Programın sözde içeriği olarak yazılmış “solun köydeki yeri“ başlığına karşın, yayınlanan şekli ile içerik sadece sol düşünceyi benimseyenleri değil, işçiyi, köylüyü, sanayiciyi aşağılayan, rencide eden sanki bunlar Türk toplumunun düşmanı, rejimin düşmanı, bölücü unsurlarmış gibi gösteren sözcük ve cümlelerle doluydu.
Yayın sırasında asil ve çalışkan Türk köylüsünü, dalga geçerek Arap bedevilerine benzeten, işçilerin sınıf mücadelesini, köylünün toplumdaki hak ettiği yeri alması için verilmiş mücadeleleri, kölelik diye adlandıran Yusuf Yerli, demokratik yaşamın gereği olan işçi hak ve özgürlüklerinin aranmasını, sınıfsal katmanların oluşturulması, toplumun bilinçlendirilmesi ve demokratik yaşamın geliştirilmesini ilke edinmiş CHP’nin politika ve çabalarını yok saymış, siyasal ve sosyolojik açıdan yanlış ve yanıltan değerlendirmelerde bulunmuştur.
Bugünkü sözde açılımları en başta çanlar çalarak duyuran, bayraktarlığını yapan Yusuf Yerli, büyük bir iştahla demokratik yaşamın gelişmesinin gereği olarak kendi biat kültürünü anlatmıştır.
Mesleki Yaşamını Özhaseki’nin sesi, sözcüsü olarak geçirmiş sözde gazeteci Yusuf Yerli kullandığı seviyesiz üslup ve edepsiz dil ile Türk Siyasi yaşamının önemli partilerinden olan Cumhuriyet Halk Partisini, Milliyetçi Hareket Partisini aşağılamak, karalamak, farklı göstermek gibi kendisine verilen çamur siyasetindeki görevini layıkı ile yapan bir emir kulu olarak, sırıtkan bir yüz ifadesi ile utanmazca davranmıştır.
Hele Ulu Önder Atatürk ile ilgili VTR’si yani daha önce Kenthaber gazetesinde yazdığı yazısını video haber haline getirdiği bölüm ise, damarlarında asil kanı taşıyan bir insanın adeta kanını donduracak niteliktedir.
Türk Ulusunun lideri Atatürk’e yapılabilecek her türlü hakareti, aşağılamayı barındıran Atatürk’ü sevenleri puta tapar, Atatürk’ü de ilahlaştırılmış bir put gibi gösteren sözleri toplumu bölecek, kışkırtacak nitelikte ve kabul edilemez yakıştırmalarla doludur.
Bu sözleri okuyan, duyan gazeteciler, bu adamı aranızda nasıl barındıracaksınız merak ediyorum. Okuyan, duyan, okumak ve duymak zorunda olan devletin Valisi, Emniyet Müdürü, Cumhuriyet Başsavcısı nasıl yeriniz de bir şey yapmadan durabileceksiniz merak ediyorum.
Atatürk’ün kurduğu bu Cumhuriyet ile yetişmiş, bu Cumhuriyet de makam, mevkii, kariyer sahibi olmuş insanlar bunu duymazdan da, görmezden de gelemezler, gelmemelidirler.
Cumhuriyet Başsavcılığı’nın re’sen harekete geçerek gerekeni yapacağını umuyor, bu davranışta bulunan Yusuf Yerli’yi, ona bu fırsatı ve cesareti verenleri esefle kınıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder