Sayfalar

18 Haziran 2010 Cuma

Nihayet mahkeme, tutuklu İlhan Cihaner'i tahliye etti

Erzurum ile Ankara'daki dava dosyalarını birleştiren mahkeme, tutuklu İlhan Cihaner'i tahliye etti.
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in Yargıtay'daki duruşmasına devam edildi.
Erzurum ile Ankara'daki dava dosyalarını birleştiren mahkeme, Erzurum'daki dava dosyasında tutuklu bulunan Cihaner başta olmak üzere tüm sanıkların şartsız tahliyesine karar verdi.
Tahliye kararı veren yargıtay, Erzurum 2. ağır ceza mahkemesi için de suç duyurusunda bulundu

Süha Tanyeri, Engin Alan ve Çetin Doğan tahliye edildi

Balyoz soruşturması kapsamında tutuklanan Süha Tanyeri, Engin Alan ve 1. Ordu Komutanı Org. Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 14 kişi tahliye edildi.

40 gün 40 gece işkence

Atatürk Havalimanı’na E-5’ten girişler 40 gün süreyle kapatılıyor.
İstanbul'un trafik çilesine yenisi ekleniyor. Trafiği şimdi de Ayamama Deresi alt üst edecek. İSKİ, geçtiğimiz yıl şiddetli yağışlarda taşan Ayamama’da genişletme çalışması başlatıyor.

Dere kesitini 9 metreden 30 metreye çıkaracak çalışma, 4 ay sürecek. Ancak bu süre içerisinde E-5’ten Atatürk Havalimanı’na dönüş istikameti, 40 gün boyunca trafiğe kapatılacak. Atatürk Havalimanı'na gitmek isteyen sürücüler, TEM’e girip Sefaköy’den U dönüşü yapmak zorunda kalacak. Uygulamanın, 40 gün üreyle karayolunun her iki yönünde de geçerli olacağı bildirildi.

Alçılı terörist alarmı

CIA, "alçılı" teröristlerin uçaklara intihar saldırısı hazırlığında olduğunu bildirdi.
Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı(CIA), terör örgütü PKK'nın havaalanlarını hedef alan bir saldırı hazırlığı içinde olduğu bilgisini Ankara'ya ilettiği ortaya çıktı.

CIA, PKK'lı teröristlerin kol ya da bacağını alçıya alacağı ve içine yerleştirdiği bombayla uçaklara intihar eyleminde bulunacağı iddia edildi.


Teröristlerin, kolu ya da arağı kırık bir yolcu gibi uçaklara binmek ve uçak havadayken alçının içine gizlediği bombayı patlatarak, intihar eylemi yapacağı bildirild.

CIA'den gelen bu istihbaratın ardından harekete geçen Emniyet Genel Müdürlüğü, terörle mücadele şube müdürlüklerine ve havalimanı bulunan illerin tamamına "çok gizli ve acele" ibareli uyarı yazısı geçti. Emniyet Genel Müdürlüğü Koruma Daire Başkanı Hüseyin Tunçoğlu imzalı yazıda alınması gereken tedbirler sıralandı ve teröristin bombayı kırık süsü verdiği kolundaki ve bacağındaki alçı içerisinde taşıyacağına dikkat çekildi.

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün uyarısının ardından havalimanlarında alarma geçildi, tedbirler iki katına çıkarıldı. Şüpheli görülen herkes X-Ray cihazları ve el dedektörleri ile aranıyor.

Şemdinli'de 1 korucu şehit

Hakkari'de teröristlerin açtığı ateşte 1 korucu şehit oldu.
Hakkari'nin Şemdinli ilçesi dağlık arazi kesiminde açılan ateş sonucu 1 korucu yaşamını yitirdi, 3 korucu da yaralandı.

Güvenlik güçlerinin, geçici köy korucuları ile Uğuraçan ve Konur köyleri arasındaki dağlık arazi kesiminde yürüttüğü operasyonda, açılan ateş sonucu korucu Emrullah Demir yaşamını yitirdi, 3 korucu da yaralandı.

