Sayfalar

27 Mayıs 2010 Perşembe

YANDAŞ SENDİKADAN RAHMETLİ TÜRKEŞ'E ÇİRKİN SALDIRI

Eğitim Bir sen isimli hükümetin yandaş sendikası resmi yayın organı olan sitesinde Rahmetli  Alparslan Türkeş Bey'in resmini kullanarak çeşitli isnatlarda bulunuyor. (Kaynak: http://www.egitimbirsen.org.tr/detay.php?id=137390&cid=52)
"27 Mayıs milletle, devletin arkasına saklanmış hainlerin, tabii ki ilk savaşı değildir, son savaşı da olmamıştır."
Ömrünün her anını bu milletin yoluna adamış birine isnat edilecek böyle bir yaklaşım gerçekten ihanetin adıdır. Dün ülkede bir Sovyet yayılmacılığı tehlikesi varken ortada olmayan bu sözlerin sahipleri, bugünde PKK'nın karşısında değil açılımlarıyla yanlarında durmaktadır.
Sözünüzdeki yanlış düzeltelim sizin gibi devlet ve millet düşmanlarıyla bu ilk savaşımız değil son da olmayacak.
Yüzlerce defa tekrarlanmış bir gerçek var ortada. Ama tekrar söylüyoruz. Siz yine anlamayacaksınız. Çünkü gözünüz var görmüyorsunuz, kulağınız var duymuyorsunuz. İçinizdeki saf ve temiz insanlara anlatıyoruz.
 Alparslan Türkeş Bey, 27 Mayıs'ı şöyle anlatıyor: "İhtilale girerken hedefim başka idi, ihtilal olduğu gün, yön değiştirdi ve benim hedefim doğrultusundan çıktı. Buna karşı koyunca da, beni Hindistan'a sürdüler."
Ayrıca, Adnan Menderes'in asılmasının da çok büyük bir hata olacağını Cemal Gürsel'e bir mektup ile bildirdiğini ve asılmaması için çok savaştığını birçok yerde hayatta iken ifade etmiştir. Ve meşhur sözü; en kötü yönetim, en iyi ihtilalden daha iyidir.
Bu ülkede ihtilallerden en fazla etkilenen, zarar gören acı çeken ülkücülerdir. Genç yaşta ülkücüler şahadet şerbeti içmiş, zindanlara girmiş ve daha bir sürü acılar yaşamıştır. 12 Eylül'ün mahsulü olan dünkü Milli Görüş bugünkü AKP çizgisi ise hep bu süreçlerden nemalanmış ve bunun ülke yönetimini tümüyle ele geçirmiştir.
Aslında Eğitim-birsen'li işbirlikçilere çok fazla bir şey söylemeye gerek yok. Onlar çıkarlarının gereğini Türkeş Bey'e ve ülkücülere saldırıyor.
Fakat bizin asıl merak ettiğimiz hala o sendikanın bünyesinde olup "Biz ülkücüyüz, Türk Milliyetçisiyiz" diyenlerin buna cevabı ne olacaktır? Hala orada durmakta karalı mısınız yoksa?
PKK yandaşları kahramanlar gibi karşılanırken, aziz vatan evlatları gencecik yaşlarında toprağın kara bağrına düşerken sesi çıkmayan bu güruh Başbuğumuza saldırırken çok cüretkardır. Sonsöz Eğitimbir-Sen'liler bu yaptıklarının altında kalırlar.
Bu anlamda Eğitimbir-Sen ayağını denk almalı. Başbuğumuzla ilgili yorum yerine kendi yoluna bakmalıdır. Ülkücüler bunları asla unutmayacak ve zamanı geldiğinde gereken cevabı verecektir.

HAC KURALARI ÇEKİLDİ

Hac kuraları Ankara’da bilgisayar ortamında çekildi. Kura sonrası bir çok vatandaş kurada çıktığı için sevinirken bir çok vatandaş da çıkmadığı için üzüldü. İl müftüsü Şaban İşlek vatandaşlara seslenerek kurada çıkmayanların üzülmemesini istedi.

Türkiye’nin 74 bin kontenjanı bulunan hac kuraları Ankara’da çekildi. Bir çok vatandaş kurada çıkmadıkları için gözyaşı dökerken bir çok vatandaş da kutsal topraklara gidecek olmanın heyecanını yaşadı.  Kayseri’de ise 2010 yılı için 19 bin 310 kişi hacı olmak için müracaatta bulunurken bunlardan yalnızca bin 429 vatandaş hacca gidebilecek. İl Müftüsü Şaban İşlek kurada çıkmayan vatandaşların üzülmemesini tavsiye etti. Bu yola çıkmanın bile önemli olduğunu dile getiren İşlek “Kurada çıkmayanlar aynen hacca gitmiş gibi müsterih olsunlar” dedi.

Hac kayıtlarının 7 Haziran’da başlayıp 18 Haziran’da sona ereceğini söyleyen Şaban İşlek hacı adaylarının işlemlerini mutlaka yaptırmaları gerektiğini belirtti.

