saldırıda şehit düşenlerin sayısı 9'a yükseldi.
Şemdinli'de ilk saldırının ardından düzenlenen operasyonda da 2 asker mayına basarak şehit olmuştu. Bölgede bir günde verilen şehit sayısı 11 oldu.

Oktay Vural, Erdoğan'a seslendi: Terör örgütü ile mücadele et.

Çorum'a gelen MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, gelen şehit haberleri üzerine, "Bu açılım ile Türkiye'yi bölme planından vazgeç. Terör örgütü ile mücadele et" dedi.
MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Çorum'a gelirken partisinin il başkanlığını ziyaret etti. Terörle mücadelede izlenen yanlış politikalarla, terörle mücadelenin artık durduğunu öne süren Vural, "Birlik ve bütünlüğü savunan güvenlik güçlerine saldırı neticesinde 8 şehidimiz var. Gerçekten sözün bittiği yer. Maalesef bugün Türkiye terörle mücadeleden vazgeçmiştir" diye konuştu. Başından itibaren hükümete, "Terör örgütünü cesaretlendiriyorsunuz" dediklerini hatırlatan ve "AKP'yi uyarıyoruz. MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, hükümetin terör örgütü ile girdiği bu pis ilişkiden, müzakere arayışından, onlara taviz verme arayışından vazgeçmesi, terörle mücadele edilmesi gerektiğini belirterek şöyle dedi:
"Terörle mücadele azmini kırıyorsunuz' dedik. Bugün geldiğimiz Türkiye'de ne yazıktır ki, terörle mücadele etmek anti demokratik olmuştur. Teröristler insan hakları savunucusu olmuştur. Terörle mücadele edenler şüpheli ve suçlu konumuna düşürülmüştür. Terör örgütü Türkiye'nin bölünmesi için silahı tehdit olarak kullanmaktadır. Herkes elini vicdanına koymalıdır. Sayın Başbakan. Elini vicdanına koy. Sürekli bahane uyduruyorsun. Ama artık mızrak çuvala sığmıyor. Onun için bu açılım ile Türkiye'yi bölme planından vazgeç. Terör örgütü ile mücadele et. Mücadele edenlerin de cesaretini kırma. Suçlu konumuna düşürme."
MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, sınır ötesi operasyon ile PKK'nın bertaraf edilmesi gerekirken Irak'ın kuzeyinde onlara lojistik destek sağlayanların Türkiye'de kırmızı halılarla karşılanır hale geldiklerini söyledi. MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Türkiye'nin kapsamlı olarak terörle mücadeleyi sürdürmesini ve bunun politik kararlılık olması gerektiğini vurguladı. Vural, şöyle konuştu:
"Sayın Başbakan'a göre Türkiye'nin durumu iyi. Onun için şehitler artıyor. Böyle bir mantık olur mu. Başbakan'ın mantığına göre şehidimiz ne kadar artarsa Türkiye'nin durumu o kadar iyi demektir. Bu nasıl bir gaflettir?"