Yaralı korucular İsmet Demir, Mahir Demir ve Ziya Sebit, helikopterle Hakkari Asker Hastanesine kaldırılarak, tedavi altına alındı.

Hakkari Valisi Muammer Türker, "Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldı" dedi.

Soruşturmanın ardından olayın nasıl olduğunun netlik kazanacağını bildiren Türker, Hakkari Asker Hastanesinde tedavi altına alınan koruculardan birinin Van Asker Hastanesine sevk edildiğini sözlerine ekledi.

A.A

Yumruğa tahliye

Ahmet Türk'e yumruklu saldırıda bulunan İsmail Çelik tahliye oldu.
Kapatılan DTP'nin Genel Başkanı Ahmet Türk'e yumruklu saldırıda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan İsmail Çelik'in avukatı, müvekkilinin tahliyesine karar verildiğini bildirdi.

Ahmet Türk'ün, Muş'un Bulanık ilçesinde 15 Aralık 2009'da düzenlenen olaylı gösterinin ardından tutuklanan Turan ve Metin Bilen kardeşlerin duruşması için geldiği Samsun'da adliye çıkışı uğradığı yumruklu saldırıyla ilgili davaya Samsun 4. Asliye Ceza Mahkemesinde başlandı.

Basın mensuplarının alınmadığı duruşma çıkışı açıklama yapan tutuklu sanık İsmail Çelik'in avukatı Serkan Karaduman, müvekkilinin tahliyesine karar verildiğini açıkladı.

Karaduman, yasal işlemlerin tamamlanmasının ardından müvekkilinin tahliyesi için tutuklu bulunduğu Samsun Kapalı Cezaevine hareket edeceklerini de ifade etti.

Söz konusu davada Uğur Keskinsoy da tutuksuz olarak yargılanıyordu.

Savcı tahliye istedi

Yargıtay, Erzurum dosyası ile görevi kötüye kullanma dosyasını birleştirdi.
Yargıtay 11. Ceza Dairesi, İlhan Cihaner hakkındaki iki davanın birleştirilmesini karar verdi.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı da birleştirme kararının ardından Cihaner'in de aralarında bulunduğu tutuklu tüm sanıkların tahliyesini talep etti.
Yargıtay Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in tahliyesine karar verdi.
Talebi değerlendiren Yargıtay 11. Ceza Dairesi, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in tahliyesine karar verdi.

Dışişleri'nde kritik atamalar

Dışişleri Bakanlığında yapılan bazı atamalar Resmi Gazete'de yayımlandı.
Londra Büyükelçisi Alpogan dahil 6 kişi merkeze atandı.

Türkiye'nin Londra Büyükelçisi Mehmet Yiğit Alpogan merkeze atanırken, yerine Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Ahmet Ünal Çeviköz getirildi.

Bir süredir Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğü görevini yürüten Daire Başkanı Elçi Burak Özügergin, merkeze atanan Hırvatistan Büyükelçisi Umur Apaydın'ın yerine görevlendirildi.

Tunus Büyükelçisi Hüseyin Naci Akıncı, Kazakistan Büyükelçisi Atila Günay, Sırbistan Büyükelçisi Ahmet Süha Umar ve Makedonya Büyükelçisi Arslan Hakan Okçal merkeze atanırken, Bakanlık Müşaviri Büyükelçi Akın Algan Tunus'ta, Türkiye'nin Moskova Büyükelçiliği Müsteşarı Lale Ülker Kazakistan'da, Etiyopya Büyükelçisi Ali Rıza Çomak Sırbistan'da, Chicago Başkonsolosu Uğur Kenan İpek Etiyopya'da, Genel Müdür Yardımcısı Elçi Gürol Sökmensüer Makedonya'da görev yapacak.