MEHMET BOZKURT: ADRES DEĞİŞİKLİĞİNİ BİLDİRMEYENE PARA CEZASI

Adres kayıt sistemi ile birlikte adres değişikliği yapan vatandaşların ilgili nüfus müdürlüğüne yeni adreslerini bildirmeleri gerekiyor. Bildirmeyen vatandaşlara 329 TL, yanlış bildirenlere ise 660 TL para cezası uygulanıyor.

Melikgazi ilçe nüfus Müdürü Mehmet Bozkurt, vatandaşların cezai işleme maruz kalmaması için uyarıda bulundu. Bozkurt,  adres kayıt sistemine göre adres değişikliği yapan vatandaşların 20 iş gününde yeni adreslerini  ilgili nüfus müdürlüğüne bildirmesi gerektiğini söyledi. Bozkurt bildirmeyenlere 329 TL para cezası uygulanacağını söyleyerek yanlış bilgi verenlerinde  660 TL para cezasına çarptırılacağını belirtti.

Nüfus sayımının da adres kayıt sistemi ile yapıldığını dile getiren Bozkurt şehirlerin nüfuslarına göre iller bankasından para aldığını onun için vatandaşların dikkat etmesi gerektiğini vurguladı.

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti başkanlığına seçilen Veli Altınkaya’ya tebrik ziyaretleri sürüyor

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti başkanlığına seçilen Veli Altınkaya’ya tebrik ziyaretleri sürüyor. 

Gazeteciler Cemiyeti başkanı Veli Altınkaya’nın ilk ziyaretçileri memur-sen il temsilcisi Aydın Kalkan oldu. Kalkan, Altınkaya’ya hayırlı olsun dileklerinde bulunarak gazetecilere kendilerine vermiş oldukları destekten ötürü teşekkür etti.

            Altınkaya’da Demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından birisi olan sivil toplum kuruluşları ve meslek örgütlerinin önemine vurgu yaptı.

            Altınkaya ve yönetiminin diğer ziyaretçileri ise Mazlum-der Kayseri şube başkanı Ahmet Taş ve yönetim kurulu üyeleri oldu. Taş, ziyarette başkan Altınkaya’ya hayırlı olsun dileklerinde bulunarak Mazlum-der’in çalışmaları hakkında bilgiler verdi.

            Daha sonra Kayseri park alışveriş ve yaşam merkezi genel müdürü Muhsin Erkoç ve beraberindekiler cemiyet başkanı Veli Altınkaya’yı ziyaret ettiler. Altınkaya’ya görevinde başarılar dileyen Erkoç, ziyarette kayseri park alışveriş merkezinin çalışmaları hakkında bilgiler verdi bundan böyle gazetecilerle daha iç içe olacaklarını söyledi.

Cemiyet başkanı Veli Altınkaya’nın son ziyaretçileri Ankara Mali Müşavirler Odası Kayseri il Temsilcisi Yeminli Mali Müşavir İmdat Şimşek ve yönetim kurulu üyeleri oldu. Şimşek, Altınkaya’ya hayırlı olsun dedikten sonra meclisteki torba yasasından bahsetti Şimşek, Türk ticaret kanunu ve borçlar kanununun seçimlerden önce tamamlanması gerektiğini sözlerine ekledi.

Başkan Altınkaya’da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve konunun basın aracılığı ile dillendirilmesi gerektiğini söyledi.

Kızılay Hastanesi ISO 9001:2008 kalite belgesi aldı

Kızılay Hastanesi insanlara hak ettikleri sağlık hizmetini sunabilmek için ISO 9001:2008 kalite belgesi aldı.

Kızılay Hastanesi Yönetim ve İşletme Müdürü Kubilay Kalay, Başhekim Uz.Dr. Mehmet Akdoğan ile kahvaltılı bir basın toplantısı düzenleyerek hastanenin çalışmalarını hakkında bilgiler verdi.

Toplantıda ilk olarak Kızılay Hastanesi Yönetim ve İşletme Müdürü Kubilay Kalay hastanede gelinen süreci anlattı. Kalay, Kayseri ye geleli 18 ay oldu. aslında 3 aylığına gelmiştim. fakat Kayseri de kaldım. Kayseri ye geldiğimde her yönüyle çok iyi bir hastane devraldık. ancak Kızılay Hastanesi nin hastalarına üst düzey hizmet verdiğini gördük. Bizde  bu hizmet çıtasını daha da ileriye taşımayı hedefledik. Aldığımız bu belgenin de bunun en iyi göstergesi olduğuna inanıyoruz diye konuştu.