Bahçeli: Bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmelidir!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, terörün iç kaynakları ve unsurlarına karşı gerekli tedbirlerin alınabilmesi için Anayasanın 120. maddesine göre bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmelidir.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli "son terör saldırıları" hakkında yaptığı basın açıklamasında;
"√ 24 Haziran 2010 günü yapılması planlanan MGK toplantısı öne çekilerek önümüzdeki pazartesi günü yapılmalıdır.
√ PKK terörü ve etnik bölücülük özel gündemiyle yapılacak toplantıda terörle mücadele için kapsamlı önlemler karara bağlanmalı ve PKK açılımı zırvasından vazgeçildiği ilan edilmelidir.
√ Bu kapsamda terörün iç kaynakları ve unsurlarına karşı gerekli tedbirlerin alınabilmesi için Anayasanın 120. maddesine göre bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmelidir.
√ Kuzey Irak'a karşı siyasi, ekonomik ve askeri tüm imkânlar kullanılarak etkili bir caydırıcılık stratejisini uygulamaya konulmalıdır.
√ Terör saldırılarının kaynaklandığı bu bölgeye geniş çaplı bir kara harekatı yapılmalı ve teröristlerin geçiş yollarını emniyete almak için Kuzey Irak'ta askeri ihtiyaçları karşılayacak geçici güvenlik kuşağı oluşturulması için gerekli hazırlıklara süratle başlanmalıdır.
√ Kandil dağındaki terör elebaşlarına ve altyapısına karşı etkili bir askeri harekat icra edilmelidir. Kandil terör karargahı olmaktan kalıcı bir şekilde çıkarılmalıdır.
√ Terör örgütünü İmralı'dan serbestçe yöneten teröristbaşının yakınları ve avukatları ile irtibatı ve dış dünyayla temas kanalları bütünüyle kesilmelidir" dedi.
Devlet Bahçeli'nin açıklamasının tam metni şu şekilde:
19 Haziran 2010 günü Hakkari'nin Şemdinli ilçesi Gediktepe'deki askeri birliğimize yapılan kanlı terör saldırısında 8 askerimizin şehit düşmesi ve 14 askerimizin yaralanması Türk milletinin yüreğini dağlamış ve derin bir yasa boğmuştur.
Türk milleti ayaktadır, haklı bir infial ve öfke içindedir.
Aziz Şehitlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet niyaz ediyor, ailelerine, yakınlarına ve silah arkadaşlarına başsağlığı dileklerimi iletmek istiyorum.
Yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum.
AKP hükümeti 2002 yılında iktidara geldiğinde terörün bitme noktasına geldiği bir Türkiye devralmıştır.
Aradan geçen sekiz yıla yakın süre içinde terör sürekli tırmanmış, Türkiye teröre 800 şehit vermiştir.
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın PKK açılımını başlatmasından bu yana ise şehit sayısı 125'e ulaşmıştır.
AKP döneminde kanlı terör cesaret ve cüret kazanmış, etnik bölücülüğün önü açılmış ve ayrılıkçı ve bölücü emellerinin hayata geçirileceği ümitleri yeşertilmiştir.
Bu vahim ve karanlık tablonun mimarı ve baş sorumlusu Başbakan Erdoğan ve hükümetidir.
  • Başbakan Erdoğan ve AKP hükümeti;
√ Terörle mücadelede tarihin ve mili vicdanın affetmeyeceği büyük bir acz sergilemiş,
√ Güvenlik güçlerinin terörle mücadelesini zaafa uğratacak adımlar atmış,
√ Dış baskılarla terörün ve etnik bölücülüğün emellerinin adım adım ilerletileceği süreçleri başlatmış,
√ Kuzey Irak'tan kaynaklanan terör tehdidine karşı etkili caydırıcı önlemler almamış,
√ Kuzey Irak'a geniş çaplı kara harekâtının önünü kesmiş,
√ Bunun yerine terörün hamisi Barzani'ye ağabey diyerek siyasi akrabalık ilişkisi kurmuş ve bu peşmerge reisini kırmızı halılarla karşılayarak kucaklamış,
√ Türkiye'nin güvenliğini ABD'nin istihbarat desteğine ve Barzani'nin inisiyatifine terk etmiş,
√ PKK açılımıyla terörle mücadeleden vazgeçip terörle müzakere dönemine girerek etnik bölücülüğün taşeronluğuna soyunmuş ve
√ Bugün karşımızdaki felaket ortamını bilinçli çabalarla adım adım hazırlamıştır.
Aziz şehitlerimizin kanları, PKK açılımı ile etnik bölücülüğün önünü açan, bunun ilk provası olan Habur rezaletinin mimarı Başbakan ve hükümetinin elindedir.
Çok ağır bir ihanet kuşatması altına alınan ve karanlık bir uçurumun sürüklenmek istenen Türkiye tarihi bir yol ayrımına gelmiştir.
Başbakan Erdoğan ve hükümetine buradan seslenmek ve teslimiyeti etnik bölücülüğün taşeronluğunu bırakıp terörle mücadelede acil ve etkili önlemler alma çağrısında bulunmak istiyorum.
  • Başbakan Erdoğan'a somut önerilerimiz şunlardır;
√ 24 Haziran 2010 günü yapılması planlanan MGK toplantısı öne çekilerek önümüzdeki pazartesi günü yapılmalıdır.
√ PKK terörü ve etnik bölücülük özel gündemiyle yapılacak toplantıda terörle mücadele için kapsamlı önlemler karara bağlanmalı ve PKK açılımı zırvasından vazgeçildiği ilan edilmelidir.
√ Bu kapsamda terörün iç kaynakları ve unsurlarına karşı gerekli tedbirlerin alınabilmesi için Anayasanın 120. maddesine göre bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmelidir.
√ Kuzey Irak'a karşı siyasi, ekonomik ve askeri tüm imkânlar kullanılarak etkili bir caydırıcılık stratejisini uygulamaya konulmalıdır.
√ Terör saldırılarının kaynaklandığı bu bölgeye geniş çaplı bir kara harekatı yapılmalı ve teröristlerin geçiş yollarını emniyete almak için Kuzey Irak'ta askeri ihtiyaçları karşılayacak geçici güvenlik kuşağı oluşturulması için gerekli hazırlıklara süratle başlanmalıdır.
√ Kandil dağındaki terör elebaşlarına ve altyapısına karşı etkili bir askeri harekat icra edilmelidir. Kandil terör karargahı olmaktan kalıcı bir şekilde çıkarılmalıdır.
√ Terör örgütünü İmralı'dan serbestçe yöneten teröristbaşının yakınları ve avukatları ile irtibatı ve dış dünyayla temas kanalları bütünüyle kesilmelidir.
Türkiye'nin içinden geçmekte olduğu kriz ve kaos ortamından çıkabilmesi için acilen Türk milletinin hakemliğine başvurulması artık kaçınılmaz hale gelmiştir.
Başbakan'a son çağrımız TBMM'de acilen erken seçim kararı almasıdır.
Başbakan Erdoğan Türkiye'nin geleceğini şahsi ve siyasi ikbal ve çıkar hesaplarıyla ateşe atmanın bedelinin çok ağır olacağını unutmamalıdır.
Şemdinli'de 8 şehidimizin toprağa düştüğü gün bölücülükle özdeşleşen ve PKK'nın sözcülüğünü yapan malum kişilerin televizyon ekranlarında boy göstererek zehir saçmaya devam etmeleri aziz milletimizi derinden yaralamaktadır.
Medya patronları ve yöneticilerine bölücülük sicili bilinen bu mihrakların televizyonları ve gazeteleri terör propagandası ve güvenlik güçlerimize karşı yıpratma ve karalama kampanyası amacıyla kullanmalarının önlenmesinin vatan sevgisinin asgari bir icabı olduğunu bu vesileyle hatırlatmak isterim.

Mustafa Elitaş'tan kooperatif oyunu! Elitaş'ın derdi nedir bir bakalım mı?