Senegal Büyükelçisi Ali Kaya Savut Portekiz Büyükelçiliğine, Türkiye'nin BM Daimi Temsilciliğinde müsteşarlık görevinde bulunan Hatice Aslıgül Üğdül de Senegal Büyükelçiliğine atandı.

Genel Müdür Yardımcısı Elçi Süleyman İnan Özyıldız Lübnan Büyükelçiliği, Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Ülker Bahreyn Krallığı Büyükelçiliği görevini üstlenirken, Kolombiya Büyükelçiliği Müsteşarı Cemil Ferhat Karaman, Uganda Büyükelçiliği Müsteşarı Ahmet Melih Ulueren, Peru Büyükelçilik Müsteşarı Namık Güner Erpul, Angola Büyükelçilik Müsteşarı Hamit Osman Olcay ve Mali Büyükelçiliği Müsteşarı Kemal Kaygısız, bulundukları ülkelerde büyükelçi olarak görevlendirildi.

Çin ekonomisi hız kesiyor

Dünya Bankasına göre Çin ekonomisi hız kesme işaretleri veriyor.
Bankanın tahmininde, sanayi üretimi ve diğer ana göstergelere göre geçen yıl hızla toparlanan ekonominin bu yıl yavaşladığı değerlendirmesinde bulunuldu.

Dünya Bankası, Çin'in bu yıl yüzde 9,5 ve gelecek yıl da yüzde 8,5 oranında büyüyeceği tahmininde bulundu.

Bankaya göre, dünya ekonomisi bu yıl yüzde 3,2 ve gelecek yıl yüzde 3,3 oranında büyüyecek.

AA

İsrail-İran konusu karıştı

Clinton'la görüşen TÜSİAD Başkanı, İsrail-İran konusunun iç içe geçmiş göründüğünü söyledi
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, ABD'de, İsrail'in Gazze'ye giden gemilere saldırması ile BM Güvenlik Konseyi'nde İran'a yönelik yeni yaptırımlara Türkiye'nin "hayır" oyu vermesi konusunun "tamamen iç içe geçmiş" göründüğünü belirterek, "Türk-Amerikan ilişkileri açısından çok iyi bir dönem yaşadığımız söylenemez, hassas ve zor bir dönemden geçiyoruz" dedi.

ABD'nin başkenti Washington'daki temasları çerçevesinde ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve ABD Dışişleri Bakanlığının Avrupa ve Avrasya işlerinden sorumlu bakan yardımcısı Philip Gordon'un yanı sıra bazı Türkiye uzmanlarıyla biraraya gelen Boyner ve beraberindeki heyet, temaslarının ardından TÜSİAD'ın Washington temsilciliğinde basın toplantısı düzenledi.

Clinton ile yaklaşık 40 dakika süren görüşmesinde İran ve İsrail'deki gelişmelere odaklanıldığını belirten Boyner, Clinton'a bu konuya ilişkin kendi görüşlerini aktardıklarını söyledi. Boyner, İsrail'in Gazze yardım gemilerine saldırısı ve can kayıplarının Türk kamuoyunda yarattığı rahatsızlığı ve soruşturmanın uluslararası normlara daha uygun, hukuki bütünlüğü yüksek ve tarafsızlığı konusunda şüphe yaratmayacak şekilde devam etmesi gereğini ve bu konuda bir sivil toplum örgütü olarak kendilerinin de ısrarcı olduklarını Clinton'a ilettiklerini kaydetti.

İran konusunda diplomatik kanalların açık olmasının Türkiye'nin önceliklerinden biri olduğunu ifade eden Boyner, Orta Doğu'da nükleer silahlara Türkiye'nin de karşı olduğunu, ancak ABD ile metotların farklı olduğunu söyledi. Boyner, diplomatik yolların tıkanmaması açısından yapılması gerekenlerin bulunduğunu, o konuda Türkiye'nin de rol oynaması gerektiği konusunda Clinton'a görüşlerini ilettiklerini belirtti.