Kızılay ın 29 hastanesi olduğunu bunun 23 nün Sağlık Bakanlığına devredildiğini hatırlatan Kalay, Kamuoyuna sürekli Kızılay Hastanelerini kapattı gibi yanlış beyanlar veriliyor. Arkadaşlar geçen hasta genel başkanımızda söyledi. 29 hastanemizin 23 ünü devrettik Kayseri nin de içinde bulunduğu 6 hastanemizin devredilmesi söz konusu değildir. Bunu da sizlerin aracılığı ile tekrar söylemek istiyorum dedi.Başhekim Uz.Dr. Mehmet Akdoğan ‘da Hastanemiz birçok ameliyat tekniğini başarıyla uygulamış ve bir çok ilke imza atmıştır. Ayrıca hastanemiz Kayseri’de Açık MR, Green Light, Laparaskopi ameliyatları gibi bir çok ameliyatı yapan sayılı hastaneler arasında yer almıştır. Güncel tedavi yaklaşımlarının başarıyla ve yoğun bir şekilde uygulandığı hastanemiz; kaliteden ödün vermeden, insanlarımıza hak ettikleri kaliteli sağlık hizmetini verebilmeyi hedeflemektedir. Bu amaçla ISO 9001:2008 çalışmalarını başarı ile tamamlamış olup hizmet kalitesini belgelendirmiştir dedi.

Akdoğan, Hastanemizde kalite yönetm sistemi çalışmaları, hastanelerimizin hizmet fonksiyonlarının gerçekleştirilmesini sağlayan süreçlerle doğrudan ilişkilidir. Bu süreçler; teşhis, tedavi ve bakım süreçleri ile bunları destekleyen alt süreçlerden oluşmaktadır. Örneğin; poliklinik süreci, klinik süreci, ameliyathane süreci, acil servis süreci, laboratuvar süreci ele alındığında ve bu süreçlerin her biri tek tek irdelendiğinde, hizmetlerin birbirleri ile sıkı bir şekilde ilintili olduğu görülmektedir. İdari ve destek süreçlerinin ise, tıbbi süreçlere kesintisiz katkı sağlaması gerekmektedir.

KAYSERİ'DE GÖZALTI SAYISI 85’E ÇIKTI

Kayseri de çete operasyonu kapsamında, aralarında dekan, dekan yardımcıları ve işadamları ile özel güvenlik şirketi çalışanları ve bazı işadamlarının da bulunduğu 85 kişi gözaltına alındı.

İddiaya göre, Erciyes Üniversitesi nde Ocak ayında düzenlenen özel güvenlik ihalesine Ankara dan katılan bazı şirketlerin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek, Kayseri de bulunan bir özel güvenlik şirketinin ihaleye girmemeleri konusunda  kendilerini tehdit ettiği iddia edildi…

İhalenin iptali için üniversiteye yapılan başvurunun da göz ardı edilmesinden dolayı bazı dekan ve dekan yardımcıları göz altına alındığının bilgisi edinildi.

Şikayet üzerine harekete geçen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı  olay ile ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı. ..

Özel yetkili savcılar tarafından  yürütülen soruşturma sonucunda 5 ay süren takibin ardından Ankara 12 inci Ağır Ceza Mahkemesi kararı ile geçtiğimiz Salı günü  erken saatlerde  operasyon için düğmeye basılmıştı….

Kaçakcılık ve Organize Suçlar Daire Başkanlığı tarafından görevlendirilen ekipler, özel güvenlik şirketi merkezinde ve bazı işyerinde yaptığı aramada, bütün dosyalara el koydu.

Eş zamanlı yapılan operasyonlar sırasında Erciyes Üniversitesi, İncesu Devlet Hastanesi, Kayseri Kadın Doğum ve Çocuk Sağlığı Hastanesi nde de arama yapıldı. Aramalar sonrasında fakülte dekanları, yardımcıları, Kadın Doğum Hastanesi Müdürü görevlileri ile Tıp Fakültesi Gevher Nesibe Hastanesi nde görevli memurlar ile özel güvenlik şirketi sahipleri ve çalışanlarının aralarında bulunduğu yaklaşık 85 kişi gözaltına alındı.

Emniyet Müdürlüğü binasına götürülen zanlılar, Ankara dan gelen ekip tarafından sorguya alındı. Ele geçirilen ihale dosyaları ve raporlar incelemeye alındı. 2 gün boyunca aralıksız çalışan ekipler, gözaltı süresinin dolması üzerine zanlıları sağlık kontrolünden geçirmek üzere Eğitim ve Araştırma Hastanesi ndeki Adli Tabipliğe getirdi…İki günün sonunda 43 kişinin sorgularının tamamlandığı öğrenildi.. Geniş güvenlik önlemi altında getirilen zanlılar doktor kontrolünden geçerken, hastanenin özel güvenlik elemanları patronlarının etrafında etten duvar ördü.

Dosyaları inceleyen ekiplerin çalışması sürdüğü için zanlıların gözaltı süreleri de uzatıldığı öğrenildi.

CHP KAYSERİ MİLLETVEKİLİ ŞEVKİ KULKULOĞLU: "KILIÇDAROĞLU SADECE GENEL BAŞKAN DEĞİL, BAŞBAKAN OLACAĞINI SÖYLEDİ"

CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu 22 Mayıs Cumartesi günü yaptıkları kurultayı değerlendirerek yeni bir döneme girildiğini söyledi.