Mustafa Elitaş, AKP Kayseri Milletvekili ve Meclis Grup Başkan Vekili. Mustafa Bey'in memleketi Kayseri'deki Pancar Kooperatifi ile arası iyi değil. Kooperatifin son seçimini yine MHP'li kadro kazandı.
Mustafa Bey bunun üzerine ne mi yaptı? CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam'ı dinliyoruz:
"Mustafa Bey'in teklifiyle kaşla göz arasında yeni bir kanun çıkarıldı. Buna göre kooperatif yöneticilerinin görevden alınabilmeleri için bakanlığın görevlendireceği sıradan bir memurun hazırlayacağı raporun Bakan tarafından onaylanması yeterli oluyor. Oysa mevcut Kooperatifler Yasası'na göre görevden almak için müfettişin hazırlayacağı raporun Bakan onayıyla mahkemeye intikali ve mahkemenin kararı gerekiyor. Türkiye'de 82 bin kooperatif var, artık bütün başkan ve yönetimlerin kaderi iktidarın iki dudağı arasında. Anayasa'ya açıkça aykırı bu değişikliği Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğiz."

"1925'te bu ülkenin ilk uçak fabrikasını Kayseri'de CHP kurdu."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın İl Başkanları toplantısında söylediği “Kendi memleketine giderken uçak bulamıyordun be vicdansız, şimdi uçakla gidiyorsun işte, söyle ya” sözlerini eleştirerek, “Recep Bey, bizim tarihimizi de bilmiyor. 1925’te bu ülkenin ilk uçak fabrikasını Kayseri’de CHP kurdu” dedi.

Şemdinli'de 7 şehit

Hakkari-Şemdinli'de teröristler, askeri birliğe saldırdı, 7 şehit 8 yaralı var...
Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde terör örgütü PKK üyelerince askeri birliğe düzenlenen saldırıda, ilk belirlemelere göre 7 asker şehit oldu, 8 asker de yaralandı.

Irak sınırındaki Şemdinli'ye bağlı Tekeli, Günyazı ve Ortaklar köyleri arasındaki Gediktepe mevkisinde bulunan askeri birliğe, terör örgütü PKK üyelerince saldırı düzenlendi.

Güvenlik güçlerinin anında karşılık vermesi üzerine çıkan çatışmada, ilk belirlemelere göre 7 asker şehit oldu, 8 asker de yaralandı.

Yaralı askerlerin, Şemdinli Devlet Hastanesi ile Hakkari Asker Hastanesine kaldırılarak, tedavi altına alındığı bildirildi.

Saldırının ardından bölgeye çok sayıda takviye kuvvet gönderildiği bildirildi.

Başbakan, yargıdan elini çeksin

Başbakan "yargı güvenirliğini yitirmiştir" diyerek bangır bangır bağırıyor ve yargıya alenen müdahale ederek suç işliyor. Diyeceksiniz ki bu kaçıncı suç. Çünkü bu ülkenin başbakanı kendisini padişah zannettiği için kendisine bağlı bir yargı istiyor. Yargıyı ikiye bölerek sürekli taarruz hali meydana getiren başbakan, dilediği zaman istediği kişinin aylarca hapiste tutulmasını istiyor. Yandaş Medya zaten yargıya da ihtiyaç duymuyor. Bunlar dilediklerini asıyorlar, diledikleri kesiyorlar. Onlara göre hürriyetin manası zaten budur.

'Duvara tosladılar'

Çetin Doğan ve İlhan Cihaner’in tahliyesi ve tutuklanan PKK'lılar hakkında konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ve emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın tahliyeleriyle ilgili olarak, ''Yargı kararlarına hepimizin saygı duyması lazım. Eğer serbest bırakılmışlarsa bunun bir nedeni vardır. Demek ki delillerin karartılması diye bir sürecin sona erdiği görülüyor'' dedi.

Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesi tarafından Batıkent'te yaptırılacak kültür ve ticaret merkezinin temel atma törenine katıldı.

Törene gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'a ifadesi sırasında Deniz Baykal ile yaptığı telefon görüşmesinin sorulduğunun hatırlatılması üzerine, ''Ne ifadeyi, ne tutanakları, ne de sorulanları biliyorum. Görmediğim, bilmediğim bir konuda yorum yapmam doğru değil. Ama insanların telefonla konuşması son derece normal'' değerlendirmesinde bulundu.

''Cihaner ve Doğan'ın tahliyeleri hakkında bir yorumunuz olacak mı'' sorusuna da Kılıçdaroğlu, ''Yargı kararlarına hepimizin saygı duyması lazım. Eğer serbest bırakılmışlarsa bunun bir nedeni vardır. Demek ki delillerin karartılması diye bir sürecin sona erdiği görülüyor'' yanıtını verdi.

Habur'dan giriş yapanlardan bazılarının tutuklanması yönündeki düşüncelerinin sorulması üzerine ise Kılıçdaroğlu, ''O soruları Başbakan'a sorun. Gelirken Pişmanlık Yasası'ndan faydalanmadıklarını söylediklerinde neden serbest bırakıldılar? Bu kadar süre geçtikten sonra yeni mi akılları başlarına geldi? Böyle bir işlemin içine girdiler. Dolayısıyla yapılan bir çifte standart. Zamana ve zemine göre politika oluşturmaya çalıştılar. Geldikleri yerde duvara tosladılar'' görüşünü dile getirdi.

Batıkent Kültür ve Ticaret Merkezi'nin temel atma töreninde vatandaşlara ve partililere hitap eden Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesince yapılan hizmetlerin sosyal belediyecilik anlayışının önemli bir yansıması olduğunu söyledi.

Türkiye'nin güçlü bir potansiyele sahip olduğunu ve iyi yönetilmesi durumunda sorunlarını kısa sürede aşabileceğini belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Recep Bey'in çok sık kullandığı bir söz var. 'Bunların tek bir dikili ağacı bile yok' diyor sık sık. Recep Bey, bizim tarihimizi de bilmiyor. 1925'te bu ülkenin ilk uçak fabrikasını Kayseri'de CHP kurdu. Bunlar CHP'nin yaptıklarını 8 yıldır sata sata bitiremediler.''