"ERMENİ TASARISI GÜNDEME GELMEDİ"

Boyner, "Clinton'ın, TÜSİAD'ın önceki görüşme talebini kabul etmeyip, yaşanan bu olaylardan sonra randevu vermekle bir mesaj mı iletmek istediğine" dair soru üzerine, "Kendi tasarrufu ama sivil toplumla diyalog kurmaktan memnun olduklarını hissettik" dedi.

Ümit Boyner, Clinton ile görüşmesinin içeriğine dair soru üzerine, Clinton'ın görüşmede ABD'nin resmi açıklamalarının ötesinde farklı bir şey söylemediğini, Ermeni tasarısının gündeme gelmediğini aktardı.

Clinton'ın sivil toplum örgütü olarak TÜSİAD'dan beklentisinin sorulması üzerine Boyner, Clinton'ın böyle beklentisinin olduğunu düşünmediğini, Türk kamuoyunun İsrail'in Gazze'ye giden gemilere saldırması ile İran konusundaki düşüncelerini merak ettiği ve bu konularda kendi görüşlerini dinlemek istediği kanısında olduğunu aktardı.

"CİDDİ YANLIŞ ANLAMALAR VEYA İLETİŞİM PROBLEMLERİ DE OLMUŞ"

Bir soru üzerine, Türkiye'nin "eksen değiştirip değiştirmediği" tartışmasının Washington'da çok tartışıldığına işaret eden Boyner, "Bunu Clinton ile konuştuğumuzu söyleyemem ama genelde Türkiye'nin uzun vadede stratejik çıkarlarının ne olduğunu net ortaya koyması, onların da bunu belki daha iyi anlaması gerekiyor" dedi.

ABD Başkanı Barack Obama'nın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektubun ABD ve Türkiye tarafından farklı anlaşıldığını hatırlatan Boyner, yine de bütün görüşmelerinde ABD tarafının Türkiye'yi suçlayıcı bir tavrının olmadığını, kendi özeleştirilerini de yaptıklarını ve bir iletişim kopukluğu olduğunun altını çizdiklerini aktardı.

Boyner, "Yani şunu açıkça söyleyebilirim, Türk-Amerikan ilişkileri açısından çok iyi bir dönem yaşadığımız söylenemez. Endişeler var. Ancak şöyle bir izlenim de edindik ki; ciddi yanlış anlamalar veya iletişim problemleri de olmuş" dedi.

Türkiye'nin yeni dönemde, değişen dünyada transatlantik, AB ve Batı ile ilişkilerini devam ettirirken, kendi bölgesinde de yeni ilişkiler kurmak zorunda olduğunu hatırlatan Boyner, "Ama her noktada iletişimin açık ve berrak olması gereğini bir kez daha gördük ve bunu Amerikan tarafıyla da paylaştık" ifadesini kullandı.

Boyner, Türkiye ile ABD'nin hassas bir dönemden geçtiğini belirterek, Türkiye ve ABD'nin iletişim konusunda daha dikkatli olması gerektiğini kaydetti. Diyaloğun önemini vurgulayan Boyner, "Diyaloğun tarafların birbirini yanlış anlamayacak şekilde sürmesi ve biraz da normalize olması, yani keskin, suçlayıcı ve diplomatik ilişkilere zarar verecek, bir takım hassasiyetleri zedeleyecek söylemlerden kaçınmanın gerekli olduğunu düşünüyorum" ifadesini kullandı.

"İSRAİL VE İRAN KONUSU İÇ İÇE GEÇMİŞ DURUMDA"

İsrail'in Gazze yardım gemilerine saldırısı, arkasından da BM Güvenlik Konseyi'nde İran'a yeni yaptırımlar oylamasında Türkiye'nin "hayır" oyu vermesinin ABD'de birtakım endişeler yarattığı izlenimi edindiklerini aktaran Boyner, "Gördüğümüz noktada Gazze'de yaşanan olayla, İran ve İran'a karşı uygulanacak yaptırımlar konusunda Türkiye'nin 'hayır' oyu vermesi konusu tamamen iç içe girmiş durumda. Açıkçası bunun Türkiye'nin dezavantajı olduğunu düşünüyoruz, çünkü ikisi ayrı konular" diye konuştu. Boyner, tüm görüşmelerinde bu iki konunun birbirine karıştırılmaması gerektiği noktasında iknaya çalıştıklarını söyledi.