Yeni genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte  kendini partinin dışında hissedenler ve eski Genel Başkanları Deniz Baykal ile çekişme içinde olanların partiye yeniden döndüğünü söyleyen Kulkuloğlu bunun parti için çok önemli olduğunu belirtti. Rahşan Ecevit’in partiye dönüşünün de önemine değinen Kulkuloğlu oy kazandırmasa da solcuların birlikteliğini perçinledi dedi.  Kulkuloğlu Türkiye genelinde partilerine yoğun ilgi gösterildiği belirterek Kılıçdaroğlu’nun ben genel başkan değil başbakan olacağım söylemlerinin halkta bir alternatif oluşturduğunu söyledi

Yeni bir liderlerin yeni hedefleri olacağını da dile getiren Kulkuloğlu “Seçimlerde Kılıçdaroğlu artı olacaktır çünkü vatandaşın Kılıçdaroğlu’na yolsuzluklarla ilgili verdiği bir pirim vardı bu sandığa da yansıyacaktır” dedi.

Parti Meclisi ve MYK’da Kayserili’nin olmamasını genel sekreter Önder Sav’a bağlayan Kulkuloğlu  “Sayın Sav Ankaralı olduğu için Ankara ağırlıklı bir liste yapıldı” dedi. Kulkuloğlu bunun sadece Kayseri’nin meselesi olmadığını son 15 yıldır İç Anadolu’nun meselesi olduğu söyledi.
kayseri akın günlük

MHP'DEN 27 MAYIS AÇIKLAMASI

MHP il başkanı Süleyman Korkmaz, yazılı bir açıklama yaparak, 27 Mayıs; Ülkücü Hareket için kahramanca ve fedakarca vatan mücadelesi yapan Ülkücü şehitlerimizi dualarla yad ettiğimiz tarihin adıdır.

mhp il başkanı süleyman korkmaz, açıklamasında, her biri birbirinden yiğit olan ülkücüleri tanımadan ve aralarında bir an olsun bulunmadan, bulunsa da anlamayıp halen başkaları tarafından kullanılan ve davamızı idrak edememiş,tükenmiş zihniyetlerin bize öğretecekleri ve ispat edecekleri hiçbir şey yoktur.

ruhunu teslim etmeden bir dakika önce sağ kolunu kaldırarak “ lailahe illallah muhammeden resulullah “diyerek tevhid getirip arkasından sol kolunu kaldırarak “ eşhedü enla ilahe illallah ve eşhedü enne muhammeden resulullah “ diyen

mustafa kemal maraşlı’yı hayatında duymamış,

ebedi aleme göç ettiğinde dört çocuk babası olan

mirza çetin’i tanımamış,

din’i ve vatanı uğruna toprağa düşen

arif yılmaz’ın hikayesini hiç işitmemiş,

geçim sıkıntılarına rağmen içindeki ülkü ateşi hiç sönmeden şehadet şerbeti içen

abdullah izci’nin hakk’a yürümesini anlamamış,

sanat okulu yolunda kahpece pusuya düşürülen

bekir çifter için gözleri yaşarmamış,

türk milletinin müslüman kalması ve vatanın bütünlüğünün korunması uğruna gül bahçesine giren

ibrahim nalbantoğlu ile duygulanmamış,

okulunda parasız yatılı okurken öğrencilere namaz ve ilmihal dersleri veren

ali koç ile bütünleşmemiş,

soy isminin mana ve özelliklerine sahip,gözünü budaktan sakınmayan imanlı ve cesaretli

mehmet korkmaz ile üzülmemiş,

mehmet çiçek’le,ali ihsan şıvgın’la,süleyman toprak’la,fevzi köseaydın’la,mevlüt millidere ile,zihni demir’le,hüseyin coşkun’la,alim ulusoy’la ve israfil akdağ ile sarsılmamış olanların,12 eylül’le ilgili ahkam kesmeleri bize göre iflas etmiş zihniyetlerin boşuna ve temelsiz çırpınışları olmaktan başka bir anlam taşımamaktadır.

12 eylüle gelesiye kadar,sırf ülkülerinden dolayı bir çok eziyete maruz kalan ve ülkücü olmanın bedelini canlarıyla ödeyen dava arkadaşlarımızın aziz hatıralarını,alçakça tezgahlanan tertiplerin dışında tutmaya ve korumaya kararlılıkla devam edeceğimiz iyice bilinmelidir.

Kontenjan artacak ama...