Kılıçdaroğlu, ''iktidara gelmeleri durumunda ayrım gayrım yapmayacaklarını, insanların etnik kimliğine, kültürlerine saygı duyacaklarını'' ifade etti.

"AKP'Yİ SANDIĞA GÖMELİM"

''Bu ülkede sağlıklı liderler yetiştiremedik'' diyen Kılıçdaroğlu, ''Bugün ülkeyi yönetenler kötü yönetiyor. Bunları size şikayet ediyorum. Halkın iktidarından hiçbir zaman endişe etmeyin. Başbakanlık için yetki sizde. Az bir süre kaldı. Halkın iktidarını kurmaya geliyoruz. Bu iktidarla yalana, talana, yolsuzluğa ve yoksulluğa son vereceğiz'' dedi.

Geçmiş dönemde CHP'ye ''kızan, küsen'' tüm vatandaşların oyuna talip olduklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, ''düzgün ve hesap veren bir siyaset'' için CHP'yi adres göstererek, ''Yetim hakkı yiyen, hayali ihracatçısından tefecisinden hesap sormak için CHP'nin çatısı altında buluşalım. AKP'yi sandığa gömelim' dedi.

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, hayata geçirilecek projeyle Batıkent'e canlılık getirmeyi hedeflediklerini belirterek, ''Projelerimizi yapılandırırken, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını en hızlı nasıl karşılarız diye düşünüyoruz'' dedi.

Yaşar, kültür ve ticaret merkezinin 40 bin metre karelik bir alana inşa edileceğini kaydetti.

Konuşmaların ardından Kılıçdardoğlu, CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay ve Belediye Başkanı Yaşar tarafından merkezin temeline ilk harç atıldı.

ORG. DOĞAN VE BAŞSAVCI CİHANER’İN TAHLİYESİ

Orgeneral Çetin Doğan ve Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in bugün tahliye edilmesi ile ilgili yöneltilen soruyu şöyle yanıtladı:

“Yargı kararlarına herkesin saygı duyması lazım. Eğer serbest bırakılıyorsa, bunun mutlaka bir gerekçesi vardır. Demek ki, delillerin karartılması diye bir sürecin sona erdiği anlaşılıyor. Zaten yargılama süreci devam ediyor. Yargılama sürecine hepimizin saygı göstermesi lazım.”

AA
Çetin Doğan ve İlhan Cihaner’in tahliyesi ve tutuklanan PKK'lılar hakkında konuştu.








, Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ve emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın tahliyeleriyle ilgili olarak, ''Yargı kararlarına hepimizin saygı duyması lazım. Eğer serbest bırakılmışlarsa bunun bir nedeni vardır. Demek ki delillerin karartılması diye bir sürecin sona erdiği görülüyor'' dedi.









Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesi tarafından Batıkent'te yaptırılacak kültür ve ticaret merkezinin temel atma törenine katıldı.









Törene gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'a ifadesi sırasında Deniz Baykal ile yaptığı telefon görüşmesinin sorulduğunun hatırlatılması üzerine, ''Ne ifadeyi, ne tutanakları, ne de sorulanları biliyorum. Görmediğim, bilmediğim bir konuda yorum yapmam doğru değil. Ama insanların telefonla konuşması son derece normal'' değerlendirmesinde bulundu.









''Cihaner ve Doğan'ın tahliyeleri hakkında bir yorumunuz olacak mı'' sorusuna da Kılıçdaroğlu, ''Yargı kararlarına hepimizin saygı duyması lazım. Eğer serbest bırakılmışlarsa bunun bir nedeni vardır. Demek ki delillerin karartılması diye bir sürecin sona erdiği görülüyor'' yanıtını verdi.









Habur'dan giriş yapanlardan bazılarının tutuklanması yönündeki düşüncelerinin sorulması üzerine ise Kılıçdaroğlu, ''O soruları Başbakan'a sorun. Gelirken Pişmanlık Yasası'ndan faydalanmadıklarını söylediklerinde neden serbest bırakıldılar? Bu kadar süre geçtikten sonra yeni mi akılları başlarına geldi? Böyle bir işlemin içine girdiler. Dolayısıyla yapılan bir çifte standart. Zamana ve zemine göre politika oluşturmaya çalıştılar. Geldikleri yerde duvara tosladılar'' görüşünü dile getirdi.









Batıkent Kültür ve Ticaret Merkezi'nin temel atma töreninde vatandaşlara ve partililere hitap eden Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesince yapılan hizmetlerin sosyal belediyecilik anlayışının önemli bir yansıması olduğunu söyledi.









Türkiye'nin güçlü bir potansiyele sahip olduğunu ve iyi yönetilmesi durumunda sorunlarını kısa sürede aşabileceğini belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:









''Recep Bey'in çok sık kullandığı bir söz var. 'Bunların tek bir dikili ağacı bile yok' diyor sık sık. Recep Bey, bizim tarihimizi de bilmiyor. 1925'te bu ülkenin ilk uçak fabrikasını Kayseri'de CHP kurdu. Bunlar CHP'nin yaptıklarını 8 yıldır sata sata bitiremediler.''









Kılıçdaroğlu, ''iktidara gelmeleri durumunda ayrım gayrım yapmayacaklarını, insanların etnik kimliğine, kültürlerine saygı duyacaklarını'' ifade etti.