Türk-Amerikan ilişkilerinin tekrar normale dönmesi konusunda istek olduğunu belirten Boyner, "Gerçekten de Türk-Amerikan ilişkilerinde diyaloğun açık olduğu yeni bir dönem başlamak zorunda, çünkü ABD bizim çok eski bir stratejik ortağımız. İlişkilerimizin bozulması sürdürülebilir bir şey değil. ABD, bizim için önemli olduğu kadar, biz de ABD için önemliyiz. O noktada bundan sonra ilişkilerin ne düzeyde seyredeceği çok önemli" diye konuştu.

Boyner, bir soru üzerine, "Amerikan siyasi sistemi içinde Kongre, yönetim var. Hepsinden aldığımız izlenim bu konuda (Türk-Amerikan ilişkilerinde) zor bir noktada olduğumuz. Bizim gördüğümüz özellikle iletişim noktasında biraz daha berrak bir noktaya gelmemiz gereği" dedi.

"TÜRKİYE'YE KARŞI ANTİ-PROPAGANDALARDAN RAHATSIZIZ"

Türkiye'ye karşı olumsuz propogandalardan rahatsız olduklarını dile getiren Boyner, "En azından biz doğru diyaloğu sürdürebilirsek, bu tip anti-propogandaların önüne geçebiliriz" dedi.

Boyner, görüşmelerinde Türkiye'deki kamu hassasiyetlerinin düşünülmesi gerektiğini belirttiklerini dile getirerek, "Ne olursa olsun, diplomasi ve iç siyaset belli noktada birbirinden ayrılmak zorunda. İç siyaseti, popülist söylemi olduğu gibi diplomasiye aktarırsanız çok ciddi problemler yaşayabilirsiniz, bu herkes için geçerli. O noktada ABD'nin de İsrail'in de bütün ülkelerin de hassas olması gerektiğini dile getirdik" diye konuştu.

Boyner, Washington'a gelmeden önce hükümet ile istişarede bulunup bulunmadıklarına ilişkin bir soru üzerine, hükümetle her zaman istişarelerde bulunduklarını, döndüklerinde de fikirlerini aktaracaklarını anlattı.

Bir soru üzerine Boyner, Türkiye ve İsrail'in birbirlerinin mallarını engellemesi gibi bir durumu sürdürülebilir bulmadıklarını söyledi.

A.A

Mustafa Sarıgül'e Ankara şoku!

Aralarında Ankara'nın Çankaya, Bala ve Şereflikoçhisar ilçe başkanlarının da bulunduğu yaklaşık 600 Türkiye Değişim Hareketi (TDH) üyesi, törenle CHP'ye katıldı.
Güncelleme:17 Haziran 2010 19:47
Kızılay'daki CHP Ankara İl Başkanlığı binasındaki törende, partiye yeni katılanlara hitaben konuşan, İl Başkanı Ali Yıldızlı, Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'ye genel başkan seçilmesinin parti ve tüm Türkiye'de büyük bir heyecanla karşılandığını söyledi.

Yaklaşık 15 gün önce bir grup TDH üyesinin daha CHP'ye katıldığını hatırlatan Yıldızlı, ''TDH daha kurulmadan Ankara'da çökmüş bulunuyor'' dedi.

''Birlikte siyaset yapacağız. Ankara'yı hep beraber kucaklayacağız'' diyen Yıldızlı, CHP'yi tek başına iktidar yapmak için çalışacaklarını kaydetti.

TDH Çankaya İlçe Başkanı Fikri Emin de CHP'nin iktidar yolunda olduğunu belirterek, ''Bu bilinç ve anlayış içerisinde CHP'nin iktidar yürüyüşünde birlik ve bütünlüğü CHP çatısı altında oluşturmak bizim ulusal görevimizdir'' diye konuştu.

Emin, kendisinin yanı sıra TDH Çankaya İlçe Başkanlığı kadın ve gençlik kolları başkanları ve tüm kayıtlı üyelerin de CHP'ye katıldığını söyledi.

Konuşmanın ardından Yıldızlı, Emin ve TDH Şereflikoçhisar İlçe Başkanı Hakan Yıldız'a, törene katılan CHP Parti Meclisi Üyesi Jale Tamzok da TDH Bala İlçe Başkanı Nadir Erdem'e CHP'ye katılan yaklaşık 600 TDH üyesini temsilen rozetlerini taktı.

PKK hangi siyasetçiyi dağa çağırdı?

Terör örgütünün 3 numaralı ismi Mustafa Karasu'dan ilginç açıklamalar..Karasu ABD'ye de meydan okumayı ihmal etmedi.
Güncelleme:18 Haziran 2010 09:34
ÖCALAN ÖRGÜTÜ YÖNETEMİYOR

Dünyanın neresinde illegal bir örgütün lideri tutuklu bulunduğu cezaevinden örgütü yönetiyor? Böyle bir şey olabilir mi?

Olabiliyormuş demek. İllegal örgütüz evet. Ama Apo yakalandığı zaman çatışma çok daha fazla şiddetlenebilirdi. Ama açıklamalarıyla ortamı yumuşattı. Belki sonuç olarak örgüt güçlerini geri çekerek liderinin idam edilmesinin önüne geçmiştir. Bir mahkûmu yakınları ve avukatlarıyla hiç görüştürmemek olmaz. Türkiye AB’ye aday. Görüştürmeme olursa faturası yüksek olabilir.

KERAMET BİZDE

Basit bir örnek vereyim. Ermenistan, Irak, İran, Suriye, Yunanistan, Bulgaristan düşmanımızdı. Şimdi hepsi de dost.

Aslında çok fazla bir şey değişmedi. Niye değişmedi? Ne oldu biliyor musunuz? Bakın Suriye’den Apo çıktı Suriye ile öyle ilişki kuruldu. İran ile Yunanistan ile ilişkiler Kürt karşıtlığı üzerinden bizim üzerimizden gelişti. Yani biz yakalanınca o zaman ABD Türkiye’yi anlaştırdı . Herkesi anlaştırma politikası mümkün olamaz. İran, İsrail, ABD, Suriye, Irak ve Rusya’yı hepsini bir araya getireceksin hepsi de dost olacak mümkün mü?


JETLER BOMBALAYINCA KUZEY IRAK’TAKİ KÖYLERDE SAKLANIYORLAR
İşte PKK’lıların zaman zaman saklandığı köylerden biri... Kandil’de ve Sidekan’da dünya gerçeklerinden oldukça uzak bir hayat süren PKK militanları, kendilerine ezberlettirilen cümleleri tekrar ediyor. Türkiye’de Kürtlerin özgür olmadığını iddia eden militanlar, asıl esareti dağda yaşıyor. Zira başlarındaki sorumlularının izni olmadan adım atamıyor, yiyemiyor, içemiyor. Dahası isminin ne olduğunu bile söyleyemiyor. Çünkü konuşamıyor

AMERİKA’YA DA MEYDAN OKUDU

Amerika bölgeye karakol yapacakmış sanırım ihale edilmiş. Sizin bilginiz var mı konudan. Yolda gelirken bazı örgüt mensupları Amerikalıları bölgeye sokmadıklarını söylediler. Doğru mu bu? İran sınırında bir ara öyle söylediler ama doğru mu yanlış mı bilmiyorum.

280 tane yapılacakmış hem Türkiye hem de İran sınırına boydan boya. Buraya yapamaz. Bizi kovarsa ancak öyle yapar. Bizi çıkarmadan nasıl yapacak?