YÖK Başkanı kontenjanlarla ilgili olarak geçen seneye göre daha az artış olacağını söyledi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, intihal iddialarında artış olduğunu belirterek, "Herkes birbirinin intihal yaptığını iddia ediyor, ihbar ediyor" dedi.
Yüksek Disiplin Kurulu sıfatıyla toplanan YÖK Genel Kurulu toplantısına ara verildiği sırada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Özcan, toplantıda, disiplin dosyalarının ele alındığını kaydetti.
İntihal ile ilgili dosya bulunup bulunmadığı sorusu üzerine Özcan, dosyaların çoğunun intihal konusunda olduğunu ifade etti. Bu konudaki ihbarlara ilişkin soruya Özcan, "İntihal iddialarında artış var. Herkes birbirinin intihal yaptığını iddia ediyor, ihbar ediyor. Bu dosyalara bakıyoruz. Elimizde bu konuyla ilgili 80-90 dosya bulunuyor" yanıtını verdi.
Özcan, üniversite kontenjanlarının ne zaman netleşeceğinin sorulması üzerine de sayıların henüz belirlenmediğini söyledi. Konuyla ilgili çalışmaların sürdüğünü belirten Özcan, kontenjanların, 10 Haziran Perşembe günü yapılması planlanan Genel Kurul toplantısında ele alınmasının planlandığını kaydetti. Özcan, "Üniversitelerin kontenjanlarında bu yıl çok artış olmaz. Geçen seneye göre daha az olur" dedi.

Erzincan'daki kazı sona erdi

"Ergenekon" soruşturması kapsamında, Erzincan'da başlatılan kazı sona erdi.
Erzincan İl Jandarma Komutanlığı ve Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, Erzincan-Çağlayan karayolunun 5. kilometresindeki et entegre tesisinde, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında dün sabah başlatılan arama çalışmalarında 11 ayrı bölgede kazı yapıldı.
Yapılan kazı ve olası bulgular hakkında herhangi bir açıklama yapılmadı. Tesisteki binalardaki yapılan arama çalışmaları devam ediyor.

Uyku apnesine son!

"Eşimin nefes alma esnasındaki nefessizlik nöbetlerinde azalma oldu..."
Akupunktur Uzmanı Dr. İsmail Maraş, uyku apnesinin zannedildiği kadar çözümsüz bir rahatsızlık olmadığını, tedavisinin mümkün olduğunu söyledi.
Şimdiye kadar uzmanların demeçleri, basında yayınlanan yazı ve röportajlarda uyku apnesinin acilen tedavi edilmesi gereken çok ciddi ve hayati önemi olan bir hastalık olarak söylendiğini belirten Maraş, şöyle konuştu: "Hatta ileri derecede apne şikâyeti olanlara, geceleri maske kullanmak önerildi.
'Bu rahatsızlık tedavi edilmediği zaman hastayı bekleyen riskler vardır' denildi. Örneğin kalp ritm bozukluğu, kalp krizi, felç, impotans yani iktidarsızlık, iş verimsizliği, gün aşırı uykusuzluk ve bunlara bağlı olarak ortaya çıkan sosyal problemlerden söz edildi. Uyku apnesi tedavisi bilinen bir hastalıktır ."
Akupunktur Uzmanı Dr. İsmail Maraş, uyku apnesine bağlı olarak örneğin gürültülü horlama, sabah baş ağrısı, yüksek tansiyon, aşırı ve hızlı kilo alma, sabah ağız kuruluğu, depresyon, konsantrasyon güçlüğü, uykuda aşırı terleme, mide yanması, uykusuzluk, sık idrara çıkma, huzursuz gibi rahatsızlıklar olabileceğini" söyledi.
ÇÖZÜMÜ OLMAYAN BİR SORUN DEĞİL
Dr. Maraş, "Bu rahatsızlığı ortadan kaldıracak elinizde bir mucize mi var?" sorusuna, böyle bir iddianın anlamsız olacağına dair cevap verdi. Bu konuda herhangi bir iddianın sahibi olmadıklarını anlatan Dr. Maraş şunları söyledi: "Böyle bir iddia mesleğin doğasına aykırı. Meslektaşlarımın gayretini takdirle takip ediyorum. Bizim amacımız sadece klinik tecrübelerimizi kamuoyu ve meslektaşlarımızla paylaşmaya yöneliktir. Biz maraşakupunktur metodu uyguladığımız klinik tecrübelerimizde yüzlerce vakada şunu gördük. Kişinin burnunda et olabilir, kemik eğriliği yani deviasyon olabilir, küçük dil daha uzun olabilir. Ama bu kişinin dolaşım sistemi, boşaltım sistemi, solunum sistemi, terleme gibi fonksiyonları sağlıklı çalışıyorsa böylesi kişide uyku apnesi rahatsızlığı gözükmez.
Aksine, örneğin bir kimsede burunda kemik eğriliği yoktur. Damakta polip yoktur. Genizde et yoktur ama uyku apnesinden şikâyetçidir. Çünkü bu kişide; boyun fıtığı, kabızlık, hazımsızlık, kulakta uğultu, çınlama, bel fıtığı, kireçlenme, hemoroid, yüksek tansiyon varsa o kimse yine horlar, yine uyku bozukluğu yaşar, yine uyku apnesi dediğimiz şikâyetler söz konusu olabilir."
Bu veya herhangi bir rahatsızlığı sebebiyle gelen hastayı maraşakupunktur metoduyla tedavi ettiklerini anlatan Maraş, hasta yakınlarının bir zaman sonra "Eşimin horultusu azaldı. Nefes alma esnasındaki nefessizlik nöbetlerinde azalma oldu" dediklerini bildirdi.
Dr. İsmail Maraş, eldeki mevcut tedavi yöntemlerinin hepsini denemesine, hepsinden yararlanmasına rağmen bu rahatsızlık sebebiyle kimi toplantılarına katılamayan, kimi görüşmelere gidemeyen ya da başarılı bir performans sergileyemediği için işini kaybetmek korkusu dahi yaşayan iş adamı, yönetici ve kariyer sahipleri için tamamlayıcı tıbbın diğer alanlarından da faydalanılması gerektiğini söyledi. Bu bağlamda sağlıkta mesafe almış ülkelerin yıllardan beri yararlandığı gibi, hastaların tedavisinde bitki özlerinden de, şifalı sulardan da, ayurveda, pancha karma, reiki, akupunktur gibi yöntemlerden de faydalanılması gerektiğini anlatan Maraş, "Bu işbirliği hem hastalarımızın yaşam kalitesini artırmak hem hekimlerimizin geleceğe çok yönlü hazırlanması açısından kaçınılmazdır" dedi.
IHA