"AKP'Yİ SANDIĞA GÖMELİM"

''Bu ülkede sağlıklı liderler yetiştiremedik'' diyen Kılıçdaroğlu, ''Bugün ülkeyi yönetenler kötü yönetiyor. Bunları size şikayet ediyorum. Halkın iktidarından hiçbir zaman endişe etmeyin. Başbakanlık için yetki sizde. Az bir süre kaldı. Halkın iktidarını kurmaya geliyoruz. Bu iktidarla yalana, talana, yolsuzluğa ve yoksulluğa son vereceğiz'' dedi.

Geçmiş dönemde CHP'ye ''kızan, küsen'' tüm vatandaşların oyuna talip olduklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, ''düzgün ve hesap veren bir siyaset'' için CHP'yi adres göstererek, ''Yetim hakkı yiyen, hayali ihracatçısından tefecisinden hesap sormak için CHP'nin çatısı altında buluşalım. AKP'yi sandığa gömelim' dedi.

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, hayata geçirilecek projeyle Batıkent'e canlılık getirmeyi hedeflediklerini belirterek, ''Projelerimizi yapılandırırken, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını en hızlı nasıl karşılarız diye düşünüyoruz'' dedi.

Yaşar, kültür ve ticaret merkezinin 40 bin metre karelik bir alana inşa edileceğini kaydetti.

Konuşmaların ardından Kılıçdardoğlu, CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay ve Belediye Başkanı Yaşar tarafından merkezin temeline ilk harç atıldı.
ORG. DOĞAN VE BAŞSAVCI CİHANER’İN TAHLİYESİ

Orgeneral Çetin Doğan ve Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in bugün tahliye edilmesi ile ilgili yöneltilen soruyu şöyle yanıtladı:

“Yargı kararlarına herkesin saygı duyması lazım. Eğer serbest bırakılıyorsa, bunun mutlaka bir gerekçesi vardır. Demek ki, delillerin karartılması diye bir sürecin sona erdiği anlaşılıyor. Zaten yargılama süreci devam ediyor. Yargılama sürecine hepimizin saygı göstermesi lazım.”

AA

Davutoğlu'nun 'ben' idraki / Akif Beki

Dışişleri Bakanı’nın diplomatik zafer hırsı üzerine konuşmanın vakti geldi.
El attığı her işi, illa büyük bir başarı hikayesine çevirmek zorunda.
Manşet atar gibi takdim ediyor dosyalarını.
Her vesileyi zorluyor, her fotoğrafta boy gösterme ihtiyacı hissediyor.
Sonuç; gösteri odaklı bir dış politika.
Stratejik derinlik, stratejik endama bırakıyor yerini.
Son örnek, Türk-Arap İş Forumu’ndan.
“Yakında Kudüs başkent 
olacak” demiş.
Ve hep birlikte gidip 
Mescid-i Aksa’da namaz kılacağımızı söylemiş.
Arap dinleyicileri coşturmak için kafi.
Doğrusu, beni de heyecanlandırıyor bu sözler.
Ama çok sorunlu buluyorum.
Sözün kendisinde değil sorun, söyleyenin kimliğinde!
Ya o coşku ters dalgasını da üretirse...İkisi birlikte sel olup taşarsa...
Ya, ‘pan-İslamizm hortladı’ derlerse... 
***
Dış politikanın popülizme tahammülü yoktur.
Kim ne veriyorsa, bir fazlasını veremezsiniz.
Her ‘one minute’ çıkışına ‘two minutes’ eklemek, her yangına benzin dökmek demektir.
Diplomatik başarı hırsı, bakarsınız diplomatik felakete sürüklemiş sizi.
Alın size bundan evvelki örnek;
El-Cezire televizyonunda bir Türkiye belgeseli yayınlanmış.
Sözümona, Türkiye’nin modern yüzünü tanıtacaklarmış.
Davutoğlu ve aile efradı görülmüş orada, bir de Pakistan’ı andıran arka sokak manzaraları.
Türkiye’yi, gerikalmış bir 
3. dünya ülkesi şeklinde 
gösteren o belgeselin mesuliyetini bakalım kim üstlenecek?
Merak ediyorum; acaba dışişlerinde self-promosyon 
bütçesi mi var?
Masrafları hangi ödenekten ve ‘ben’ davası  uğruna mı karşılandı?
İran’la uranyum takası 
anlaşması, aynı misal.
Davutoğlu’nun, imza törenindeki aşırı sevinç gösterisinin karşılığı, Güvenlik Konseyi’nde çekimser kalamamak oldu.
ABD ile ters düştük.
Bu işlerin hepsi, uhuletle suhuletle götürülemez miydi?
Yani şova dönüştürülmeden, yani fazla uçmadan, yani en son söylenecekler en başta sarf edilmeden, yani hayal ile vizyonu karıştırmadan...
***
Hakkını yemeyelim; hükümetin dış politikasını görülmemiş ölçüde başarılı buluyorum.
İran politikasını da, Filistin yaklaşımını da esasta destekleyenler arasındayım.
Gereksiz fazlalıklardan söz ediyorum.
İtirazım, fazladan söylenmiş sözlere, ayarı kaçmış kahramanlık hikayelerine, kıvamı tutturulamamış tavırlara...
Giderek kabaran ‘derin benlik’ idrakine...
‘Bir ben vardır bende, benden içeru’ edasına...
***
Davutoğlu’nun ‘stratejik derinlik’ öğretisi kadar revaçta bir çalışması daha var.
Başlığı, ‘Medeniyetlerin ben idraki.’
Tavsiye ederim, muhakkak temin edip okuyun.
Medeniyetlerin ‘ben’ idraklerini mukayeseli olarak tahlile tabi tutuyor.
Çok aydınlatıcı, istifade edeceksiniz.
Ben okudum şahsen ve işte çıkardığım netice; Medeniyetleri bilmem ama, Ahmet Davutoğlu’nun ‘ben’ idrakinde sorun görüyorum.
Gösteri merakı baldan tatlıdır nefse, anlarım.
Fakat derler ki, balın bile fazlası zehir...
‘Ben’ idrakindeki en ufak bir maraza, çok gaileler açar başa.
Davutoğlu’nun birikimini ve Türk dış siyasetine katkısını önemsiyorum elbette.
Lakin dost acı söyler.
Övgülerin çoğaldığı bir zamanda, acizane hatırlatmak geldi içimden.

