Sayfalar

30 Nisan 2010 Cuma

Hamdi Altuntaş, iftiradan sonraki 21. günü de yazdı (Kayserigaz'a karşı destan gibi bir mücadele...)


Bir haksızlığı dile getiriyorum.
Bu şehrin valisinden ses çıkmıyor.
Belediye başkanından ses çıkmıyor.
Oda başkanları, dernek, vakıf, sendika başkanları…
Hepsi kapı-duvar.
Sanki tıp oynanıyor çevremde.
***
İlgililer susuyor, suskunluk sürüyor.
Ses vermeye devam ediyorum.
İlgililer vermeyince cevap, ilgili arama çalışmalarımı sürdürüyorum.
Kayserigaz’ın haksızlığını Başbakanlığa bağlı Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüne de bildirdim.
Dedim ki;  
“Sayın Yetkili;
Kayseri de doğalgaz dağıtımı yapan Kayserigaz adlı şirketin abone bağlantı bedelini kendi menfaatleri doğrultusunda hesaplayarak Kayserililere haksızlık etmesini 15 aydır dile getiren bir kişiyim. Haksızlıkla alakalı tüm ilgili birimleri belgeleriyle bilgilendirdim. Bana mısın demiyorlar? Enformasyon, yani bilgilendirme sizin işiniz. Aslında benim de işim; ama bir yerde eksiklik yapıyorum galiba. Sizler ağırlıklı olarak kamuyu enforme ettiğiniz için kamu yöneticilerinin dilinden anlarsınız. Lütfen bana da bir yol gösterin.”
***
Bu şehrin valisi, belediye başkanı ve diğer yetkilileri ses çıkarmayınca Özelleştirme İdaresi Başkanlığına da bir yazı gönderdim.
Ve dedim ki;
“Sayın Yetkili;
Kayseri de doğalgaz dağıtımı yapan Kayserigaz adlı şirket abone bağlantı bedelini kendi menfaatleri doğrultusunda hesaplayarak Kayserililere haksızlık etmektedir. "Dağıtım lisansını biz vermedik" diyorsanız haklısınız. Sizi suçluyor değilim; fakat bir konuda dikkatinizi çekmek isterim. Kamu kuruluşlarını ardı ardına özelleştiren bir kurumsunuz. Özelleşen kuruluşların Kayserigaz gibi halka haksızlık yapmaması için gerekli önlemleri almanız gerektiğini düşünüyorum. Kıssadan Hisse misali. Çalışmalarınızda kolaylıklar dileğiyle...”

***

İlgililer ilgisiz kalınca Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğüne de yazdım.

Ve dedim ki;

“Sayın Yetkili;

Rahatsızlık verdiğim için sizlerden özür diliyorum; ama çaresiz kaldım. Kayseri de doğalgaz dağıtımı yapan Kayserigaz adlı şirketin Kayserililerden haksız tahsilat yaptığını belgeleriyle ortaya koyuyor ve tüm ilgilileri göreve davet ediyorum; ama gelen yok. Yanlış yerlere mi çağrı yaptım diye düşünmeye başladım. Bu doğalgaz dediğimiz enerji toprağın altından çıkarılıyor. Bir nevi toprak mahsulü sayılabilir mi acaba? Toprak mahsulü sayılırsa bu işin sorumlusu siz olabilir misiniz? Eğer sizseniz, lütfen meseleye sahip çıkın.”

***

Önceki gün, dün ve bugünkü yazılarımda yer alan kurum ve kuruluşların e-posta adreslerine sizlere de naklettiğim yazıları gönderdim. Fakat konuyla ilgili uyarmak istediğim Kanarya Sevenler Derneğinin e-posta adresine ulaşamadım. Buradan yazdığım mesaj umarım kendilerine ulaşır.

Onlara da diyorum ki;

“Sayın Kanarya Sevenler Derneği’nin Başkanı ve Yöneticileri;

İspinozgiller familyasından olan kuşlarla yakından ilgilisiniz. Kiminiz Gloster düşkünüsünüz, kiminiz Yorkshire. Norwich besleyeniniz de var, Lanchasire tutkunları da. İşinize gücünüze karışacak değilim. Bir zamanlar benim de bir kanaryam vardı. Adı Maviş’ti. Rahmetli oldu maalesef. Derdim şu ki, kanaryalarınızı sevin elbet; ama ara sıra başınızı kaldırın ve memleket meselelerine de eğilin. Kayserigaz’ın haksızlığına son verince emin olun size kalan parayla kanarya çiftliği kurarsınız.”

***

Yine bir ses gelmezse yarın derdimi Marko Paşa’ya anlatacağım…
Kayseri Akın Günlük

Hiç yorum yok:

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...