Dünyanın en zengin liderleri

İngiliz gazetesi The Independent gazetesi dünyanın en zengin yöneticilerini açıkladı.
İngiliz gazetesi The Independent'ın hazırladığı listeye göre, dünyanın en zengin yöneticisi, 23 milyar avro servete sahip Tayland Kralı Bhumibol Adulyadej.
Listenin ikinci sırasında 15,8 milyar avro servetiyle Brunei sultanı Hacı Hassanal Bolkiah yer alıyor. Doğum gününde Michael Jackson tarafından kendisine özel konser verilen Bolkiah'ın zenginliği, sahip olduğu petrol ve doğal gaz gelirlerinden kaynaklanıyor.
Listenin üçüncü sırasında 14 milyar avro servete sahip Birleşik Arap Emirliği Şeyhi Halife Bin Zayed el Nahyan yer alıyor. Abu Dabi Prensi el Nahyan, Körfez'in en zengin insanı ve diğer Arap devlet adamları gibi o da servetini petrolden sağlıyor.
Dördüncü sırada ise Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdülaziz el Saoud bulunuyor. Suudi Arabistan Kralının 13,4 milyar avroluk servetinin kaynağını petrol gelirleri oluşturuyor. Krallığı dünyanın en büyük petrol üreticisi olma unvanını ise koruyor. En büyük tutkusu atlar olan Kral Abdullah, ülkesinin batısında kendi ismiyle bir şehir inşa etmeye hazırlanıyor.
Kral Abdullah'ı İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi takip ediyor. Avrupa'nın en zengin devlet adamı olan Berlusconi'nin 8 milyar avro değerinde serveti bulunuyor. Çok sayıda televizyon kanalı ve dergi sahibi Berlusconi, aynı zamanda futbol takımı AC Milan'ın da patronu.
İlk 10'da yer alan diğer liderler ve servetleri şöyle:
6. sırada Liechtenstein Prensi Hans-Adam II (3 milyar avro)
7. sırada Katar Emiri Şeyh Hamid Bin Halife el Tani (1,6 milyar avro)
8. sırada Pakistan Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari (1,4 milyar avro)
9. sırada Monaco Prensi Albert II (821 milyon avro)
10. sırada Şili Cumhurbaşkanı Sebastian Pinera (821 milyon avro)
FAKİR ÜLKE DEVLET BAŞKANLARI DA LİSTEDE
Listenin 12'inci sırasında dünyanın en fakir ülkelerinden Ekvator Ginesi'nin Cumhurbaşkanı Teodoro Obiang Nguema Mbasogo yer alıyor. 468 milyon avro servete sahip Mbasogo, tüm gelirini ülkesinin petrol kaynaklarından sağlıyor.
Ülke nüfusunun üçte ikisi yoksulluk sınırında bulunan Swaziland Kralı Mswati III de listenin 16'ıncı sırasında yer aldı.
Listenin 20'inci sırasında ise Montenegro Cumhurbaşkanı Milo Djukanovic bulunuyor. Djukanovic'in 12 milyon avro değerindeki servetinin kaynağı bilinmiyor.
AA