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veli Altınkaya’ya hayırlı olsun ziyaretleri sürüyor

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veli Altınkaya’ya hayırlı olsun ziyaretleri sürüyor.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veli Altınkaya’nın ilk ziyaretçileri OSB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hasyüncü ile OSB Müdürü Orhan Akşit oldu. Ahmet Hasyüncü, Altınkaya’ya görevinde başarılar dileyerek basının önemine vurgu yaptı.

            Saadet Partisi İl Başkanı Mustafa Akkaş’ta yönetim kurulu üyeleriyle Veli Altınkaya’yı  ziyaret ederek hayırlı olsun temennisinde bulundu. Ziyarette Partisinin Kayseri’deki çalışmaları hakkında bilgiler veren Akkaş, basının önemine değindi.



            Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Fahrettin Açıkgöz’de ziyarette Altınkaya’ya görevinde başarılar dileyerek odalarının çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Açıkgöz, göreve geldikleri günden bu tarafa odalarında bir çok yeniliğe imza attıklarını söyledi.

            Veli Altınkaya’nın son ziyaretçisi ise Ressam Hasan Gürpınar oldu. Gürpınar ziyarette Atatürk’ün portresini çizdi. Gürpınar’ın tersten ve beş dakika içerisinde yaptığı Atatürk portresi büyük beğeni topladı.

Akkışla'ya geçmiş olsun ziyareti

Geçtiğimiz günlerde yağan yağmur sonrası oluşan selin büyük zarara yol açtığı Akkışla’yı Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Enver Özdemir ve yöneticiler ziyaret etti. Özdemir sel sonrası oluşan tabloyu yerinde inceledi ve sorunları dinledi.

CHP İl Başkanı Enver Özdemir ve beraberindeki il yöneticileri, Akkışla İlçesi’nde önce Akin Köyü’nde selden zarar gören vatandaşlarla görüştü. Daha sonra İlçe Başkanlığına geçen CHP Heyeti, sel felaketi ile ilgili bilgi aldı. Esnafı gezen CHP’liler, daha sonra  Akkışla Belediye Başkanı Azmi Kazım Sonkur’u makamında ziyaret etti.

Ziyaret sırasında görüşlerini açıklayan CHP İl Başkanı Enver Özdemir, devlet olanaklarının Akkışla’ya bugüne kadar ulaştırılmadığını, KÖYDES yatırımlarından bile Akkışla’nın 50.000 lira gibi komik bir pay alabildiğini belirtti.

Devlet kurumlarının Akkışla’da yaşanan sel felaketi sonrası vatandaşların hasarlarını zamanında tesbit ederek, gerekli yardımda bulunması gerektiğini vurgulayan Özdemir, CHP iktidarında hiçbir çiftçi ve esnafın mağdur edilmeyeceğini kaydetti .

            Akkışla’dan sonra Bünyan İlçesi’ne geçen CHP İl Başkanı Enver Özdemir ve yöneticiler, İlçe Başkanı Oğuz Tekin ve ilçe yöneticileri ile birlikte esnaf ziyareti gerçekleştirdi. Vatandaşların büyük ilgi gösterdiği ve iktidarı şikayet ettiği ziyaretler sırasında görüşlerini açıklayan İl Başkanı Özdemir, CHP’nin iktidara doğru koştuğunu belirterek, “Vatandaşlarımızın ilgisi de gösteriyor ki, artık CHP iktidarının önünde kimse duramaz. 8 yıldır ülkeyi yokluk ve yoksulluğa , hukuk tanımazlığa mahkum edenlerin hesap günü yaklaşmıştır” dedi.

Özdemir “Vatandaşlarımız bu iktidardan kurtulmanın ve ülkeyi aydınlığa çıkarmanın adresi olarak Cumhuriyet Halk Partisi’ni görmektedir. Bizlerde bu iktidar koşusuna başladık. Tüm vatandaşlarımızla bundan sonraki süreçte kucaklaşacağız. Kurultayımızla beraber başlayan iktidar koşusunu halkımızla beraber tamamlayacağız” şeklinde konuştu.

CHP Yönetiminin ilçe gezilerine gelecek hafta içinde devam edeceği belirtildi.

Eras Koleji İkinci Bahar Şenliği yapıldı

Özel Eras Koleji tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen ‘Bahar Şenliği’ yapıldı. Yoğun ilginin bulunduğu Şenlikte mezun olan ilköğretim okulu öğrencileri kep fırlatarak belgelerini aldı.

Okul bahçesindeki etkinliklere Eras Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Eraslan, Melikgazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Dikmen, Türk Eğitim Sen Kayseri Şube Başkanı Ali Benli ile kalabalık bir davetli topluluğu katıldı.

Tam bir karnaval havası şeklinde geçen etkinliklerde bir çok sosyal faaliyet gerçekleştirildi. Şenlik, okulun anasınıfı öğrencileri ile ilköğretim okulu öğrencilerinin belgelerini almalarıyla başladı. Belgelerini alan ilköğretim okulu öğrencileri kep fırlattı.

