Sayfalar

22 Haziran 2010 Salı

AKP'DEKİ GİZLİ KÜRTÇÜLER-KÜRDİSTAN PROJESİ DEVREDE

PKK terör örgütünün son haftalarda yaptığı saldırıları doğru tespit edemeden bu terörü bitirmek mümkün değildir. Ülkeyi yöneten Başbakan Erdoğan; cumartesi günü, 'Eylem Türkiye'nin gerçekleştirdiği değişim sürecini sabote etmeye yöneliktir!' diyerek PKK terörünün özünü de niteliğini de amacını da hedeflerini de yanlış yorumlamıştır.
Üstüne üstlük, PKK'ya 'taşeron örgüt' demek son derece tehlikelidir. Çünkü; bu yaklaşım; PKK'nın yanlış tanımlanmasını ve çözümün de yanlış yerde aranmasını doğurur.

KÜRDİSTAN PROJESİ DEVREDE
PKK'nın derdi hükümetin değişimiyle uğraşmak değil. PKK; yüzyıl önce başlatılan Kürdistan projesini tamamlamak için mücadele ediyor. Sayın Başbakan'a 'Kürtçü ve Kürdisancı örgütler' hakkında kısa bir özet yapalım:
- 1. Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan Osmanlı toprakları içinde Kürdistan adıyla bir devlet kurmak için 1919 yılında Kürt milliyetçileri Kürdistan Teali Cemiyeti'ni kurdular. Bu cemiyetin bir kolu 1920 ve 21 başlarında Sivas'ın doğusunda Koç Kırı ayaklanmasını başlatarak Yunanlılarla çarpışan ordumuzu arkadan vurmaya kalkıştı.
- Kürdistan projesi, Osmanlı Devleti ile Batılı emperyalist devletler arasında imzalanan meşhur Sevr Antlaşması'na da girdi ve böylece daha 1920'lerde uluslararası bir dayanak elde etti.
- Türkiye Cumhuriyeti kurulup hızla güçlenince; bu örgütün bir kolu ve Kürt milliyetçisi Azadi grubu, 1925 başında Şeyh Said isyanı diye bilinen ve Kürdistan projesini hayata geçirmek amacını taşıyan isyanı patlattı.
- Aynı Kürtçüle, 1928'den 30 ekimine kadar Ağrı bölgesinde isyanlar çıkarttılar. Türkiye Ağrı isyanını da uzun uğraşlar sonucu bastırdı.
- 1937'de aynı Kürdistancı örgütün bir kolu, İkinci Dünya Savaşı başlarken; Dersim'de Kürdistan hayali ile ayaklanma başlattı.
- 1969'da temeli Ankara'da atılan Devrimci Doğu Kültür Ocakları da özelinde Kürdistan amacı taşıyordu.
- Bu hareketin içinden çıkan PKK da açıkça Kürt milliyetçiliği ve Kürdistan hedefiyle kuruldu.
(Bütün bu örgütlerle ilgili ayrıntılı bilgileri merak edenler, DERSİM İSYANLARI VE SEYİT RIZA GERÇEĞİ isimli kitabımıza bakabilirler.)
Komüntern aydınlarının da tespit ettiği gibi, Kürt isyanları feodal güçlerin gerici ve ayrılıkçı hareketleri olarak ilerici Kemalist cumhuriyetin önünü kesmeye çalışıyordu.

TERÖR SORUNU, KÜRT SORUNU YAPILDI
Şu an Başbakan Erdoğan'ın en birinci bürokratı olan Efkan Ala Diyarbakır Valisi iken; PKK sokaklara egemen oldu; önceleri terör suçu sayılan eylemler demokratik hak kabul edilerek görmezden gelindi. Yanlış şu idi: Açılım veya demokratikleşme denilen iş; PKK'nın önceden belirlediği şartlarda yürütüldü. İşte bu hükümet, bu acı gerçeği göremedi. Başbakan Erdoğan Doğu'daki katı terör gerçeğini, Kürt sorunu diye isimlendirdi Açılım adına, 'Türk demeyelim, Türkiyeli diyelim!' gibi sosyal bilimlere tamamen aykırı tezler siyasete sokuldu. Böylece Kürtçüler; psikolojik ve ideolojik üstünlüğü ele geçirdiler. Terör örgütünü güçlendiren asıl işte bu psikolojik-ideolojik üstünlük oldu.
Biz bu tehlikeli gidişi, 2007 yılında TÜRK KİMLİĞİ isimli kitabımızın Kimlik Tartışmaları bölümünde uzun uzun anlattık.

AKP'DEKİ GİZLİ KÜRTÇÜLER
PKK'nın bu kadar azgınlaşmasının ve güçlenmesinin temel sebeplerinden birisi de Türk ordusunun, terör örgütü gibi gösterilerek yıpratılmasıdır. TSK; ne acıdır ki Ergenekon Terör Örgütü'nün merkezi gibi gösterilmiştir. (Savcı Zekeriya Öz'ün hazırladığı iddianamenin özü, budur) Geçmişte PKK ile savaşan komutanlar, terör örgütü suçlusu gibi gösterildiler; sanki Abdullah Öcalan'a dokunanlardan intikam alındığı bir süreç yaşandı. Bu durum; Güneydoğu'da PKK'nın dokunulmaz ve güçlü olduğu fikrinin kuvvetlenmesine yol açtı. Ve örgüt, her yere dal budak salıp para ve adam devşirdi.
Bu süreçte, liberal demokrat denilen çıkarcı işbirlikçiler de AKP'nin yanlış politikalarını kuvvetle destekleyerek terörün ateşine benzin döktüler.
Düşünün ki PKK'nın Reşadiye'de, Hatay'da yaptığı katliamlar bile bu kanlı örgüte değil başkalarının sırtına yıkılmak istendi. İç siyasal mücadele uğruna PKK aklandı.
Babakan Erdoğan'ın kabul etmediği bir gerçek daha var: O da AKP içinde PKK'nın çizgisinin gizli destekçisi olan bir ekibin de bulunduğu gerçeği Kürtçüler, iktidar partisinin içine sızarak; burada hükmet korumasına sığınarak geriden geriye bölücülüğü desteklediler. Dün; AKP'li olduğu anlaşılan bir subay eskisi; Kanal Türk'te; şöyle diyebiliyordu: '10 milyon Kürt Diyarbakır'da toplanıp da 'Te Ce Defol!' diye bağırırsa ne yapacaksınız?'
İşte DTP'lilerin de AKP'deki gizli Kürtçülerin de hedefi budur. PKK da bu hedefe ulaşmak için kullanılan bir örgüttür.
Başbakan Erdoğan bu tarihsel gerçeği görürse, gerisi daha kolay gelecektir.

RIZA ZELYUT

Hiç yorum yok:

"Küstah davranışa sessiz kalanlar..."

Hayırlı Konvoy üyeleri yaptıkları açıklamayla Atatürk'e hakaret edenlere ve hakaretlere sessiz kalanlara tepki gösterdi. Mustafa Kemal ...