Anlaştınız mı Amerika’yla? Bizi kovarsa ancak öyle yapabilir derken sanki bir garantiniz varmış gibi konuşuyorsunuz. Kimseyle bir anlaşmamız yok.

Peki nasıl böyle bir şey söyleyebiliyorsunuz? Koskoca Irak’ı işgal etmiş bir devletin size mi gücü yetmeyecek?
Bilemem yani yeter mi, yetmez mi? Sorun güç yetip yetmemesi değil. ABD bazı yerlere gidiyor mesela Somali’ye gitti zor kaçtı. Bu gücün yetip yetmemesi sorunu mudur yani?

Tehdit mi ediyorsunuz Amerika’yı? Siz Amerika için bir tehdit misiniz?
Hayır tehdit değiliz. Ama bizim varlığımıza yönelik olursa biz herkese karşı direniriz

Ama bunu söylerken çok ciddi argümanlarınız varmış gibi tehditvari konuşuyorsunuz.
Kimseyi tehdit etmiyoruz.

Anlaşmanız mı var?
Yok ama ABD bir güçse biz de burada bir gücüz. Bizim de halkımız var topraklarımız var.

ABD ile mücadele edecek kadar bir güç müsünüz?
Yani şimdi şöyle değil. ABD dünyanın imparatoru da her tarafa hakim olacak diye bir şey yok. Böyle bir şey mümkün mü?

PARAN VARSA BARZANİ’Yİ AŞARSIN

Savaşmasalar bile lojistiğinizi kesmezler mi?
KDP ile savaştığımızda ihtiyaçlarımızı gideriyorduk. Bakın bu güneyde paranız olsun, Barzani başta olmak üzere, karısı, oğlu ve kızından bile erzak alabilirsiniz. Kapitalizm böyle bir şey.

Türkiye, “bu meseleyi çözmek istiyorsan neden silaha başvurdun diyor?
Türkiye, Kürtler üzerinde zorla egemenlik kurmuş. Bu demokratik bir yönetim değil. Otoriter, baskıcı ve Kürtlerin haklarını gasp eden bir yönetim var. Demokratik bir Türkiye içinde birlikte yaşamaktan yanayız. Böyle olursa ülkenin yasa ve anayasasına uymaktan da yanayız.

Siz yakanızdaki o renklerin, Apo rozetinin kabul edilmesini ve Öcalan’ın heykellerinin Kürtlerin yaşadığı şehirlere dikilmesini mi savunuyorsunuz?
Bir devlet bayrağı şeklinde. Demokratik özerklik diyoruz. İdeolojik ve teorik yaklaşımdan örgütlü sistemden gelen simgemizin kabul edilmesini isteriz. Kürtler sarı-kırmızı-yeşil renkleri seviyor. Bunun kime ne zararı var.

GENELKURMAY'DAN SÜRPRİZ TOPLANTI

Genelkurmay Başkanlığı saat 11:00’de basın bilgilendirme toplantısı yapacak.
Genelkurmay Başkanlığı saat 11:00’de basın bilgilendirme toplantısı yapacak.


Toplantıda son günlerde artan terör olaylarıyla ilgili açıklama yapılması bekleniyor.

hürriyet

‘Yesh Gvul’

Türkiye-İsrail krizinde son olarak yahudi lobisi AK parti heyetenine randevu verilmedi.
Gazze’ye yardım filosuna düzenlenen operasyon ve Türkiye’nin İran yaptırımları konusunda Birleşmiş Milletler’de kullandığı “hayır” oyu sonrası ABD ile gerilen ilişkileri düzeltmek için Washington’da bulunan AK Parti heyeti yıllardan beri Türkiye’nin Amerikan Kongresi’ndeki en büyük destekçisi olan Musevi lobisinden görüşme taleplerine şok bir ret yanıtı aldı. AK Parti’nin Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik’in başkanlığında, Murat Mercan, Başbakan Başdanışmanı İbrahim Kalın, Suat Kınıklıoğlu ile Zeynep Dağı’dan oluşan heyetin elçilikte önde gelen Musevi Lobileri’nin temsilcileri ile görüşme teklifine ADL ve AIPAC gibi dernekler “Ankara ile Kudüs arasındaki gerilim yatışmadıkça konuşacak bir şey yok” yanıtını verdi. Görüşmeye sadece American Jewish Commitee’den bir temsilci katıldı.