Özel Eras Koleji Genel Müdürü İlhan Yusufoğlu burada yaptığı konuşmada Eras Kolejinin öğrencisine ve insanına önem veren bir eğitim kuruluşu olduğunu ve faaliyetlerini her zaman bu yönde sürdüreceğini söyledi.

Yusufoğlu ayrıca düzenledikleri bahar şenliği ile de okul, öğrenci ve veli üçlüsünü bir araya getirdiklerini  belirterek, Eğitim sisteminin daha sağlıklı yürümesi açısından bu etkinliklerin önemli olduğunu vurgu yaptı.

Eras Koleji İlköğretim okulu müdürü Sebahattin Yılmaz da, iyi bir yıl geçirdiklerini ve öğrencileri en iyi şekilde yetiştirmeye çalıştıklarını söyledi.

Konuşmaların ardından davetlilere ikramda bulunuldu. Şenlikte ayrıca Havai fişek gösterileri yapıldı ve mahalli sanatçılar konser verdi. Şenlikte komedi dans üçlüsü de gösteri yaptı.

Bu çocuklar 270 gündür kayıp...

Geçen yıl Ramazan Bayramında şeker toplamak için evden ayrılan 2 si kardeş 3 çocuktan hala haber alınamıyor. Dilruba ve Ahmet Tuna Tekin in annesi Leyla Tekin, "Herkesin çocukları karne alırken benim çocuklarım ortada yok" diyerek feryat etti.

Kaybolan çocuklardan Ahmet Tuna ve Dilruba nın annesi Leyla Tekin, 270 gündür çocuklarından haber alamadıklarını söyleyerek her geçen günün kendilerine uzun bir ömür gibi geldiğini belirtti.

"Çocuklarım kaybolmasaydı, Ahmet Tuna 2. sınıfa geçecek, Dilruba ise okulla tanışacaktı" diyen anne Tekin, "270 gün oldu hala ne bir haber ne de ipucu var. Ne sebeple bu çocukları ellerinde tutuyorlar? Herkes özel günlerini sevinçli yaşarken biz üzüntülü yaşadık" diye konuştu.

Babalar Gününün de yaklaştığını hatırlatan anne Tekin, "Pazar günü de Babalar Günü. Yine çocuklarımız yanımızda yok, günlerimiz yine acı, yine kötü geçip gidiyor" dedi. Çocukların Kayseri dışında bir yerde olduğunu ileri süren anne Tekin, "Çocuklarımın Kayseri de olduğuna inanmıyorum. Çocuklarımızı başka vilayetlerde, illerde arasınlar. Kaçıranlar bu zamana kadar Kayseri de tutsaydı muhakkak bir yerden bir şeyler çıkardı. Çıkmadığına göre bu çocuklar burada değil. Bu çocuklar buhar olup uçmadı ya, bir yerdedir" diye konuştu.

"İyi ya da kötü hiçbir haber çıkmıyor. Dayanacak gücümüz kalmadı" diye çocukları için feryat eden anne Leyla Tekin, "Bizlere bu kadar acı çektirmeye hakları yok. Kendi de ana babadır sonuçta. Hiç mi gören duyan yok bu çocukları, hiç mi duyarlı insan yok? Ne olur bir ihbar etsinler" derken gözyaşlarına hakim olamadı.

Özel Eras Kolejinde Karne Sevinci Yaşandı

2009-2010 Eğitim öğretim yılının sona ermesi dolayısıyla Özel Eras Kolejinde de tören düzenlendi. Törende öğrenciler karnelerini alarak sevinçlerini aileleriyle paylaştılar.

Karnelerin verilmesi nedeniyle Eras Kolejinde düzenlenen programda bir konuşma yapan Özel Eras Koleji Genel Müdürü İlhan Yusufoğlu, Eras Koleji olarak öğrencileri bilginin yanında değişik becerilerle donatmayı hedeflediklerini belirterek, “Önümüzdeki öğretim yılı içinde beceriye dayalı, sosyal aktiviteye dayalı programlarla yine bir arada olacağız” dedi. Yusufoğlu tatile giden öğrencilerin iyi dinlenmelerini ve bir sonraki dönem için hazırlık yapmalarını istedi.

       Konuşmaların ardından yıl içerisinde kitap okuma, satranç turnuvası, masa tenisi ve çeşitli sosyal faaliyetlerde dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.

       Törenin ardından öğrencilere karneleri dağıtıldı. Karnelerini alan öğrenciler öğretmen ve arkadaşlarıyla vedalaştı.

       Karne alan diğer sınıflar gibi 1-A sınıfı öğrencileri de veda programı düzenledi. öğrenciler pasta keserek öğretmenleriyle vedalaştı.

Tatil başladı

2009-2010 Eğitim öğretim yılı sona erdi. alınan karnelerle sona erdi. Kayseri genelindeki 20 anaokulu, 536 ilköğretim okulu ve 137 ortaöğretim kurumunda öğrenim gören 257 bin 155 öğrenci karne heyecanı yaşadı.

2009-2010 eğitim ve öğretim yılının sona ermesi nedeniyle Fatma-Mustafa Haşçalık İlköğretim okulu nda tören düzenlendi.

Karne töreninde konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Erdoğan Ayata, karne notları ne olursa olsun çocuklarla her zamankinden daha sağlıklı bir iletişim kurulmasını istedi.

        Sevgi ve hoşgörünün çözemeyeceği hiçbir sorunun olmadığını belirten Ayata, çocuğun başarısında ve başarısızlığında velilerin de payının olduğunu söyledi.

