Sayfalar

14 Ağustos 2010 Cumartesi

Yargı siyasallaşırsa milletin hakkını, hukukunu arayacağı hiçbir yer kalmaz

"Arınç'ın Ergenekon davası açıklaması) Yaptıkları ile sözler arasında farklılıklar olan kimseye ne denir, bilemiyorum. Biliyorum da söylemiyorum. Biraz ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol"
Eyüp Sultan Camii'nde Cuma namazını kılan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, namaz sonrası gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Dini ortamların siyasete alet edildiğini söyleyen Vural, "İnsanların bu beşeri, siyasi tartışmalarını dini günlerde, dini ortamlarda kullanmak hele hele dayanışma için bir takım malzemeleri kullanırken bunlarla ilgili siyasi mesaj vermek doğru değil. Bunu hayır için yapmazsanız, bunu menfaat karşılığında yapıyorsanız bu hayır yerine de geçmez. Münafık olmamamız lazım, ben müminlik istiyorum. İkiyüzlü siyaset güzel bir şey değil, Allah için bunlara bulaştırmayın ne olursunuz. Dinimizin bu dayanışmacı ortamını siyaset için, rabt için, ticaret için kullanmak doğru değil. Dinimize, biz zarar vermiş oluruz. O bakımdan bunları çok yadırgadığımı belirtmek istiyorum. Gerçekten yadırgıyorum. Ben hangi ortama gitsem, hastaneye de gitsem, camiye de gitsem ben parti rozetimi atarım. Benim için fark etmiyor, burada hangi partiye oy vermişse versin bütün insanlarımız benim hizmet etmem gereken insanlar. Siyaset başka yerde yapılsın ama buralarda özellikle iftarlarda yok 'evet deyin', yok 'hayır deyin' ya yeter artık milletin yakasına yapıştılar, her türlü fırsatta baskı altına alıyorlar. Millete de bir huzur bırakın ya. Millet işini, aşını istiyor" diye konuştu.
TÜRKİYE HUKUKSUZLUKLARIN YAŞANDIĞI BİR TÜRKİYE
"Türkiye hukuksuzlukların yaşandığı bir Türkiye, herkes sıkıntı içerisinde. İftariyelik dağıtılacak yok 'evetler' dağıtıyorlar. Bırakın kardeşim ya. Geciken adalet adalet değildir. Herkese biz hakkı ve adaleti istiyoruz." 
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Ergenekon davası süresine ilişkin açıklaması için ise Vural şunları söyledi: "Yaptıkları ile sözler arasında farklılıklar olan kimseye ne denir, bilemiyorum. Biliyorum da söylemiyorum. Biraz ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol. Bugün geldiğimiz bu noktada Türkiye bu safhaya gelmiştir. Türkiye'de hukuksuzlukların yaşandığı bir Türkiye, herkes sıkıntı içerisinde. İftariyelik dağıtılacak yok 'evetler' dağıtıyorlar. Bırakın kardeşim ya. Geciken adalet adalet değildir. Herkese biz hakkı ve adaleti istiyoruz. Hak kimin olmalıdır? Hak haklının olmalıdır, hak güçlünün olmamalıdır. Bugün maalesef Türkiye'de özellikle bu gibi konularda Yürütme'nin büyük baskıları var. Kaymakamlar, valiler maalesef devletin kaymakamı, milletin valisi olmaktan uzaklaşmışlar parti şeyi yapıyorlar. Dolayısıyla böyle bakıldığı zaman bu siyasal anlayışın, eğer Sayın Bülent Arınç bu konuda bir dilekte bulunmuşsa, Türkiye'yi yöneten siyasal anlayışına dönüp bakması lazım. Kendisini eleştiren herkese baskı uygulamak, susturmak, medyayı havuç-sopayla yönetmek, esnafı vergi denetmenleriyle yıldırmak, 'Bize oy vermedin mahalle muhtarı Köydes'ten sana bir şey vermeyeceğim' demek. Bunlar güzel şeyler değil. Geciken adalet adalet değildir ve bugünkü Anayasa Değişikliği de maalesef güçlü olanı, haklı kılacak bir Anayasa değişikliğidir. Yargı siyasallaşırsa milletin hakkını, hukukunu arayacağı hiçbir yer kalmaz"

Hiç yorum yok:

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...