PKK'YA AĞIR DARBE

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından Irak’ın kuzeyindeki terör örgütü kamplarına yönelik gerçekleştirilen hava operasyonunda PKK’ya ağır darbe vurulduğu bildirildi.
Irak’ın kuzeyindeki Hakurk, Zap ve Kandil bölgelerindeki kamplarda barınan PKK’lı teröristlerin yoğun hareket halinde bulundukları istihbaratı üzerine, geçen hafta Diyarbakır başta olmak üzere bölgedeki üslerinden havalanan Türk Hava Kuvvetleri’ne ait savaş uçakları, terör örgütü kamplarındaki 50’den fazla hedefi imha etti.Görevlerini başarıyla tamamladıktan sonra üs bölgelerine dönen uçakların gerçekleştirdiği harekatta örgüte ait lojistik depoları da vuruldu.
Terör örgütünün telsiz görüşmelerine yansıyan operasyon kapsamında, aralarında terör örgütünün kamp sorumlularından "Adnan" kod adlı Ekrem Alınbay (33), "Nudem" kod adlı Sinem Bekir (24), "Andok" kod adlı Savaş Örtas (22), Neval" kod adlı Jiyan Mığcı (20) adlı kişilerin bulunduğu 19 teröristin etkisiz hale getirildiği bildirildi.Hava harekatının ardından bölgede, terör örgütünde yoğun telsiz konuşmaları kaydedilirken, yaralıların bazılarının Irak’ın kuzeyindeki hastanelere götürdükleri, söz konusu kişilerle ilgili yerel güvenlik güçlerinin takibat yaptıkları belirtildi.Türk Silahlı Kuvvetleri ve İran Ordusu tarafından terör örgütü PKK/PJAK’a yönelik aralıksız devam eden operasyonların normal olduğunu belirten IKDP ve IKYB’li yetkililer, PKK/PJAK’ın Irak’ın kuzeyini Türkiye ve İran’a karşı üs olarak kullanmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini açıklamışlar, teröristlerin, Türkiye ve İran üzerinden Irak’ın kuzeyine geçmeleri durumunda karşılık verileceğini, Iraklı Kürtler ile PKK/PJAK’lı teröristler arasında silahlı çatışma yaşanabileceğine dikkat çekmişlerdi.
PKK'lıların cesetleri bastıkları karakolda
Tunceli'de güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürülen 5 PKK'lı teröristten 4'ünün cesetleri çatışma bölgesinden alınarak 30 Nisan gecesi baskın yaptıkları Nazımiye'nin Sarıyayla Jandarma Karakolu'na getirildi.
Karakolun bahçesinde bir süre bekletilen cesetlerin Cumhuriyet Savcısının talimatıyla otopsi yapılmak üzere iki ambulansla Elazığ Adli Tıp Kurumu'na gönderileceği belirtildi
GECE BOYUNCA ÇATIŞTILAR
Özel eğitimli komandolar ile PKK'lılar arasında gece boyunca yer yer çatışmalar yaşandı. Operasyon alanına Tunceli Jandarma Bölge Komutanlığı ile 4'üncü Komando Tugay Komutanlığı'ndan profesyonel birlikler takviye olarak helikopterlerle indirildi. Bölgede PKK'lılar ile güvenlik güçleri arasında saat 04.00 sıralarında yeniden başlayan şiddetli çatışmalar yaklaşık 4 saat sürdü. Diğer teröristler kaçarak izlerini kaybettirmeye çalışırken,yapılan ilk arazi arama tarama faaliyetinde Kızılmescit Köyü yakınlarında 4 PKK'lının cesedi bulundu. Bölgede operasyonlar geniş kapsamlı şekildi sürdürülürken, operasyon kesimlerinde yeni birlikler sevkedilerek, PKK'lıların tüm kaçış yolları tutuldu
Askeri kaynaklar, PKK'nın sözde Erzurum eyaleti olarak adlandırdığı grubun bulunduğunu, bu grubun sürekli olarak Tunceli -Bingöl sınır boyunda gizlendiği ve Sarıyayla Jandarma Karakolu'na baskın düzenleyen grup olduğunun tahmin edildiğini söyledi
Şırnak'ta çatışma: 1 şehitŞırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Andaç köyü kırsalında dün gece teröristlerle çıkan çatışmada 1 asker şehit oldu, 3 asker de yaralandı.
Andaç Köyü'nde dün akşam geç saatlerde tespit edilen kalabalık terörist grubu ile güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı.
Askeri yetkililerin verdiği bilgilere göre ilk belirlemelere göre, 1 asker şehit olurken, 3 asker de yaralandı.
Karanlıktan faydalanarak kaçmaya çalışan teröristlerin yakalanması için geniş kapsamlı operasyon başlatıldı.
Bu arada şehit olan asker için bugün Şırnak 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı'nda cenaze töreni düzenlenecek.
GENELKURMAY: 4 PKK’LI ÖLDÜRÜLDÜ
Genelkurmay Başkanlığı, Tunceli’nin Pülümür İlçesi kırsal kesiminde çıkan çatışmada 4 teröristin öldürüldüğü duyurdu. Genelkurmay Başkanlığı resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, teröristlerle birlikte 4 Kalaşnikof piyade tüfeği, 19 şarjör ve mühimmatı ile birlikte, 10 el bombası, 2 el telsizi, 1 fotoğraf makinesi, 1 dizüstü bilgisayar, 1 güneş paneli, çok sayıda örgütsel doküman, muhtelif gıda ve yaşam malzemesi ele geçirildiğini belirtti.Bu arada Kızılmescit Mevkii’nde çatışmaların sürdüğü belirtilirken, bu bölgede öldürülen 1 teröristin cesedini henüz alınmadığı belirtildi
GAZETEVATAN