Tatil yapmanın, dinlenmenin, gezmenin, oyun oynamanın bütün çocukların hakkı olduğunu belirten Ayata sözlerine şöyle devam etti:

Çocuklar, bu tatil aynı zamanda sizler için, dersinize çalışmak ve kitap okumak açısından güzel bir fırsat, bol bol kitap okuyalım. Sizleri, Türk milletinin kültürel değerleri benimseyen, koruyan ve geliştiren, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti nin özgür düşünceli gençleri olarak görmek bizleri,ailelerinizi, onurlandırmaktadır.

            Konuşmaların ardından öğrenciler ve velilerinin heyecanla beklediği karneler dağıtıldı. 

Mehmetçiğe hakaret! Kayseri ve Bolu Komandoları halka zulüm yapıyormuş!

BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden Türk Silahlı Kuvvetlere hakaret ederek Kayseri ve Bolu Komando Tugaylarının Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da zulüm yaptığını söyledi.

Terörü alenen destekleyen konuşmalar yapan BDP’li milletvekilleri teröristi masum, ordumuzu terörist göstermenin peşinde. BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık Türkiye Büyük Millet Meclisi Kürsüsünden ordumuzun gözbebeği olan iki birliğimize hakaret etti.

         Kayseri 1’inci Komando Tugayı ile Bolu Komando Tugayını zalim olarak gösteren Sakık,  “Köyleri yakılanların mağduriyetini ne zaman gidereceksiniz? O mağduriyeti yapanlar kimlerdi biliyor musunuz? Bolu ve Kayseri den gelen tugaylardı. O tugay komutanları orada resmen halka karşı zulüm işlediler ve resmen orada binlerce köyü ataşe verdiler” dedi.

        Sırrı Sakık bu sözleri söyledi; fakat mecliste bulunan milletvekillerinden hiç biri cevap vermedi. Bu sözlere bir tek kelime ile itiraz eden dahi çıkmadı. Oysa Sırrı Sakık’ın zalim olarak göstermek istediği Kayseri ve Bolu’daki komando tugayları terörle mücadelenin en önemli birlikleri. Her iki tugayda bugüne kadar yüzlerce şehit verdi.

Şehit yakınları ve malul gazilere devlet övünç madalyaları verildi

Şehit yakınları ve malul gazilere devlet övünç madalyaları verildi. Törende şehit Ahmet Dursun’un kız kardeşi Selver Dursun bayılırken, Şehit Aziz Mutlu’nun çocukları Nazlı ve Furkan Kaan etraflarına gülücükler dağıttı.

İl Özel İdaresi Konferans Salonunda yapılan törene, TBMM Başkan vekili ve Kayseri Milletvekili Sadık Yakut, Vali Mevlüt Bilici, CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu, Garnizon Komutanı Tümgeneral Bayram Özden Argüz, Büyükşehir Belediye Başkan vekili Serdar Altıntuğ, İl Emniyet Müdürü Cuma Ali Aydın, MHP İl Başkanı Süleyman Korkmaz, CHP İl Başkanı Enver Özdemir, Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Ali Yavuz, Gazeteciler cemiyeti başkanı Veli Altınkaya, komutanlar, daire müdürleri, şehit yakınları ve malul gaziler katıldı.

Törende konuşan Vali Mevlüt Bilici şehitliğin yüce bir makam olduğunu bilen Kayserililerin hayırlı evlatlar yetiştirdiğini söyledi. Vali Bilici, “Acılarınızı yüreğimizde hissediyoruz. Şehitlerimizi unutmadık ve asla unutmayacağız” diye konuştu

Daha sonra 5 şehit yakını ve 6 malul gaziye övünç madalyaları verildi. Şehit Aziz Mutlu’nun madalyasını 9 yaşındaki Kızı Nazlı ile 8 yaşındaki oğlu Tayfun Kaan Vali Mevlüt Bilici’den aldı.

Şehit Ahmet Dursun’un madalyasını TBMM Başkan vekili Sadık Yakut babası Ali Dursun’a verirken Ahmet Dursun’un kız kardeşi  Selver Dursun baygınlık geçirdi. Selver Dursun’a ilk müdahaleyi İl Sağlık Müdürü Kadir Çetinkara ve Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç yaptı. Bir süre dinlenen Selver Dursun daha sonra yeniden salona döndü.

Gazi Ramazan Ayhan’a madalyasını CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkulkoğlu verirken, Şehit Abdullah Şamdım’ın madalyasını babası Hasan Şaşdım aldı. Hasan Şaşdım’a madalyayı Garnizon Komutanı Tümgeneral Bayram Özden Argüz verdi.

12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanı Tuğgeneral Ali Demiral  Şehit Yusuf Özmen’in madalyasını Babası Ali Özmen’e takdim etti.

Gazi Süleyman Özdemir madalyasını Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Murat Kırkaya’dan alırken, Gazi Mahmut Yılmaz’a madalyasını 1. Komanda Tugay Komutan vekili Albay Savaş Uluadaoğlu verdi.

Şehit Bekir Çakır’ın madalyasını annesi Ümmügülsün Çakır aldı. Çakır’ın madalyasını Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Serdar Altıntuğ verdi.

Gazi Hürol Karlıklı, Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı İbrahim Uzmay’dan madalyasını alırken,  Gazi Hasan Gümüş’e madalyasını İl Jandarma Alay Komutanı Jandarma Albay Yusuf Kenan Topçu verdi. Gazi Adem Serin ise madalyasını İl Emniyet Müdürü Cuma Ali Aydın’dan aldı.

Daha sonra törene katılanlara kokteyl verildi

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...