Soykırım kartını açtılar

ADL Başkanı Abe Foxman, Haaretz gazetesine yaptığı açıklamada çok sert ifadeler kullandı. Vatan'ın haberine göre, Foxman, “Türk öğretmenler Yad Vashem soykırım müzesindeki konferansa gelecekti, Türk hükümeti bunu iptal etti. Erdoğan, Davut Yıldızı’nı Gamalı Haç’a benzetti. Bunların siyasetle ne alakası olabilir. Bunlar ancak düşmanlarımızın yapacağı şeyler. O yüzden artık Yesh Gvul (Her şeyin bir sınırı var) diyoruz. Diyaloğa inanıyorum ancak konuşmanın artık hiçbir sonuç vermeyeceği bir nokta var. Bugün o noktadayız” dedi.

American Jewish Commitee de, “Davete katıldık ama çok sert mesajlar verme fırsatı olduğu için katıldık. ABD-Türkiye-İsrail ilişkileri öyle hemen kenara atılacak ilişki değil” açıklamasını yaptı.

Musevi lobilerinin Türkiye’yi protesto için uzun süredir ABD Kongresi’nde Ermeni soykırım tasarısı aleyhindeki lobi faaliyetlerini de durdurma kararı aldıkları iddia edildi. Washington Times gazetesi Kasım ayında meclis gündemine gelmesi beklenen tasarı için Yahudi lobilerinin “kıllarını bile kıpırdatmayacaklarını” yazdı.

Karne zili çaldı

İlköğretim ve ortaöğretim okullarındaki yaklaşık 15 milyon öğrenci, bugün karne alıyor.
Öğrenciler, 180 iş günü ve yaklaşık 8 ay süren eğitim-öğretim yılı maratonunun yorgunluğunu 3 ay sürecek yaz tatilinde atacak.

2009-2010 eğitim-öğretim yılı 24 Eylül 2009'da başladı. Öğrenciler, 22 Ocak-8 Şubat 2010 arasında yarıyıl tatili yaptı.

İlköğretim ve lise son sınıf öğrencileri mezun olmanın yanı sıra, yaz tatilinde her yıl olduğu gibi sınava girme, sınav sonucu öğrenme, tercih yapma ve kayıt heyecanı yaşayacak.

Lise son sınıf öğrencilerinin bazıları, 2009-2010 eğitim-öğretim yılının sona erdiğinin ertesi gün ve Pazar günü ile sonraki hafta sonu, Lisans Yerleştirme Sınavları'na katılacak.

İlköğretim öğrencilerinden 6. sınıflar 12 Haziranda, 7. sınıflar 6 Haziranda, 8. sınıflar da 5 Haziranda Seviye Belirleme Sınavları'na (SBS) katılmıştı.

İlköğretim 8. sınıfların katıldığı SBS sonuçları 8 Temmuz 2010'da açıklanacak. SBS'yi kazanan öğrencilerin tercihleri 9-23 Temmuz tarihleri arasında okul müdürlükleri tarafından alınacak. Öğrenciler 12 tercih yapabilecek. Yerleştirme sonuçları ise 29 Temmuz 2010'da ilan edilecek.

İlköğretim 6 ve 7. sınıfların sınav sonuçları ise 6 Ağustos 2010'da açıklanacak.

2010-2011 eğitim-öğretim yılı, 20 Eylül 2010 Pazartesi günü başlayacak.

A.A

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...