Sümela ibadete açılıyor

Tarihi Sümela Manastırı, 15 Ağustos'ta, bir günlüğüne ibadete açılacak.
Trabzon Valisi Recep Kızılcık, Maçka ilçesinde bulunan tarihi Sümela Manastırı'nın, 15 Ağustos'ta, bir günlüğüne ibadete açılacağını bildirdi.
Vali Kızılcık, Altındere Vadisi'ndeki Karadağ'ın eteklerine kurulan manastırın, Trabzon'un önemli turizm merkezlerinden olduğunu belirtti.
Kızılcık, ''Her yıl binlerce yerli ve yabancı turist Trabzon'u ziyaret ediyor. Trabzon'a gelen yerli ve yabancı turistlerin ilk ziyaret ettikleri yerlerden biri Sümela Manastırı'dır'' dedi.
Manastırın özellikle Ortodokslar tarafından bir nevi hacı olma yeri olarak değerlendirildiğini söyleyen Kızılcık, şunları kaydetti: "Her yıl Gürcistan, Rusya ve Yunanistan'dan gelen turistler, Sümela Manastırı'nı ziyaret etmektedir. Bu çerçevede bu yıl hükümetimizin almış olduğu karar gereğince, Kültür ve Turizm Bakanlığının bize bildirdiği resmi yazı çerçevesinde, Sümela Manastırı, 15 Ağustos'ta bir günlüğüne ibadete açılacak. Manastırın bir günlüğüne ibadete açılmasıyla tüm inançlara saygılı olma, bu çerçevede daha fazla turisti Trabzon'a çekerek tarih, doğa, kültür turizm merkezi hedefine de bir bakıma hizmet etmiş oluyoruz."

Tuzla'da yine ölüm

Tuzla'daki tersanede meydana gelen iş kazasında 1 işçi öldü.
Tuzla Tersaneler Bölgesinde, Selahattin Arslan Tersanesi'nde kızak kaldırma sırasında halatın kopması sonucu bir işçi öldü, bir işçi de yaralandı.
Alınan ilk bilgilere göre, Selahattin Arslan Tersanesi'nde kızak kaldırma sırasında, 15 işçinin de yardımına rağmen vincin halatı koptu.
Halatın kopması üzerine başına parça isabet eden bir işçi öldü, bir işçi de omzuna gelen parça nedeniyle yaralandı.
AA

Erciyes Üniversitesi Öğretim Görevlisi Karaboğa'nın Başarısı

Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derviş Karaboğa, bilimsel alanda büyük bir başarıya imza attı.
Prof. Dr. Karaboğa, dünyanın en önemli bilimsel ansiklopedisi Scholarpedia'da makalesi yayınlanan ilk Türk bilim adamı oldu. Prof. Dr. Karaboğa'nın bu başarısı, Türk Üniversiteleri arasında, Scholarpedia'da makalesi yayınlanan öğretim üyesine sahip ilk Türk üniversitesi olma unvanını Erciyes Üniversitesi'ne kazandırdı. Prof. Dr. Derviş Karaboğa, Scholarpedia'ya davet edilerek kabil edilen ve makalesi yayınlanan ilk Türk bilim adamı unvanını aldı. Scholarpedia, sadece davetli makale kabul eden, makaleleri hayatta ise buluş sahiplerine yazdıran, değilse yazacak bilim adamlarını oylamayla belirleyen, yazarları arasında Nobel ödüllü ve madalyalı dünyanın çok önemli bilim insanlarının yer aldığı hakemli, herkese açık ve seçkin bilim insanlarının yazmaya devam ettiği bir ansiklopedidir.
Erciyes Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derviş Karaboğa, gerçek arıların davranışından esinlenerek 2005 yılında tasarım yöntemleri sahasında "Yapay arı koloni algoritması" isimli yeni bir tasarım yaklaşımı geliştirmiştir. Bu yaklaşım ile ilgili dünyanın çok değişik üniversitelerinde araştırmalar yapılmakta, tezler ve makaleler yazılmakta ve çok farklı alanlarda uygulamalar gerçekleştirilmektedir. Karaboğa, bu buluş hakkında tanıtıcı makale yazması için Scholarpedia tarafından 2008 yılında davet edilmiş; yazdığı makale de kabul edilerek yayınlanmaya başlanmıştır.
Kabul edilen "Artificial bee colony algorithm" isimli makale, Scholarpedia'ya Türkiye'den giren ilk makale ve Prof. Dr. Derviş Karaboğa'da ansiklopedinin "distinguished authors" listesine giren ilk Türk bilim insanı oldu.

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...